10022,11%-0,82
35,72% 0,14
37,55% 0,19
3178,44% 0,00
5081,95% -0,11
HÜDA PAR Mersin Milletvekili Faruk Dinç, "Kudüs özgürleşmeyene kadar yeryüzünde insanlık huzur bulamaz. Onun için HAMAS mücahitleri sadece kendi toprakları için mücadele etmiyor, tüm insanlık onuru için mücadele ediyorlar." dedi.
Peygamber Sevdalıları, İTTİHADUL ULEMA ve Özgür Kudüs Platformu, "Dünya Kudüs Haftası" münasebetiyle Gazze'ye destek amaçlı bir yürüyüş gerçekleştirdi.
Öğle namazına müteakiben Fatih Camii'nde başlayan yürüyüşe, HÜDA PAR Mersin Milletvekili Faruk Dinç, HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Aslan, İstanbul İl Başkanı Mehmet Eşin, Peygamber Sevdalıları Onursal Başkanı İlahiyatçı Yazar Mehmet Göktaş'ın yanı sıra farklı STK temsilcileri ile her yaştan yüzlerce kişi katılım sağladı.
Namaz sonrasında cami avlusunda toplanan yüzlerce kişi, ellerinde "Kudüs'ün özgürlüğü ümmetin özgürlüğüdür", "zalimler için yaşasın cehennem" yazılı pankartlar taşıyıp Filistin ve HAMAS lehine, işgal rejimi ve destekçileri aleyhine attıkları sloganlar ile tekbirler eşliğinde Saraçhane Parkı'na kadar yürüdü.
"Katliam yapanlar kaybetti, Kudüs'e sahip çıkanlar kazandı"
Yapılan yürüyüşün ardından Muhammed Furkan Akyıldırım'ın Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda konuşan HÜDA PAR Mersin Milletvekili Faruk Dinç, "Gazze'de, Filistin'de 15 aya yakındır evlerimizi yıktılar. Çocuklarımız, kadınlarımız katlettiler. Hastanelerimizi yıktılar, doktorlarımız şehid ettiler. Orada insanlık adına çalışan, doğru şeyler yaza gazetecilerimizi vurdular ama kazanamadılar, kaybettiler. Burunları yere süründü ve Allah'ın izniyle müminler, Kudüs'e sahip çıkanlar kazandı." diye konuştu.
"Kudüs özgürleşmeyene kadar yeryüzünde insanlık huzur bulamaz"
Kudüs, Hristiyanların elinde olduğu süreçte hem Müslümanların hem de Musevileri Kudüs'ü ziyaret etmeleri engellendi. Kudüs Musevilerin eline geçtiğinde Müslümanların, Hristiyanların Kudüs'ü ziyaret etmeleri engellendi. Ancak ne zaman Kudüs Müslümanların eline geçtiyse hem Museviler hem Hristiyanlar özgürce Kudüs'ü ziyaret ettiler. Bundan dolayı Kudüs'ün ismi Darusselam oldu, barış yurdu oldu. Kudüs özgürleşmeyene kadar yeryüzünde insanlık huzur bulamaz. Onun için HAMAS'lı mücahitler sadece kendi toprakları için mücadele etmiyor, tüm insanlık onuru için mücadele ediyorlar." şeklinde konuştu.
Allah'u Teala son zamanlarda nurunu Gazze'ye, Kudüs'e indiriyor ki kalplerimiz oraya yöneliyor"
Programda bir konuşma yapan Peygamber Sevdalıları Onursal Başkanı İlahiyatçı Yazar Mehmet Göktaş, "Allah'u Teala günde en az 5 defa Kabe'ye dönmemizi istiyor. O 5 vaktin dışında Allah da biliyor ki son yıllarımız, son aylarımız kalbimiz, yüreğimiz, aklımız Kudüs'te, Gazze'de, Mescid-i Aksa'da. İnanıyoruz ki Allah'u Teala son zamanlarda nurunu Gazze'ye, Kudüs'e indiriyor ki kalplerimiz oraya yöneliyor. Kabe'ye döndüğümüzde nasıl ki feyiz alıyorsak, imanımız artıyorsa şu anda Gazze'ye, Kudüs'e döndüğümüzde de kalbimiz farklı atıyor. O tankların altından çıkan Gazzeli yiğitleri gördüğümüzde yüreğimiz farklı atıyor." dedi.
