Bugün, 16 Mart 2025 Pazar

MUSALLAYA HAZIR OLMAK GEREKİR YOKSA!

İnsan doğar, büyür ve ölür. Yani doğum nasıl gerçek bir olaysa ölümde bir o kadar gerçek olaydır.

İnsan doğumla ölüm arasında geçirdiği zamana hayat süresi denir. Bu süre ne az nede çok olabilir.

Ana rahmine düşen çocuk önce orada beslenir. Annenin yedikleri, içtikleri düşünsel tavır ve davranışları hayata gözlerini açacak olan çocuk için çok önemli etkenlerdir.

Dünyaya gözlerini açan çocuk çevresinin bakışlarından içtiği anne sütünden başlayarak hayata tutunmaya çalışır.

Evdeki bireylerin her türlü davranışını beynine nakşeden çocuk özellikle üç yaşına kadar yaşanan, konuşulan ve yenilen her şeyden etkilenir.

Gördüğü şeyler, duyduğu sesler, anasından öğrendiği kelimeler kişilik oluşumuna katkı sunarken ileriki yıllarda şahsiyetine etki etmeye başlar. 

Sokaklar, sokaktaki her değişim, dedeler ve ninelerin tavır ve davranışları çocuğa etki ederken cep telefonları, tabletler ve televizyonlar oluşmaya başlayan kişiliğe etkiyi olumlu veya olumsuz yönde etkileri.

Artık anaokulu, ilkokullu yıllar başlamıştır. İlkokul öğretmeni artık çocuğun can yoldaşı, öğretmeni ve dert ortağıdır. Öğretmen çocuğun hem kişilik hem de akademik başarılarının anahtarı olmuştur.

Ortaokul ve lise yılları delikanlılığa adım atmış dünün çocuğu bugünün delikanlısının ileriki yıllarda hayatına ciddi şekil verecektir.

Ergenlik yaşı ve devamı baharın coşmuş sele benzer. İyi, güzel, eğitici, sakinleştirip yön gösterici çabalar bu dönemde öne çıkar. Kabiliyetler, sanat ve akademik çalışmalar, toplumsal meselelere kafa yormalar bu devirde etkili olur.

İdeolojik, sınıfsal, dinsel ve particilik fikirleri genç üzerinde etkinliğini sosyal, ekonomik, dini ve ideolojik çevrelerce şekillendirilir.

Bu dönemde helal, haram, yalan, dolan, talan, gıybet, iftira gibi şahsiyeti belirleyen fikirler cadı kazanı gibi genci yakar kavurur.

Üniversiteli yıllar veya meslek edinme sahasındaki çalışmalar gencin hayatını biçimlendirirken yıllardır aldığı etkilerin sonucu değerler sitemini, inancı, inanmayı ve toplumsal adalet ve hak kavramlarını sorgulamaya başlar. 

Geçen 20-25 yıl içinde genç delikanlı ya vatana, millete, bayrağa saygılı, ana ve babaya öf demeyen edepli, hayâlı, iffetli biri veya tüm bunları reddeden bir çizgiye sürüklenmiş olur. Yani genç aslında bu dönem donunda yenmiş veya yenilmiş olarak iş, aş ve eş dönemine girer.

Artık genç yeni sorumlulukların sahibidir. Toplumda önemli bir yeri vardır. Sorumlu olduğu bir eşi, evi ve çocukları vardır. Mal edinme, mülk edinme, zengin olma, başkalarına tahakküm etme veya paylaşma, destekleme şeklinde beliren olaylar zinciri insanı bir yerlere sürükler.

Bir yerlere giden insan eğer adalet duygusunu geliştirir, yetim hakkına, kul hakkına, kamu hakkına riayet eder, kendisine emanet edilen makam ve mevkileri yaratılışın kurallarına göre biçimlendirirse o insan faydalı, erdemli ve töreli bir şahsiyet olur.

Yıllar iyi veya kötü, adil veya zalim, haklı veya haksız davranışlar insanı bir yerlere taşır. Artık hayatın sonlarına doğru gelmiş ölümle yüzleşmek üzeredir. 

