Halk Partisi, Sosyal Demokrat Parti ve NEOS arasındaki üç partili koalisyon görüşmelerinin çökmesinin ve daha sonra NEOS'un çekilmesinin ardından iki partili müzakerelerin başarısız olmasının ardından ülkede hükümeti kurma yetkisi Özgürlük Partisi'ne verildi.
Avusturya Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen, aşırı sağcı parti olmadan yapılan koalisyon görüşmelerinin çökmesinin ardından Özgürlük Partisi lideri Herbert Kickl'i yeni hükümeti kurma göreviyle görevlendirdi.
Van der Bellen, öğle saatlerinde Kickl ile yaptığı bir saatlik görüşmenin ardından kararı duyurdu. Basın toplantısında konuşan Van der Bellen, Halk Partisi'nin artık Kickl'in liderliğinde bir koalisyon müzakere etmeye hazır olmasıyla birlikte siyasi manzaranın değiştiğini söyledi.
Van der Bellen, Avusturya haber ajansı APA'ya yaptığı açıklamada, Kickl'in uygulanabilir çözümler bulunacağına güvendiğini ve sorumluluk almaya istekli olduğunu söyledi.
Özgürlük Partisi daha önce küçük koalisyon ortağı olarak görev yapmış ancak hiçbir zaman Avusturya hükümetine liderlik etmemişti.
Eylül ayındaki parlamento seçimlerinde Özgürlük Partisi yüzde 29 oyla, yüzde 26,3 oy alan Halk Partisi ve yüzde 21,1 oy alan Sosyal Demokrat Parti'nin önüne geçmişti. Parlamento başkanlığını kazanmasına rağmen Özgürlük Partisi, hükümet kurmak için koalisyon ortakları sağlayamadı.
Ekim ayında Van der Bellen, Halk Partisi'ne bir hükümet kurma görevini verdi. Ancak partinin liderliğindeki koalisyon görüşmeleri Kasım ortasından hafta sonunda aniden çökmelerine kadar sürdü.
Cumartesi günü, Karl Nehammer müzakereler başarısız olduktan sonra şansölye ve Halk Partisi başkanlığından istifa etti. Nehammer, Kickl liderliğindeki Özgürlük Partisi ile bir koalisyon kurulmasına sürekli olarak karşı çıkmıştı.
Halk Partisi Pazar günü genel sekreter Christian Stocker'ı geçici lider olarak atadı. Stocker, Kickl'ı sert bir şekilde eleştirmesine rağmen, o günün ilerleyen saatlerinde partisinin Özgürlük Partisi ile koalisyon görüşmelerine açık olduğunu söyledi.
Stocker, istikrarlı bir hükümet kurulması ve seçim kampanyalarıyla zaman kaybından kaçınılması gerektiğini belirterek bu değişimi savundu. (İLKHA)
