Uygurlara yönelik etnik soykırım, zorla çalıştırma ve geniş çaplı insan hakları ihlalleri nedeniyle uluslararası toplumun eleştirileri ve bazı ambargolarıyla karşılaşan Çin, suçlarını gizlemek ve dünya kamuoyunun gözünü boyamak için çeşitli propaganda faaliyetleri yürütmektedir. Son olarak, Doğu Türkistan’da yabancı öğrencilerden oluşan bir grup önceden hazırlanmış kurmaca bir ziyaret gerçekleştirdi.

Çin propaganda ajansı Tanrıdağ Ağına göre, Doğu Türkistan’daki sözde “Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi” Parti Sekreteri Ma Xingrui ve sözde hükümet başkanı Erkin Tuniyaz, 14 Ocak’ta bazı ülkelerden gelen yabancı öğrenci grubunu Urumçi’de bu ağırladı.  Grup, Amerika gibi batılı ülkelerden gelen ve Çin’deki üniversitelerde eğitim gören öğrencilerden oluşturuyor.

Çinli vali Ma Xingrui görüşme sırasında Doğu Türkistan’ın mevcut acı dolu durumunu çarpıtılmış anlatımlarıyla , “Çin Komünist Partisi (ÇKP) , sözde Xinjiang’da toplumun huzur ve istikrarını, ekonomik gelişmeyi ve halkın mutluluğunu sağladı” şeklinde açıklamalarda bulundu. Ayrıca, uluslararası toplumun gündemine gelen zorla çalıştırma, sistematik baskı ve soykırım suçlarını inkâr ederek, “Xinjiang’da zorla çalıştırma ve soykırım yok. Bunlar Çin karşıtı güçlerin uydurmalarıdır. Tek derdi Çin’in kalkınmasını baltalamak” safsatalarını yeniledi. Çin medyasında çıkan benzeri Haberlerde, ziyarete katılan öğrencilerin Çin’in bu propagandasına inandığı ve desteklediği, Çin’in devlet terörüne övgü dolu sözlerle verdiği röportajlar yer alıyor.

Çin, Doğu Türkistan’da bu açıklamaların aksine bir terör politikası yürütmekte; bölgede Han Çinlilerini yerleştirirken, Uygurları zorla ucuz iş gücü olarak çalıştırmaktadır.

Son yıllarda Çin, Doğu Türkistan’daki soykırım suçlarını uluslararası toplumdan gizlemek için büyük harcamalar yaparak propaganda faaliyetlerini yoğunlaştırmıştır. Bu kapsamda, Çin ile yakın ilişkilere sahip ülkelerden ve kurum temsilcilerinden oluşan grupları Doğu Türkistan’a planlı bir şekilde davet ederek, onların aracılığıyla soykırımı örtbas etmeye çalışıyor.

ÇİN'İN PROPAGANDA STRATEJİLERİ
Türkistan Press Editörü Muhammed Ali ATAYURT Konu ile ilgili, Çin’in yıllar süren acımasız baskısının ardından Doğu Türkistan'ı bir turizm noktasına dönüştürdüğünü, son 8 yıldır Doğu Türkistan'ın dünyadan izole bir şekilde yeniden dizayn edildiğini, Havayollarının art arda açılmasının ise hem iç hem de dış turizmi teşvik ederek 2017’de başlatılan soykırıma yönelik yabancı eleştirileri engellemeyi ve bölgedeki sözde kalkınma ve “Mutlu Uygur” tablosunu gören yerli ve yabancı turistleri destekçi olarak kazanmayı hedeflediğini, gerçekteyse yurdun saklı kalan büyük bölümünde bir milyondan fazla Uygur çocuk giderek artan sayıda ailelerinden alınarak dillerinin ve kültürlerinin yasak olduğu Çin yatılı okullarına kapatılırken, Uygur kadınların sistematik olarak kısırlaştırıldığını, Erkeklerin çoğu Toplama kampında veya Cezaevlerinde işkenceye maruz kalırken, sağlam olanlarında zorla çalıştırılmakta olduğunu, bütün bu zulmü sözde “aşırıcılık ve terörizimle mücadele” adı altında gerçekleştirdiğini, tüm bunlar olurken, yabancı gazeteciler ve İnternet fenomenlerini, çeşitli ülke diplomatlarını, ve kurumlardan temsilcileri Doğu Türkistan'a davet etmeyi sürdürdüğünü, Çin'in resmî medyası, bu yabancı ziyaretçilerin bölgedeki ekonomik başarılar, dini özgürlükler ve etnik birleşimi gözlemlediklerini ve bölgede zulüm hiç olmadığı yönünde yalnızca Çin'in istediği pozitif mesajları yaymasını sağladığını değerlendirdi.