Bugün, 21 Aralık 2024 Cumartesi

Bugün, demokrasimizin tarihine kara bir leke olarak kazınmış olan 12 Eylül'ün 44. yıl dönümündeyiz. Bu kara gün, milletimizin hafızasında kapanmayan bir yara olarak yaşamaya devam ediyor. Milli egemenliğimizi ve demokrasimizi hedef alan, millet iradesini hiçe sayan, özgürlük ve insan haklarını göz ardı eden darbeci zihniyetleri bir kez daha kınıyoruz.

*12 Eylül: Utancın ve Zulmün Sembolü*

12 Eylül 1980, Türkiye tarihinin en karanlık günlerinden biriydi. İşkencelerin, idamların, insan haklarının ayaklar altına alındığı, özgürlüğün rafa kaldırıldığı bir dönemin başlangıcı oldu. Bu darbe, sadece devleti değil, bir milletin ruhunu da esir aldı. Bugün hala, mahkemeleri devam eden davalar, hala adalet arayışı içinde olan mağdurlar, 12 Eylül'ün kapanmamış yaralarını hatırlatıyor.

*Bir Proje Olarak 12 Eylül: Halkı Birbirine Kırdıran Oyun*

12 Eylül, sadece bir askeri müdahale değil, planlanmış bir projenin parçasıydı. Ülke, bilerek ve isteyerek o günlere sürüklendi. Öyle ki, sabah bir ülkücüyü öldüren silah, öğleden sonra bir devrimciyi hedef alıyordu. Silah aynıydı; sadece tetiği çeken eller farklıydı. Peki, nasıl oldu da bu darbenin ardından, olaylar bir gecede bıçak gibi kesildi? Bu, milletin üzerinde oynanan büyük bir oyundu ve Türk milleti bu oyunun bedelini çok ağır ödedi.

Bu dönemde, basın-yayın, kitaplar, dergiler, hatta şarkılar ve türküler bile yasaklandı. Öyle ki, cezaevlerinde ülkücüleri ve devrimcileri aynı koğuşlara koyarak, sözde "karıştır-barıştır" mantığıyla çatışmalarını istediler. Ancak bu plana rağmen, vatansever gençler iki taraftan da tek derdin vatan olduğunu anladılar. Zira, o dönemin akıllı ülkücüleri ve akıllı devrimcileri, bu kirli oyunun farkına varmıştı.

*5000 Şehit ve Acının Mirası*

O dönemde, yaklaşık 5000 ülkücü şehit verildi. Karşı taraftan da bir o kadar insan hayatını kaybetti. İnsanların yaşamları sadece siyasi görüşlerinden dolayı mahvoldu, hayalleri ellerinden alındı, aileler dağıldı. Cezaevlerinde işkenceler, ölümler, haksız infazlar yaşandı. Türkiye’nin dört bir yanındaki evlatlar, gençler, kadınlar ve erkekler; bir dönemin karanlık politikalarının kurbanı oldular.

Bu kara eylülü hazırlayanlar, bu zulmü yaşatanlar, tarihe insanlık onurunu hiçe sayan birer utanç abidesi olarak kazındılar. Bugün, o kara eylülü hazırlayanları ve bizi o kara eylüle sürükleyenleri unutmadık, unutturmayacağız.

*Darbenin Kalıcı Etkileri ve Bugünkü Durum*

12 Eylül’ün yarattığı travmalar, sadece dönemin mağdurları için değil, sonraki kuşaklar için de büyük bir travmaya dönüştü. Demokrasiye, özgürlüklere ve insan haklarına yapılan bu saldırı, toplumun farklı kesimleri arasında derin yaralar açtı. Bugün bile, bu yaraların izleri hissediliyor. 12 Eylül darbesi sebebiyle vatandaşlıktan çıkarılan, vatanını terk etmek zorunda kalan yüzlerce insan, yıllarca memleket hasreti çekti. Bu kişiler, yurtdışında sürgün hayatı yaşamak zorunda kaldı.

Darbenin ardından yaşanan zulüm, baskı ve işkenceler nedeniyle hala adalet arayan binlerce mağdur var. 12 Eylül'ün izlerini silmek, bu milletin demokrasiye olan inancını tazelemek için bir zorunluluk. Çünkü demokrasi, bir ülkenin geleceği, halkın iradesidir ve onun yok sayıldığı her an, toplumun vicdanında derin yaralar açılır.