Mescid-i Aksa özgür olacak ve Allah orada namaz kılmayı bize nasip edecek"
Yalnızca senede bir gün, yılda bir hafta Kudüs'ü hatırlamanın yeterli olmadığını, Müslümanların kalbinin çoktandır Gazzelilerle birlikte attığını belirten Göktaş, "Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın özgür olduğuna şahit olacağız. İşgal rejimi yalnızca havadan saldırarak masumları katletti. Ancak bir Kassam Tugayı, bir HAMAS mücahidi ile karşı karşıya gelemediler. Ne Amerika'nın Ramboları ne israilin MOSSAD'ı buna cesaret edemiyor. Tüm dünya buna şahit. Onun için yürekten iman ediyoruz. Allah'u Teala orada cuma namazı, başka namazlar kılmayı bize lütfedecek. " diye konuştu.
"Siyonist rejimin yok oluş tarihi 19 Ocak'ta başlamıştır"
STK'lar adına basın açıklamasını okuyan Abdusselam Yaçin, "Bugün Kudüs, Mescid-i Aksa, Filistin işgal altında. Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa'nın üzerinde Miraç'a yükseldiği, Hazreti İsa, Hazreti Süleyman gibi daha birçok peygambere vatan olmuş, Kur'an'ın mukaddes ilan ettiği şerefli topraklar insanlık tarihinin en pis, en alçak, en cani yaratıklarının tahakkümü altında. Bu mübarek topraklarda korkunç vahşetler işleniyor. Beşikteki bebeklerin, masum yavruların, iffet abidesi kadınların, dinlerinin izzeti için her şeylerini fedaya hazır erkeklerin canlarına kıyılıyor, mallar talan ediliyor, şehirler, kasabalar harabeye çevriliyor, mabetler, camiler, mescitler yakılıp yıkılıyor. 2 yıldır Gazze kıyameti yaşıyor. 50 bine yakın Gazzeli kardeşimiz vahşice katledildi ve 100 binden fazla kardeşimiz de yaralandı. İnsanlık tarihinin en tüyler ürpertici soykırımlarından birine şahit olduk. Gazze'deki, Filistin'deki kardeşlerimizin, kadın ve çocukların gördükleri zülüm, çektikleri acı kelimelerle ifade edilemeyecek boyutta ama Allah'ın izniyle siyonist rejimin geleceğe dair hayalleri korkunç bir kabusa dönüşerek, siyonist varlığı yok oluşa sürükleyecektir. Bu yok oluşun başlangıcı da 19 Ocak tarihinde başlamıştır." dedi.
"Bir avuç mücahit zulme boyun eğmedi ve imanla direnip kazandı"
Amerika’ya, Batıya güvenen siyonist rejimin yaptığı çılgınlığın İslam dünyasında büyük bir uyanışa vesile olduğunu belirten Yaçin, "Siyonistler zulümlerini artırdıkça karşılarında daha güçlü bir direniş bulmuş, kan kaybetmiş ve sonuçta ateşkes yapmak zorunda kalmıştır. Gazze’deki mücahitler iman varsa imkânın var olduğunu tüm ümmete yeniden göstermiştir. Siyonist rejim 1967'den buyana ilk defa bu kadar büyük darbelerle karşılaşıyor ve yıkılma korkusu yaşıyor. Gazze'de, Filistin'in diğer şehirlerinde, Yemen'de, Lübnan'da cihad bilinciyle kuşanmış olan yiğit Müslümanlar destanlar yazıyorlar. Yüzbinlerce siyonist işgal topraklarını terk edip kaçtı. Siyonist rejim direniş cephelerinden ölümcül darbeler aldı. Ey dünya Müslümanları! Ey İslam ümmeti! Ey Türkiye'nin Müslüman halkı! Görüyorsunuz, her türlü imkândan yoksun bir avuç kahraman Müslüman yaklaşık 2 yıldır siyonistlere, onların arkasında duran Amerika'ya ve tüm dünya müstekbirlerine direndi ve destanlar yazdı. Tüm askeri ve teknolojik üstünlüklerine rağmen bu şeytani şer güçler mücahitleri durduramadı. Bir avuç mücahit, şeytani şer güçlere karşı imanla direndi, zulme boyun eğmedi ve kazandı." diye konuştu.
