Tarih: 27.09.2024 08:34

Altın tarih - 27, 44...

Facebook Twitter Linked-in

İki gün önce Hankendi'de küçük bir kasabanın nasıl "devlet" haline geldiğini düşünüyordum, Karabağ savaşlarında binlerce evladımızı kaybettik...

44 gün süren Vatanseverlik Savaşı şehitleriyle ilgili hikayeler çoktur, bir sayfaya sığmaz, efsanedir, kitaplara yazılacak, yıllarca konuşulacaktır...

Kafkasya Müslümanları İdaresi başkan yardımcısı Fuad Nasrullayev, bugünlerde Şuşa'da düzenlenen etkinlikte bunlardan birinden bahsetti. Şuşa savaşının şiddetli olduğu dönemde, savaş alanının her tarafı barut ve dumanla kaplanmışken, komutanının kollarında ölen biri son nefesinde "Cennetin kokusu burnuma geliyor..." demişti. Şuşa'nın iklimi işgal yıllarında pek değişmedi ama kokusu bambaşka bir dünya haline geldi. Halen inşaatları devam eden inşaatlarla çevriliyken bile bunu hissetmek mümkün...

27 Eylül onların günüdür, şehitlerin! Bu 44 günde neler gördük? Bir çocuğu toprağa gömmek ne ağır bir imtihandır Allah'ım... Kayıp çocuk kapısına gelince fedakarlık yapanlar... Bu bir aileye sığabilecek bir sorun değil, bu yük ancak tek başına kaldırılabilir. bir el, bir köy.

karabagda_process.jpg (55 KB)

Birinci Karabağ Savaşı'ndaki kayıplarımızın yaraları kapanmadı ve şimdi bile onların kalıntılarını işgalden arındırılmış topraklarda bulup gömüyoruz. İkinci Karabağ savaşında kayıplarımız o kadar ağır ve acıdır ki...

Doğum tarihlerine baktığınızda hayran kalacaksınız. 2000, 2001, 2002... Çoğu ateşkes çocukları - 1993, 1994, 1995, 1996... Rütbeleri albay, yarbay, başteğmen, asteğmen, baş er, er! Doğum yerleri - Azerbaycan'ın dört bölgesinin köyleri, yerleşim yerleri. Milliyetleri - Azerice, Avar, Lezgi, Tat, Talış, Rus... Anavatan'ın kutsal savaşı, ancak bu kadar milleti ve milleti tek bir eylem için tek bayrak altında birleştirebilirdi.

Bir keresinde listeye bakıp şöyle yazmıştım: Büyük bir Azerbaycan şehitler adı altında uyuyor. Hasret, İntikam, Kurtuluş, Muzaffer... Savaşımıza ne kadar da uygun isimler! Tarihimiz şehitlerin isimleriyle şereflenmiştir: Laçin, Tebriz, Tarlan, Babek, Beyrak, Cihangir, Mübariz... Başka kimler var? Elsevar, Elgun, Emel... Sonra Adem, Muhammed, Ali, Cebrail, Yusif, İman... Ve... Bizi bu topraklara getiren iki isim daha: Mesud ve Firavan...

Geçtiğimiz aylara kadar hâlâ kayıp sayılanlar vardı. Anneleri yıllarca oğlunun tabutunu bekledi. İki Karabağ savaşı Azerbaycan'a çok gözyaşı getirdi.

İki gün önce Hankendi'deydim. 37 yıl sonra Şuşa-Hankendi yolu boyunca gittim. Yol boyunca düşünüyordum da, nasıl oldu da küçük bir kasaba “devlet” olup hayatımızı kararttı? Savaşın başlangıç ​​noktası burasıydı, burada bitmesi gerekiyor. Bitti! Ancak kayıplar nedeniyle birçok kayıp da...

Biz bu Zaferi hak ettik, yiğitlerimiz düşmanın belini kırdılar, andımız oldular. Düşman aldığı her cana karşılık en az iki can veriyordu. Ancak bu bizi soğutmaz. Onların kanlarıyla aldıkları bedava topraklara basıyoruz ama sanki her yer onların kanına boyanmış...

muharibee-768x403.jpg (51 KB)

Kurtuluştan bu yana ilk kez Hankendi'den Ağdam'a taşındım. Sadece bu harabeye bakmak bile DTX'in bodrumundaki ayrılıkçıları ömür boyu hapse atmaya yetiyor...

Khudayar'ın şarkısı İkinci Karabağ savaşının marşıdır. Birinci savaşta marşımız "İleriye yürü Azerbaycan askeri!" olmuştu Hudayar bu ilahiyi ikinci Karabağ savaşı sırasında söylemişti. Etkileyici değil, klas değil, sadece dinledikçe insanı uçuruyor. 44 gün süren savaş bir film şeridi gibi gözlerinizin önünden geçiyor. Film gibi bir savaş! Zaferimizle sonuçlanan savaş!

Zaferin her dakikasını onlara borçluyuz - Şehitlerimiz! Devlet onların ebeveynlerine ve çocuklarına sımsıkı sarıldı. Bu çocuklar babasız değil. Bu onların dedelerinin durumudur. Devlet paternalizmin ne olduğunu hepimizden daha iyi biliyor. Şehit aileleri devlete emanet.

Borcumuz mu? Ruhlarının önünde bir yazı, bir izlenim nedir? Borçlar ödenmiyor. Millet olarak onların ailelerine saygıyı bayrak gibi göstermeliyiz. Şehitler bizim bayrağımızdır, amblemimizdir, simgemizdir! Bu nedenle onlar daima yüceleceklerdir...

Nazım SABIROĞLU




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —