9836,37%-0,75
35,48% 0,17
36,30% -0,06
3064,80% 0,02
4887,81% 0,00
Hasan Mücahid Sefer
Hasan Kocabıyık- Berlin İletişim Müşaviri
Berlin-
Basın müşavirliği, diplomatik misyonların en önemli rollerinden biridir. Bu görev, bir ülkenin uluslararası arenadaki imajını güçlendirmek, kamuoyuna doğru mesajlar iletmek ve kriz yönetimi süreçlerini etkin bir şekilde yönetmek gibi kritik sorumlulukları içerir. Ancak, Berlin’de görev yapan Basın Müşaviri Hasan Kocabıyık’ın bu görevleri yerine getirme konusundaki performansı ciddi eleştirilerin hedefi olmuştur.
Skandala İmza Atması
Hasan Kocabıyık’ın, 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü etkinliklerinde, FETÖ’yü terör örgütü olarak tanımayan bir Alman akademisyenin davet edilmesi ve konuşmacı olarak panele katılması, Türkiye’nin duruşunun net bir şekilde aktarılması gereken bir etkinliğin amacına ulaşamamasına neden olmuştur. Bu tür bir ihmal, hem mesajın doğru iletilmesinde hem de etkinlik yönetiminde ciddi bir zafiyetin göstergesidir.
İlgili Haber
Cumhuriyet’in 100’üncü yılında Berlin’de gazetecilik baskı altında!
Büyükelçi ile Basın Arasında Zayıf Koordinasyon
Hasan Kocabıyık’ın, büyükelçi ile basın mensupları arasındaki iletişimde etkili bir koordinasyon sağlayamaması, büyükelçilik çalışmalarını aksatmış ve basınla ilişkilerde güven kaybına yol açmıştır. Diplomatik temsilciliklerde bu tür bir kopukluk, hem büyükelçilik içindeki işleyişi hem de ülkenin uluslararası imajını olumsuz etkilemektedir.
Akreditasyon Süreçlerindeki Sorunlar
Basın toplantılarında yerel medya organlarının isimlerini kullanarak tarafsızlık algısı yaratmaya çalışması ve bazı gazetecilerin akreditasyonlarını keyfi bir şekilde iptal etmesi, Hasan Kocabıyık’ın mesleki sorumluluklarını yerine getirmekte yetersiz kaldığını göstermektedir. Ayrıca, Alman Parlamentosu’nun İletişim Başkanlığı’nın basın kartlarını geçersiz saydığı yönündeki bildirimlere rağmen bu konuda bir adım atılmaması, gazetecilerin çalışmalarını doğrudan sekteye uğratmıştır.
İlgili Haber
Çalışan , Çalışmayan, Gazeteci Olan Olmayanlar Günü
Yerel Basın ile Zayıf İletişim
Yerel medya ile doğrudan ilişki kurması gereken Hasan Kocabıyık’ın, bu görevini sekreter aracılığıyla yürütmesi, profesyonellikten uzak bir yaklaşımı gözler önüne sermiştir. Yerel medya ile güçlü bağlar kurmanın öncelikli bir görev olduğu düşünüldüğünde, bu tür bir tutum, büyükelçiliğin itibarını olumsuz yönde etkilemiştir.
Organizasyonel Problemler
Türkiye’den gelen iki hukukçunun büyükelçilikte düzenlenen bir davete katılmak istemesi üzerine, Hasan Kocabıyık’ın sekreteri aracılığıyla “yer olmadığı” yönünde bilgi vermesi, ancak etkinlik sırasında sandalye boşluklarının görülmesi, organizasyonel anlamda ciddi bir eksikliği ortaya koymuştur. Bu durum, meselenin Büyükelçiye yansımasıyla birlikte, Hasan Kocabıyık’ın iş bilmezliği açık bir şekilde gözler önüne sermiştir.
Akreditasyonlarda Tartışmalı Tercihler
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde, gazetecilikle ilgisi olmayan, hatta tehdit ve yasa dışı faaliyetlerle anılan kişilere akreditasyon verilmesi, Hasan Kocabıyık’ın mesleki sorumluluk anlayışıyla bağdaşmayan bir tavır sergilediğini göstermektedir. Bu tür tercihler, basın müşavirliğinin güvenilirliğini ve dolayısıyla büyükelçiliğin itibarını zedelemiştir.
Milli Günler ve Şehit Haberlerine Hassasiyet Eksikliği
Millî günler ve şehit haberleri gibi toplumsal hassasiyetlerin yüksek olduğu konularda, Hasan Kocabıyık’ın gerekli tepkiyi göstermemesi, görevdeki ihmalkarlığını ortaya koymaktadır. Kamuoyuna güçlü mesajlar verilmesi gereken bu gibi kritik anlarda sergilenen kayıtsızlık, görev sorumluluğunun ihlali anlamına gelmektedir.
Türkçe Yayın Yapan Gazetecilere İlgisizlik
Berlin’de Türkçe yayın yapan aktif gazetecilerin basın kartı taleplerine yeterli hassasiyet göstermeyen Hasan Kocabıyık, bu taleplerin sonuçlandırılmasında gereken çabayı sarf etmemiştir. Ayrıca, bu konudaki şikayetlere kayıtsız kalması, özellikle Türk toplumu ile güçlü bağların kurulması gereken bir ortamda ciddi bir iletişim kopukluğuna yol açmıştır.
Yukarıda sıralanan eksiklikler, Berlin’de görev yapan Basın Müşaviri Hasan Kocabıyık’ın görev süresi boyunca sergilediği performansın, gerek mesleki gerekse etik açıdan ciddi sorunlar barındırdığını ortaya koymaktadır. Basın müşavirliği, bir ülkenin uluslararası temsilinde hayati bir role sahiptir. Ancak mevcut durumda, bu pozisyonun gerektirdiği sorumlulukların yerine getirilmediği açıkça görülmektedir.
Devlet hizmetinde etkinlik, sorumluluk bilinci ve liyakat esas alınarak hareket edilmelidir. Hasan Kocabıyık’ın yönetimi, yalnızca bireysel eksiklikler ile değil, aynı zamanda Türkiye’nin uluslararası imajına verdiği zararlar açısından da yeniden değerlendirilmelidir. Bu tür hataların tekrar edilmemesi için gelecekte yapılacak atamaların daha dikkatli ve liyakate dayalı bir şekilde gerçekleştirilmesi elzemdir.
15 Temmuz’da gerçekleşen etkinlikte yaşanan skandalın ardından, bu duruma ilişkin herhangi bir sorumluluk üstlenilmemesi, organizasyonel eksikliklerin ve koordinasyon yetersizliğinin açık bir göstergesi olmuştur