Bugün, 13 Aralık 2025 Cumartesi
14155,46%0,76
42,69% 0,23
50,15% 0,06
5897,70% 0,71
9533,17% 2,62
İddia sosyal medyada yayıldı, Bakanlık yalanladı
Kütahyalı, 16 Nisan akşamı yaptığı paylaşımda, 2023 yılı Kasım ayında gerçekleşen CHP 38. Olağan Kurultayı’nın iptal edileceğini, partiye geçici kayyum atanacağını ve bu sürecin sonucunda 1 Haziran 2025’te yeni bir kurultaya gidileceğini iddia etmişti. Kayyum olarak eski CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin’in atanacağını öne süren Kütahyalı, Ankara’da güvenlik önlemlerinin artırıldığını, tüm izinlerin iptal edildiğini ve kente çok sayıda güvenlik gücünün sevk edildiğini savunmuştu.
Paylaşım kısa sürede sosyal medyada yayılırken kamuoyunda da tartışmalara yol açtı. Konuyla ilgili açıklama yapan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, söz konusu iddiaların “mesnetsiz ve dezenformasyon amaçlı” olduğunu vurgulayarak, “Bu tür söylentilere itibar edilmemeli” uyarısında bulundu. Tunç, aynı zamanda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın harekete geçtiğini ve Kütahyalı hakkında soruşturma başlatıldığını da duyurdu.
Soruşturma ve gözaltı kararı
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Türk Ceza Kanunu’nun 217/A maddesi kapsamında "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçlamasıyla soruşturma açtı. Başsavcılık, Kütahyalı hakkında gözaltı kararı verdi ve İstanbul’a talimat yazısı gönderildi. Emniyet birimleri, Kütahyalı’yı İstanbul’da gözaltına aldı. Kütahyalı'nın ifadesinin SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) üzerinden alınacağı öğrenildi.
Geniş tepki topladı
Kütahyalı’nın paylaşımı birçok siyasi isim ve kurum tarafından tepkiyle karşılandı. CHP yetkilileri, iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirterek, “Partimizin demokratik yapısına yönelik provokatif söylemler asla kabul edilemez” açıklamasını yaptı. Sosyal medyada ise kullanıcılar, yalan bilgi yayma girişiminin ifade özgürlüğü sınırlarını aştığını belirterek hukuki sürecin önemine dikkat çekti.
Medyada tartışma yarattı
Kütahyalı’nın açıklamaları yalnızca siyasetin değil medyanın da gündemindeydi. Bazı köşe yazarları Kütahyalı’nın açıklamalarını “spekülasyonla siyasi kriz yaratma çabası” olarak değerlendirirken, bazı televizyon yorumcuları da “bilgiye dayanmayan ve paniğe neden olabilecek açıklamaların toplumsal sorumlulukla bağdaşmadığını” vurguladı. Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan da köşesinde yaptığı değerlendirmede, iddiaların “hiçbir somut dayanağı olmayan bir senaryo” niteliği taşıdığını belirtti.
Gelişmeler sosyal medya dezenformasyonunu gündeme taşıdı
Olayın ardından gözler yeniden sosyal medyada yayılan bilgilerin doğruluğuna çevrildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hızlı müdahalesi, dezenformasyonla mücadelede hukuki sınırların işletileceği yönünde bir mesaj olarak değerlendirildi.
Kaynak : PHA
Yorum Ekle
