Vedat Kan

Tarih: 01.11.2024 07:06

Bir fark göremedim, ya siz?

Facebook Twitter Linked-in

Bir fark göremedim, ya siz?

Gündemde hastaneler var. 

Bilhassa özel olanları…

Kimisi çocuklarımızı katletmiş, kimisi çocuk-yaşlı demeden yeni ve sürekli devam eden hastalık icat etmiş ve ilgili kurum SGK başta olmak üzere halkımızı sömürdükçe sömürmüş…

Kimisi çalıştığı üniversite hastanesinde, kimisi adı özel olan ve bulundukları çevrede tekelliklerini ilan ederek yapmış bu faaliyetini ve kimisi de merdiven altına almış, kanunlara uydurduğu insanı insanlıktan çıkaran insafsızlığını.

Her şey para için…

Para için duyguları sömürmek.

Para için yürekleri dağlamak.

Para için anne karnındakine katliam yapmak.

Aslında bütün bunları para ve ganimet için Moğol yapmıştı zamanında. 

Ermeniler falan…

Para için kürtaj, para için sahte ameliyat, para için kullanılmamış ilaç, para için yapılmamış operasyonlar ve müdahaleler…

Sayalım mı?

Çoğu devlet hastanesinde olmayan zaruri tedaviler için uzunca bir süre sıra beklenmesi şartı koşulan üniversite hastanelerinde, acil müdahale için hocaları devreye sokarak vatandaşı perişan eden sistemde, ne yok ki! Bilhassa emekliyi sahipsiz bırakıp, üniversite hastanesinde bir takım hocaların insafına bırakan bu sistemde, hasta ölümü kurtuluş olarak aramaya başladığında sağlık sisteminin hangi çağı atladığı ciddi olarak sorgulanmalıdır.

Üstelik nakit olacak ödemeler ve elden yapılacak. 

Kart veya banka havalesi falan yok. 

Sizin aklınıza ne gelir bilmem ama benim aklıma karışık işler gelir.

Zaten duyumlarımız ve şikâyetlerimiz de bu yönde.

Şikâyet demişken en son bir garibim geldi gözümün önüne, garibim emekli maaşıyla geçim derdine düşmüşken, bacaklarında başlayan ve dayanılmaz ağrılara varan rahatsızlığı sonucunda, mecbur kalmış hocanın istediği rakama ve borç/harç vermiş hocanın parasını. Sonuç müdahale edilen bacakta ağrı tümden diğer ayağa geçmiş ve aynı parayı bu defa da öteki bacak için istemişler. Adam emekli ve devletin sağlık güvencesine o kadar çok güvenmiş ki, toz kondurmak istemiyor ama sonuçta o para doktorun ve ekibinin cebine indi ve hasta sıkıntılı… 

Problem giderilmediği gibi,

Ağrı bele vurmuş.

Üç aylık zaten olmayan maaşta gitmiş üstelik.

Sonrası muamma.

Sırf birileri para kazanacak diye insan canını bu şekilde heba etmenin, anne karnında çocukları katletmenin, kuvözde bulunan masumları cinayete kurban eylemenin adını, kim, nasıl ve ne koyar beri gelsin de öğrenelim.   

AYDIN Adnan Menderes Üniversitesinde yaşanmış emekli garibimin durumu… 

Merak eden, tebdili kıyafet gider bir üniversite hastanesine. 

Birçoğunda zaten durum malum!

Nakit paran var ise muayenede ve tedavide sıkıntı yok, paran yok ise geç sıraya bekle, artık sıran ne zaman gelir ise.

1 ay 

2 ay

1 yıl

Ya nasip…

Evet, o duruma geldik çok şükür! Sağlıkta öyle bir çağ atladık ki, yıllara tur bindirip; tekrardan tarihin başına döndük. Yokluğun ve çaresizliğin adı şimdilerde ne konulmuş bilinmez ama atladığımız çağ aramızda bazılarının insanlık devrelerini yakmış anlaşılan.

Paran yok ise zaten insan değilsin.

Bir kedi, köpek kadar değerin olmaz senin.

Özel hastane demişken, bunların denetimlerini yapanlar kim ise ortaya çıkacak olan sorumluluk ve ceza oranına ortak ederseniz şayet, belki biraz bu sömürü azalır.

Denetimler nasıl ve ne şekilde yapılıyor? 

Vezne girişleri nakit mi yapılıyor, yoksa kart mı?

Muayene sonunda ayrıntılı hesap cetveli veriliyor mu?

Kullanılan malzemeler, yapılan müdahaleler ve verilen ilaçlar nelerdir takip ediliyor mu?

SGK ilgili muhatapları karşılıklı olarak kontrol ediyor mu?

Yeter ki denetim yapılmak istenilsin.

Bu arada elbette ki işini ve görevini layıkıyla yapan, hakkaniyetle yapan ve amacı insana insan gibi yaklaşmak ve derdine derman olmak olan hastane ve doktor hocalarımı, özürlerimle tenzih ederim. Ama ne yazıktır ki kendileri de biliyorlar ki aralarında böylesi maddiyata secde edenler mevcuttur.

Bir de katliam hususunda İsraili katil olarak hedef gösterirler. 

Ganimet zihniyetindeki Moğol, Yahudi ve Ermeni benzerleri halen daha içimizde. 

Bir fark göremedim, ya siz?


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —