Kültürler Arası Bir Köprü: Müzik ve Moda

Zera Vareldzhi ile Röportaj — Besteci, Şair, Koro Şefi, Moda Tasarımcısı, Sosyal Aktivist ve Konyaaltı Kent Konseyi Yabancılar Meclisi Başkanı

Fotoğraf: Kişisel Arşivden

Zera Vareldzhi, Türkiye’de kültürel diplomasi denince akla gelen çok yönlü bir sanatçıdır. Rusça konuşan dünyadan gelen bu sanatçı, müzik, şiir, moda ve sosyal faaliyetleriyle kültürler arasında bir köprü kurmuştur. Eserleri TRT’nin resmi repertuarına girmiş, onlarca milletten insanı aynı sahnede bir araya getirmiş ve göçmen kadınların sesini duyurmak için destek platformları kurmuştur. 2023 yılından bu yana Antalya Konyaaltı Kent Konseyi Yabancılar Meclisi Başkanı olarak görev yapan Zera, ikinci dönemine de enerjiyle devam etmektedir. Bu röportajda, ilham verici yolculuğunun perde arkasına yakından bakıyoruz.

 2014 yılından beri Türkiye’de yaşıyorsunuz. Bu süreç sizin için ne ifade ediyor?

Çocuklarımla birlikte Türkiye’ye geldim çünkü yeni bir başlangıca ihtiyacım vardı. Türkiye, müziği, insanları ve kültürüyle kalbime dokundu. Başlangıçta sadece turistik oturum iznimiz vardı ama hemen müzikle bağ kurdum. Türk klasik müziğini öğrendim, sevdim ve zamanla bu kültürün bir parçası oldum.

Eserlerinizden biri TRT’nin resmi repertuarına girdi. Bu ne anlama geliyor?

2024 yılında eserlerimden biri, TRT’nin resmi repertuarına 25317 numara ile kaydedildi. Bu, Türkiye’de resmen tanınan ilk yabancı kadın besteci olmamı sağladı. Bu başarı sadece benim için değil, Türkiye’de yaşayan tüm yabancı sanatçılar için ilham verici bir gelişmedir. Müzik ortak bir dildir; bu dilde hem Türk kültürünü hem de kendi kültürümü anlatmaya çalışıyorum.

Uluslararası Dostluk Korosu’nu kurma fikri nasıl doğdu?

2022 yılında, farklı milletlerden pek çok insan burada yaşıyordu ama kendilerini ifade edebilecekleri bir alan yoktu. Koroyu sadece müzik yapmak için değil, insanların tanışması, dostluk kurması ve dil bariyerini aşması için kurdum. Türkçe, Rusça, Ukraynaca, Bulgarca, Özbekçe gibi birçok dilde eserler seslendirdik. Üç yıl içinde 80’den fazla kişi bu koroda yer aldı. Kimisi ülkelerine döndü, kimisi başka şehirlere taşındı ama şarkılarımız hâlâ dünyanın farklı köşelerinde söylenmeye devam ediyor.

 “Kadın Liderler” platformu nasıl ortaya çıktı?

2016 yılında Antalya’da yaşayan yabancı kadınlarla konuşurken hep aynı duyguyu gördüm: Yalnızlık, aidiyet eksikliği ve potansiyelini gösterememe. Birbirimize destek olursak bunu aşabileceğimize inandım. Böylece “Kadın Liderler” platformunu kurdum. 2021 yılında platform resmi bir yapıya kavuştu ve kadın hakları alanında tanınan bir girişim haline geldi. Bugün hâlâ birlikte üretiyor, çalışıyor ve birbirimize destek oluyoruz.

2025 yılında uluslararası bir dernek de kurdunuz. Bu süreçten bahseder misiniz?

9 Nisan 2025’te, Türkiye’de geçirdiğim 11 yılın sonunda bireysel çabalarımı kurumsal bir yapıya dönüştürerek Yenilikçi Liderler Uluslararası İşbirliği ve İş İnsanları Derneği (İLİİD)’i kurdum. Bu dernek sayesinde farklı ülkelerden girişimciler, sanatçılar, akademisyenler ve gönüllüler aynı çatı altında buluşuyor. Birlikte projeler geliştiriyor, işbirliği yapıyor ve topluma somut katkılar sunuyoruz.

Moda sizin için ikinci bir dil. Kendi markanızdan bahseder misiniz?

Benim için sanat sadece müzik değil; moda da bir ifade biçimidir. Kendi giyim markamı kurdum ve özgün koleksiyonlar tasarladım. 2025 yılında, Dr. Yalda Mahootchian yönetimindeki ICTI Association tarafından düzenlenen uluslararası festivalde koleksiyonumla büyük bir moda gösterisi düzenledim ve farklı modellerle podyuma çıktık. Bu etkinlikte tasarımcı ve modelyer kimliğimle özel bir ödül aldım. Bu başarı sadece modada bir adım değildi; yıllardır kadınlara ilham verme çabamın bir sonucuydu. Tasarımlarım kadının gücünü, zarafetini ve özgünlüğünü yansıtır.

Tüm bu zorluklara rağmen sizi ayakta tutan şey nedir?

İnsana olan sevgim ve içimdeki ışık. Bir şarkı veya bir tasarım bazen bir insanın hayatını değiştirebilir. Ben bu inançla çalışıyorum: İçinde bir ışık varsa, bunu başkalarıyla paylaşmalısın. Hep derim ki: “Bir mum yakabiliyorsan, karanlığa meydan okuyorsun.” Bu söz benim yol haritamdır.

Son olarak, Türkiye’de yeni bir hayat kurmak isteyen kadınlara ne söylemek istersiniz?

Kendiniz olmaktan korkmayın. Her biriniz özelsiniz. Sesinizi kısmayın, içinizdeki ışığı gösterin. Hayat korkmak için değil, parlamak içindir. Ve unutmayın: Yalnız değilsiniz.

Zera Vareldzhi’yi sosyal medyada “Zera Vareldzhi” adıyla bulabilirsiniz. Şarkıları TRT’de ve “Zera Gibi Ol!” adlı YouTube kanalında yer almakta, tasarımları ise kadınlara ilham olmaya devam etmektedir. Kendisi hâlâ Antalya Konyaaltı Kent Konseyi Yabancılar Meclisi Başkanlığı görevini ikinci döneminde aktif şekilde sürdürmektedir.