İnsan hayatı gözünün önünden film şeriti gibi geçer gider. Artık geriye dönüş yoktur. Yakmışsa insanların canını, haksız yere yemişse kamunun malını, tokat atmışsa yetime, ana ve babaya sahip çıkmamışsa bu insan için yapılacak yoktur artık Söz bitmiştir.

Tek gerçek gelip çatmış, ölüm gerçekleşmiş ve musalla taşına konulmuştur. İmam ve cemaat son sözlerini söylemek üzeredir. İmam ey cemaat bu mevtayı nasıl bilirsiniz diye sorduğunda; cemaat iyi biliriz iyi biliriz.

İmam dünyaya ait hak ve hukukunuzu helal ediyor musunuz dediğinde helal ediyoruz diye söylenir. Hâlbuki cenaze namazı kılınanların yapıp ettikleri bilinmemektedir. Ancak usul yerini almıştır.

İmam cemaate bir soru daha sormaktadır. Bu kişinin Allaha, kitabullaha, rasulullaha iman ettiğine, ehlisünnet velcemaate bağlı olduğuna şehadet eder misiniz dediğinde cemaat ederi derler.

Ancak bütün bunlar birer seremoniden öteye geçmez. Perdenin ötesinde bilmediğimiz ve bizim dememizle olmayacak nice işler vardır. Bu kişi şirkten kendini koruyup koruyamamış mıdır? Müslümanlara zulüm yapmış mıdır? Yalan, dolan, talanla topluma zarar vermiş midir?

Evet, dostlar musallada sorulacak bu sorulara doğru cevap vere bilmek içim daha ergenlik çağından itibaren bu sorulara hazırlanmak gerekir. Ölüme hazır olanlara selam olsun.

 


MUSALLAYA HAZIR OLMAK GEREKİR YOKSA!

.

Abdurahman Zeynal

24.01.2025 13:17:00

Aziziye' de Vatandaşlar Sokakları Temizliyor

Çubukçu: “Sandığa bizim ihtiyacımız var!”

Anahtar Parti: Bir Memleketin yeniden ayağa kalkma iradesidir…

Atatürk Üniversitesinde Kandil Yolu…

Beklenen geldi, bari sahip çıkalım!

Milli Vicdani İlmi Bakış Topluluğu’nun “Erzurum ve Kurtuluş Savaşı” özel gecesi…

Erzurum’da 12 Mart Kurtuluş Etkinlikleri Kapsamında 3x3 Veteranlar Basketbol Turnuvası Düzenlendi

Anahtar Parti Erzurum Gençlik Kolları Başkanlığının 12 Mart mesajı

Curlıng 2024/2025 1. Lig Müsabakaları Erzurum’da yapıldı

Vali Mustafa Çiftçi’nin Erzurum'un Düşman İşgalinden Kurtuluşunun 107. Yıl Dönümünü Kutlama Mesajı

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 27 22 0 5 41 71
2.Fenerbahçe 25 19 2 4 40 61
3.Samsunspor 26 15 6 5 14 50
4.Beşiktaş 26 12 6 8 13 44
5.Eyüpspor 26 12 7 7 11 43
6.Gazişehir Gaziantep 26 11 10 5 1 38
7.Göztepe 25 10 9 6 10 36
8.İstanbul Başakşehir 26 10 10 6 4 36
9.Trabzonspor 26 9 9 8 12 35
10.Kasımpaşa 27 8 8 11 -5 35
11.Rizespor 26 10 13 3 -10 33
12.Antalyaspor 27 9 12 6 -21 33
13.Konyaspor 27 8 12 7 -7 31
14.Alanyaspor 27 8 12 7 -9 31
15.Sivasspor 26 7 13 6 -11 27
16.Bodrum FK 26 7 13 6 -11 27
17.Kayserispor 26 6 11 9 -19 27
18.Hatayspor 25 3 15 7 -18 16
19.Adana Demirspor 26 2 20 4 -35

YAZARLAR