2025 ve göremediğimiz Erzurum gerçekleri…

Bu şehire olan sevdam ile birlikte, inancımı ve iyimser yaklaşımlarımı beni tanıyanlar bilir!

Bu konuda her daim haklı sebeplerim ve bu kadim şehrin tarihinden geldiğini bildiğim ve inanarak güvendiğim bazı güçlerinin olduğunu da, her ortamda dile getirmişliğim vardır. 

Bu 2025 yılının, kadim şehrim Erzurum için kıyam vaktini ifade ettiğini ve gerçek anlamda da bu diriliş vaktinin artık geldiğini gördüğüm için de, büyük bir keyifle sesli düşünmeye de başladım.

Bunu ortaya koyan oldukça iyimser ve net bir şekilde görünen sebeplerim var.

2025 yılının gelişiyle birlikte bu şehrin pek çok alanda adımlarını ve hayallerini büyüterek olması gerektiği yere, hakkı olan makama ve bulunması gereken ortama ulaşacağına kani olanlardanım…

Düşünsenize; 2024 ün son günlerinde ilimizi ziyarete gelen Reis-i Cumhurun samimiyetinden ortaya dökülen ve ciddiliği her daim ortada olacak olan birkaç çalışma sözü dışında, ilimizde var olan iktidar yönetiminin sanki de haklı ve emek karşılığı kazanılmış bir güvenoyu alarak, kaldıkları yerden, hem de hiç hız kesmeden çalışmalarına devam edeceğini görebilmek ve şehirde az bile olsa hareketliliğin başladığını yaşayabilmek, bence bu düşünceye sahip olmak için ilk etapta yeterli adımlar olarak not edebiliriz.

Sadece tek bir örnekle; ekonomi açısından 2025 baharının bu şehire neleri getireceğini inşallah hep beraber yaşayacağız ama bazılarından, satır başlığı olarak buradan bahsetme arzusunda olduğumu büyük bir keyifle de yazmak isterim.  

Mesela baharın ilk ışıklarıyla şehrimize ikinci bir özel hastane kurulması ve temellerinin atılmasının keyfini anlatmanın, ülkemizin en büyük kâğıt fabrikasının şehrimizde şartları çok ağır geçen kışına rağmen atmaya devam ettiği adımlarıyla birlikte, bahara ortaya çıkacak devasa üretim tesislerinde büyük bir ihtimalle de yılın ikinci yarısından itibaren bazı ürünlerinin imalatına başlayabileceğini bilmenin; 

Ve bu bilinçle, 2.Organize Sanayi Bölgesinde hazırda olan arsaların tahsisinin yapılması ve bu tahsis işlemi gerçekleşen alanlarda yapılacak olan ekonomik değeri azımsanmayacak derecede güzel olan tesislerimizin, bu şehire vereceği enerji ve kalkınmışlık şevkini nasıl es geçebiliriz ki?

Bitmedi… 

Dahası var bunun.

Mesela Oltu İlçemizde büyük bir hızla devam eden, Oltu’da ki ve Oltu Organize Sanayi Bölgesinde ki kalkınma çalışmalarının hazzı sıcaklığının ve bereketinin şehrimize ulaşan keyfini yaşamamak, hissedememek nasıl bir aymazlık olur tahmin bile etmek istemiyorum.

En kısa zamanda bu nadide durumun eli kulağında olan Uzundere’den, Narman’dan veya Horasan’dan ve dahi başka bir ilçemden duyulmasını nasıl da arzuladığımı tahmin dahi edemezsiniz.     

Kaldı ki 2025 in ilk günlerinde daha dün yaşamış olduğumuz ve bu şehrin belki de asırlardır beklediği coşkuyu gördük. 

Hem de Cumhuriyetin Caddesinde boydan boya…

Bayraklar dolusu, kucaklaşma dolusu, samimiyet dolusu olarak.

Belki birileri bu durumu abarttığımı düşünebilir ama bu şehrin kalkınması ve gelişmesinin önündeki en büyük engelin, samimiyetsizliğimizin olduğunu unutmak bile bu şehire ihanettir.   

Dün bu şehrin Cumhuriyetinin Caddesinde kol kola yürüyen zevatta, bunu gördüm ve kendimce öyle bir tahlilde bulundum. 

Ve sakın birileri çıkıp ta bana; bu gördüklerimin hayal ürünü olduğunu, orada bulunanların reklam için orada olduğunu söylemeye kalkmasın. 

Hem de bu kara kış, zemherinin tam ortasında!

Bana göre asıl orada olması gerekirken, bir şekilde olmayanlar ve o soğuk kış günündeki yaşanan ayazın samimiyet sıcaklığına dâhil olmayanlar, kendilerini ayna karşısına alsalar çok daha iyi olur değil mi?

 Henüz bir gün öncesinde CHP gibi köklü ve nadide bir partinin genel başkanının ve yanı başında bulunan heyetinin bir şekilde ziyaret ettiği ve bana göre de yoklama çektiği ve beklentilerine cevap bulduğu bu şehir, çok kısa bir zaman içerisinde de daha ciddi hareketliliklere sahne olacaktır. 

Ne güzel işte…

Kıskanalar çatlasın ama bu şehir, şu anda inanın tarihinde hiç olmadığı kadar güçlü bir durumdadır. Bu şehir tarihinde hiçbir zaman ulaşamadığı bir öz güven seviyesinde ve yalın samimiyetinin sıcaklığını yaşamaktadır. 

Hem de karakışın tam ortasında…

Bu şehrin; siyasetçisiyle, bürokratıyla, STK ve gönül birliği etmiş olan kurum ve kuruluşlarıyla birlikte her daim bir ve birlik olmak için can atan kadim halkıyla kalkmış olduğu bu kıyamdan feyz almasının tam vaktidir. 

Yeter ki inanın ve bekleyin görün,

2025 in getirdiği bereketin bununla sınırlı kalmayacağını hep beraber göreceğiz.    

Şehrimin başkentlik tecrübesinin tarihler öncesine dayandığını ifade eden ve bunu her ortamda dile getiren Dr. Mahmut Uçar Başkanlığındaki Yakutiye Belediyemizin parolası bir kez daha tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmadı mı? 

Saltuk’lunun başkenti Erzurum.

2025 EİT Turizm Başkenti Erzurum.

2025 Avrupa Kış Sporları Başkenti Erzurum.

Dahasını saymamız ve bu saydıklarımızın da ciddi anlamda kalıcı olmasını sağlamamız, işte bu kıyam vaktinde diriliş aşamasına gelmiş olan bu şehrin elindedir.

Yeter ki bu Erzurum gerçeğini bir görelim…