Bir taze haber(!) de bizden olsun o zaman…
Dünyanın gözü kulağı şu an Erzurum semalarında dolaşıyor.
Hindistan’dan Almanya’ya gitmekte olan ve içerisinde 247 kişilik yolcusu bulunan uçak, bir yolcunun peçeteye “uçakta bomba var” ihbarı yapması üzerine Erzurum Havaalanına zorunlu iniş yaptı ve bu olay ülkemizde olduğu gibi tüm dünyada yankı uyandırarak, gözleri bir anda Erzurum’a çevirmiş oldu.
Tum1habermedya/medyadogu.com/dünya/gündem/yorum-haber-Özel
Havada yaşanan gelişmeler, uçağın Erzurum’a iniş dakikaları arasında geçen zamanda yaşananlar elbette ki önem arz etmektedir, ancak bu yaşanan olayların vatandaşlara, konuyla alakalı olarak bilgi edinmek isteyen insanlara aktarım şeklinin sıkıntılarını hep beraber yaşamaktayız.
Olay vuku bulduğu esnada havaalanına gitmek durumunda olmadığımız için bizlerde her vatandaşımızın yaptığı şekilde devletimizin resmi kanalı olan TRT ekranlarından olayı izleyelim bilgi sahibi olarak konuyu bizlerde yorumlayalım dedik. Ancak TRT ekranlarında şahit olduğumuz ve sonrasında “acaba biz mi yanlış duyduk, yanlış anladık” ikilemiyle baş başa kalmamak için yaptığımız araştırmalarda, ilk görüntü kayıtlarına rastlayamadığımız gibi muhatap TRT Erzurum yetkilisi yani haber müdürü Erdal Karabacak beyi arayıp haberle ilgili görüntü istememize rağmen, kendilerinin böyle bir tasarruflarının olmadığını ve hatta ellerinde böyle bir kayıt bulundurmadıkları gerekçesiyle talebimizi “lütfen bir şekilde” duymamazlıktan gelerek geri çevirmiştir. Devletin resmi kurumunda henüz birkaç saat öncesine kadar var olan ve kendi deyimleriyle “bayatlamamış olan ve henüz taze olan” bir haberi vatandaş olarak biz istedik diye “yok öyle bir tasarrufumuz” adı altında geri çevirmesini, vatandaşın haber alma ve bilgi edinmesini engelleme olarak gördüğümüze ayrıca belirtmek isteriz.
Birileri TRT gibi bu kadim devletin bütün imkanlarından faydalanarak, üzerlerine görev olarak verilmiş vazifelerini işte öylesine bir üslupla baştan savma yaparken, birilerinin de bu tür gelişmeleri görmezden gelerek birbirlerini korumaya kalması hiçte hoş karşılanacak bir durum olmasa gerek diye düşünüyorum.
Olay başladığı andan itibaren görevini yerine getirmek üzere haberini sunan arkadaşımızın heyecanından olsa gerek, haber sunumu içerisinde 6-7 defa “taze haber” ifadesini kullanması ve uçakta bulunan yolcu sayısını 600 olarak ifade etmesi ve hatta Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi’nin de dahil olduğu bir görüşme esnasında Vali Beyin 247 olarak belirttiği yolcu sayısını ısrarla 600 olarak beyan edilmesi ve hatta Ankara Stüdyolarından olaya müdahale edilerek “bir düzeltme yapıyorum, yolcu sayısı 600 değil 247” olarak belirtilmesine rağmen durumun ciddiyetinden uzak haber sunulması ne kadar samimiyet arz ediyor, liyakat kavramı sınırları çerçevesinde yeniden sorgulamak lazımdır.
Böylesine önemli ve Erzurum ilimizin adının geçtiği bir olayda, dünya medyasının ve takipçileri olan milyonlarca insanın böylesine çelişkili beyanları, hem de canlı yayında haber olarak sunması ve bütün bunları yaparken de TRT gibi güzide bir kurumun adı altında yaşanmasını talihsizlik olarak değerlendirmek istiyorum.
Şimdi vatandaş olarak biz dikkatimizi ve yönümüzü; bu çelişkili haberlerde Ankara stüdyolarında düzeltme yapan haberciye mi, Erzurum Havaalanında keyfi bir şekilde haber sunarak haberi bayatlamandan taze taze bize ikram eden arkadaşımıza mı, yoksa şehrin Valisine mi taraf çevirelim bilemedik doğrusu.
Bu sebeple bir taze haber de biz yapalım dedik iyimi?