İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Mardin’de DEM Parti kürsüsüne çıkan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e sert sözlerle yüklendi. Özel’in DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’ın isyan çağrısına sessiz kalmasını eleştiren Dervişoğlu, “Siz orada, bir millete ve onun Cumhuriyetine meydan okunan bir ihanet kürsüsünü, en hafif tabirle, susarak onaylıyorsunuz. Buyrun hayrını görün.” dedi.
Müsavat Dervişoğlu, dün Meclis’te partisinin grup toplantısında konuştu. Dervişoğlu’nun gündeminde kayyımlar, yeni anayasa, CHP’nin DEM otobüsüne çıkması ve 2025 bütçesi vardı.
İYİ Parti Genel Başkanı, AK Parti ile DEM Parti arasında danışıklı dövüş olduğunu öne sürdü. “Bu kürsüden Hakkari Belediyesine atanan kayyım sonrası ifade ettim, yine söyleyeyim. AK Parti ve DEM bir ve aynı şeydir. Siyasetleri ise; tam da bu anlamıyla danışıklı bir dövüştür.” ifadelerini kullandı. Dervişoğlu, yeni anayasanın amacının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ömrünün sonuna kadar cumhurbaşkanı yapmak olduğunu iddia etti. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i hedef alan Dervişoğlu’nun konuşmasında şunlar öne çıktı:
“Dert edinilen iyilik, güzellik, normalleşme, yumuşama değildir. Tek dert, ‘saraydaki zatı koltuğunda tutmaktır’ dedik. Elinde tuttuğu, en küçük birimine kadar gasp ettiği devlet kurumlarına sahip bir ‘yapı’ karşısında, aklınız sıra siyaset oyunu oynayacağınızı zannettiniz.”
“DEM Parti Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Atatürk’ün kurduğu partinin Genel Başkanı ile çıktığı otobüsün üzerinden, senaryosu izleyeni şaşırtmayan ucuz yapımdaki ‘Yangına benzinle koşan Eş Genel Başkan’ rolü gereği repliğinde diyor ki zat: ‘Şeyh Saitler, Seyit Rızalar, Sakineler ne yaptıysa onların yaptıklarını yapacağız.’
“Ben o çok duymak istediği cevabı söyleyeyim kendisine: Cumhuriyet devleti, Şeyh Saitlere, Seyit Rızalara ne yaptıysa aynı muameleyi görürsünüz. Ve ana muhalefet Genel Başkanı; anlaşılan o ki, sizi, oturduğunuz kumar masasından koparabilecek bir şey kalmamış. O kumar masasının bahsinin Türk Milleti ve Türkiye Cumhuriyeti olduğundan bihabersiniz. Yanınızda meydan okunan şeyin, ne olduğundan bile habersizsiniz, ilgisizsiniz. Üzerinize giydirilen kostümle ve söylemek zorunda kaldığınız sufleyle orada arz-ı endam ediyorsunuz.”
“Siz orada bir hukuksuzluğa itiraz etmiyorsunuz. Siz orada, Bir millete ve onun Cumhuriyetine meydan okunan bir ihanet kürsüsünü en hafif tabirle, susarak onaylıyorsunuz. Buyrun, hayrını görün.
“Bugün Türkiye’de sahneye koyulmak istenen senaryonun özünde, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı yeniden cumhurbaşkanı seçtirme hayali yatmaktadır. Bu elimdeki Anayasaya göre Sayın Erdoğan, bir daha Cumhurbaşkanı olmaz, olamaz. O zaman iktidar penceresinden bakıldığında,
“Önümüzdeki sürecin yeni bir stratejiyle tanzimi gerekir. Kamuoyunun gündemine taşınan yapay tartışmaların özünde, iktidara alan açacak sosyal ve siyasi zemini oluşturma arzusu ve hedefi yatıyor. Ve üzülerek görüyorum ki, muhalefet de bu tuzağa düşüyor. Tek amacı Tayyip Erdoğan’ın ömrünün sonuna kadar cumhurbaşkanı kalmasını sağlayacak yeni anayasa düzenlemelerine kapılar kapatılmalıdır.”
“Türkiye’nin bugün ihtiyaç duyduğu şeyin Anayasa değişikliği değil, iktidar değişikliği olduğu vurgulanmalıdır.
“İnanılmaz olan şey bütçe henüz kabul edilmeden dahi, yani teklif aşamasında dahi; 1 trilyon 931 milyar açık verilmesidir. Düşünün, daha bütçeyi uygulamadan yaklaşık 2 trilyon bütçe açığı ile karşı karşıyayız. Hesap daha yolun başında şaşmaktadır. Cumhurbaşkanlığı bütçesinde en fazla ödenek 9 milyar 857 milyon 811 bin lira ile mal ve hizmet alım giderine ayrıldığı görülmektedir. Planlanan harcamalar içerisinde ilginç olanlardan birisi de Cumhurbaşkanlığı’na 20 araç daha alınmasıdır. Emrinizdeki devasa araç filosu hangi ihtiyacını karşılayamadı? Kabinenizdeki Vergimatik Mehmet söylemeye korkuyor ama biz söyleyelim: Vergimatik Mehmet’in açıkladığı Tasarruf Tedbirleri Genelgesi'ne göre kamuda üç yıl süreyle yeni taşıt alımı güya kısıtlanmıştı.”