Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in, Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavlarında usulsüzlük iddialarına ilişkin söylediği “Geri zekalıya anlatır gibi tane tane anlatıyoruz” sözleri ardından kopan kıyameti izlerken 13 yıl önce ele aldığım bir yazımı hatırlıyor ve gündem geri zekalı gündemi iken benim 13 yıl önce ele aldığım 'Zavallıların anlamadığı..' başlıklı yazımı güncelleyerek yeniden yayınlamam daha mantıklı diyordum.
Çünkü yıllar önce ele aldığım onca yazım gibi bugünde haklı çıkmış ve güncelliğini kayıp etmeyerek, dün yazdığımızın er geçte olsa bugün anlaşıldığını bir kez daha anlıyordum.
Ve huzur gelecek denen Suriye'ye ve dikta yönetimlere yönelik olan o yazımın bugünkü ''geri zekalı' sözüyle çokta yabana gitmediğinde anlayarak yazım hatalarının yanında aşağıda ki yazımın ne anlama geldiğinde bakmanızı istediğim, 'geri zekalı' sözcüğünü de bugün kü yazımın başlığına ekleyip, bir iki güncellemeyle işte o yazım diyordum..
Zavallıların yanında geri zekalıların anlamadığı..
Baskıcı iktidarlarının ömür boyu süreceğini düşünüp, kendilerine yakınlarından oluşturdukları ile iktidarda ısrarla kalmayı deneyen, ancak er yada geç halk kitlelerinin onların tanklarından daha beter bir şekilde kendilerini ezip geçeceğini unutan zavallılardan birini şu günlerde çok izliyor, çok takip ediyoruz..
Babasından kalma yönetimin başına geçen, dünyanın demokrasi beşiği olarak bilinen ülkeler arasına bulunan ve 'Oxford vardı da okumadık mı?' denen İngiltere'de eğitimin almasına karşın demokrasiye ülkesinde izin vermeyip, başta Kürtlere olmak üzere ülkesinde yaşayan ve haklarını isteyen halklara yıllardır etmedik zulümleri bırakmayan bu zavallının haline acımamak elde değil..
Israrla iktidar ’da kalmak isteyişi, istenen hakları vermek istemeyişi, tank ve toplarla haklarını arayan insanların üzerine yürüyen bu zavallının komşu ülkemiz olan Suriye’nin başında bulunan diktatör Esed’den başkası olmadığını sanırım anlamışsınızdır..
Gerçi bizim ülkede de onca zavallı olduğu için belki de anlamadınız..
Ama yine de ben bu zavallıdan bahsetmeye devam edeceğim..
Kalp gibi 4 harfli olan ve en korunaklı kalelerden kendisini koruduğunu sanan, ancak en son güvenlik merkezinin canlı bomba tarafından havaya uçurulup, eniştesi ve en yakın generalleri öldüren bu uzun boylu zavallının hala aynı yöntem ve zulüm ile halkına bombalar yağdırması gerçekten de anlaşılmaz bir durum..
Gerçi Suriye’de uzun boylu tüm dünyada kısa boyluların zavallı olmaktan kendini kurtarmayacağını ve Gazze'de yaşananlara karşı yapılan onca edebiyata ve Colaları ve timsah gözyaşları dökmeye karşın Kolombiya'nın başkenti Bogota'da düzenlenen toplantıda İsrail’e karşı konulan eylemi anlamamakta hem geri zekâlılık hem de zavallılık mıdır bilmem, hatta anlamam.
Belki de bende geri zekalıyım bir o kadar da zavallı..
Çünkü sınırımızda, yakınımızda değil dünyanın öbür ucunda katil denen İsrail'e silah, mühimmat, askeri yakıt ve teçhizat tedarikini veya transferini önlemek gibi maddelerin yer aldığı Bogota'da ki eylem planına imza atılmadığını birileri anlamazsa da, 'Olsun bir bildiği var bizimkilerinin..' diyerek gözüne batanları, yaşananları anlamak istemezse de bölgede ve dünyanın her yerinde yaşanan zulümlere karşın yapılan dirençlerle kimlerin asıl geri zekalı ve aptal olduğu görünüyor ya neyse..