"Bu savaş hepimizin… Bulabildiğimiz her imkanla kardeşlerimize yardım edelim"
Yaşanan savaşın tüm Müslüman erkek, kadın, genç ve çocukların savaşı olduğunu dile getiren Yaçin, "Bu savaş hepimizin savaşı… Sadece Filistinlilerin, Yemenlilerin, Lübnanlıların savaşı değil tüm ümmetin savaşı… Bulabildiğimiz her imkânla, her yolla kardeşlerimizin yardımına koşalım… Boykotlarımızla, infaklarımızla, dualarımızla, söz ve yazılarımızla, paylaşımlarımızla kardeşlerimizin cihadına katkı sunalım." şeklinde konuştu
"Allah'ın izniyle Kudüs özgürleşecektir"
İslam ümmeti, tavizler, dostluk girişimleri ve uzlaşmacı politikalarla Müslüman ülkelerin düşmanların şerrinden korunamayacağını vurgulayan Yaçin, son olarak şu ifadeleri kullandı:
"Düşmanın işgal ve istila arzularını artırdığını anlamalı ve emperyalist saldırılara karşı Mescid-i Aksa'yı merkeze alarak hareket etmelidir. Mescid-i Aksa, siyonist ittifaka karşı direnişin merkezi olmalıdır. Mübarek Aksa Tufanıyla deşifre olan siyonist emperyalist ittifaka karşı direnmenin merkezi Mescidi Aksa’dır. Ümmet, Aksa etrafında birleşip işgallere son verebilmek için çok yönlü programlar geliştirmelidir. Bu programların önceliği, Mescid-i Aksa'nın önemini Müslümanlar arasında daha iyi kavratmak olmalıdır. Kudüs fatihi Selahaddin’in, Aksa'yı haçlılardan temizlerken söylediği söz, bu mücadelenin hayati önemini vurgulamaktadır. Selahaddin Kudüs’ü fethettikten sonra askerlerine hitaben yaptığı konuşmada, 'sanmayın ki bu toprakları kılıçla fethettim, ben fethimi Kadı el-Fadıl'ın kalemi sayesinde gerçekleştirdim' diyerek meselenin özüne vurgu yapmıştır. Allah'ın izniyle Kudüs mutlaka kurtulacaktır! Kudüs özgürleşecektir ve Gazze bunu müjdelemektedir. Bu yüce Allah'ın vaadidir! Bu aziz, şerefli Kur'an'ın vaadidir. Bu âlemlerin efendisi Hazreti Muhammed Mustafa'nın müjdesidir. Siyonistler mutlaka yenilecek ve büyük bir zillete mahkûm olacaktır. Kudüs’ün şerefli kurtarıcıları arasında yer almak, Fatihleri olmak için önümüze çıkan bu tarihi fırsatı değerlendirmek istiyorsak haydi Gazze için, mazlum Filistin halkı için, Siyonistlere karşı direniş bayrağını yükselten tüm cesur yürekler için seferber olalım."
Gerçekleştirilen yürüyüş ve program, İsmail Pekgöz'ün yaptığı dua ile sona erdi. (İLKHA)