*Son Söz: 12 Eylül'ü Unutmayacağız*

12 Eylül’ü anarken, bu milletin demokrasiye olan inancını, özgürlüğe olan bağlılığını bir kez daha vurgulamak istiyoruz. O kara günü ve onun getirdiği tüm acıları unutmadığımızı, unutturmayacağımızı haykırıyoruz. Demokrasiye ve milletin iradesine yapılan her saldırının karşısında dimdik durmak, hepimizin görevidir. Çünkü biliyoruz ki, demokrasiyi savunmak, özgürlüğü savunmak, geleceğimizi savunmaktır.

Bugün, 12 Eylül'ün yıldönümünde, bu kara günün anısını yaşatmak, adaletin tecellisi için mücadele edenlere, hakları ellerinden alınmış insanlara, kaybettiklerimize bir kez daha söz vermek anlamına geliyor. Unutmadık, unutturmayacağız. Demokrasi, asla bir darbeyle teslim alınacak bir değer değildir; o, halkın iradesidir ve sonsuza kadar yaşayacaktır.

Eylül’ün 12’si, Türk milletinin demokrasiye olan inancını yitirmediği, her türlü baskıya ve zulme rağmen özgürlük mücadelesinden vazgeçmediği bir gündür. 12 Eylül’ün yarattığı tüm acılara ve kayıplara rağmen, demokrasiyi, insan haklarını ve adaleti savunmaya devam edeceğiz. 12 Eylül’ü ve onun getirdiği tüm acıları hatırlayacağız ve bir daha yaşanmaması için mücadelemizi sürdüreceğiz.

12 Eylül'ü unutmamak, gelecek nesillere özgür, adil ve demokratik bir Türkiye bırakmanın ilk şartıdır. Bugün, o karanlık günlerin hatırası önünde saygıyla eğiliyor, özgürlük ve demokrasiyi savunan herkese selam duruyoruz.


*Kara Eylül: Demokrasinin Kara Sayfası ve Acı Hatırası*

Necat Kacan

12.09.2024 10:04:00

Köprüköy İlçemizde her şey yolunda

Tarım: insanlık tarihinin en eski medeniyet taşlarından biridir

Erzurum'da Şap hastalığı tespit edildi…

Vali Çiftçi'den 91 Yaşındaki Naciye Nineye Ziyaret

TYB Erzurum Şubesinden inciler…

Horasan’da Şap hastalığı tespit edildi…

İLERİ MİKROSKOP TEKNİKLERİ ÇALIŞTAYI DÜZENLENDİ

Mazbata alındı: Erzurum AK Parti teşkilatında Küçükoğlu’nun ikinci dönemi resmen başladı

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ÖZEL VAKIF OKULLARI "YERLİ ÜRET, YERLİ TÜKET" TEMALI ETKİNLİK DÜZENLEDİ

REKTÖR HACIMÜFTÜOĞLU, SAVUNMA SANAYİİ BULUŞMALARINA KATILDI

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 15 13 0 2 24 41
2.Fenerbahçe 16 11 2 3 25 36
3.Samsunspor 15 9 4 2 12 29
4.Eyüpspor 17 7 4 6 7 27
5.Göztepe 15 7 4 4 7 25
6.Beşiktaş 15 7 4 4 7 25
7.İstanbul Başakşehir 15 6 5 4 4 22
8.Antalyaspor 15 6 6 3 -6 21
9.Konyaspor 16 5 6 5 -5 20
10.Rizespor 15 6 7 2 -6 20
11.Kasımpaşa 15 4 4 7 -1 19
12.Gazişehir Gaziantep 15 5 7 3 -4 18
13.Sivasspor 16 5 8 3 -7 18
14.Alanyaspor 15 4 6 5 -3 17
15.Trabzonspor 15 3 5 7 1 16
16.Kayserispor 15 3 6 6 -12 15
17.Bodrum FK 15 4 9 2 -9 14
18.Hatayspor 15 1 8 6 -11 9
19.Adana Demirspor 15 1 12 2 -23 2

YAZARLAR