Tarih: 20.11.2024 08:18

Erdebil İmam Cuması "şımarık"

Facebook Twitter Linked-in

Azerbaycan düşmanlığıyla tanınan İranlı şovenist Erdebil imamı Seyyed Hasan Ameli, bir sonraki aptalca açıklamasıyla gündeme geldi. "Bakü konferansına (COP29) katılmadığı için İran cumhurbaşkanına içtenlikle teşekkür ediyorum" dedi.

Ameli daha sonra şunları söyledi: "50 bin Müslüman kadın ve çocuğun katilini (yani İsrail'i) davet etmek hakarettir. Kızgınız. Üzüntümüzü ifade ediyoruz." 

Edinilen bilgiye göre, resmi Bakü'nün güney komşusunun, etkinliğe katılım için gerekli tüm koşulları oluşturduğunu, İsrail Cumhurbaşkanı Herzog başkanlığındaki ve 3 bakanın da aralarında bulunduğu 100'den fazla heyetin Bakü'yü ziyaret edeceğinin önceden duyurulduğunu da belirtmek gerekir." COP29 etkinliklerinin ikinci haftasında". Yani Azerbaycan, komşusu İran'ın cumhurbaşkanının liderler zirvesine rahatlıkla katılmasına izin verdi.

Fazıl Mustafa, kendisini vuran şahsın müebbet hapis cezasını istedi

Fazıl Mustafa

Büyük Kuruluş Partisi Genel Başkanı Milletvekili Fazıl Mustafa, "Yeni Müsavat"a yaptığı açıklamada, İran mollasının COP29'un ne olduğundan bile haberi olmadığını söyledi: "Genel olarak bu tür bir açıklamayı ciddiye almak doğru değil . gecikmiş elemanlar. Başka neleri açıklamalı? Adamın normal bir dünyevi eğitimi ve hayata bakış açısı yok. 1400-1300'ün ardındaki hastalıklı hayal gücüne sahip bu insanlar COP29'un ne olduğunu ne anlıyor? Bu etkinlik neden yapılıyor? Bu tür insanlar ortak insani değerlerin ne olduğunu anlamıyorlar. Hayal gücü bu kadar hastalıklı insanlar kendi kendilerine giderler, örneğin bir Rus'u, bir İngiliz'i, bir Ermeni'yi dudaklarından öpmek onlara ayıp sayılmaz ama başkalarıyla birlikte bir değerlendirme yapmaya çalışırlar. COP29 Azerbaycan'la ilgili bir olay değil de iklimle mi ilgili? Bu kişi olayın özünü anlamıyor. Alfabeyi öğretmesi gerekiyor. COP29'un ne anlama geldiğini anlamak gerekiyor. Açma yeteneği yoktur. Birinin gelip gelmemesi kendi meselesidir. Geldiğiniz için teşekkür ederiz, o bizim misafirimiz. Gelmeyen gelmediğini biliyor. Uzagbaşı bir amaç için gelmediyse cehenneme gelmemelidir. Kimseyi ayaklarının altına düşmeye davet etmedik. Genel, kültürel bir etkinliğe kültürlü insanların gelmesini istedik. Kimin kültürü zayıfsa gelmesin, kendisi yapabilir. Belli bir ülkeyle ilgili olarak etkinliğe gelmesinden memnun değiliz... Bu bakımdan eğer belli bir ülkeden bu tür çağrılar geliyorsa bunu anlamsız bir çağrı olarak değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Artık bir mollanın sözü bize dayanak olamaz. Önemli olan İran devletinin konumudur. Temsilciler katıldı. Hangi seviyede katıldıkları bizim için önemli değil. Önemli olan ülkelerin iklim sorununa duyarlı yaklaşmasıdır. Gerisi herkesin tercihine kalmış. Dolayısıyla Azerbaycan'ı suçlamak aptallıktan başka bir şey değildir."

Akif Nagy kendisini eleştirenlere sert yanıt verdi:

Akif'in Hikayesi

Azad Vatan Partisi Genel Başkanı Akif Nagy, bu hesaplamaları yapan Hasan Ameli ile yaptığı görüşmeyi şöyle anlattı: "İran'ın bazı temsilcilerinin Azerbaycan'a karşı önyargılı tutumu üzüntü vericidir. Devlet çıkarlarının bile peşinden gitmemelerine üzülüyoruz. Nereye hizmet ediyorlar, neden yapıyorlar, bazen düşünmek lazım. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a benziyorlar. Herşeyi bir kenara bırakalım, kendi devlet çıkarlarını bile düşünmüyorlar. Azerbaycan'la yüzleşmek size ne kazandırıyor? Azerbaycan'a karşı konumunuz size ne kazandırıyor? Ermenistan'ı tanıtmak size ne kazandırıyor? Hasan Ameli ile İran'dayken birkaç kez karşılaştım. Konuşmalar yaptık. Çalışanınız Elşad Paşa ile birlikte gittik. Elşad Bey onunla kapsamlı bir röportaj yaptı. Her röportajında ​​Azerbaycan'a karşı dost-kardeş tavrını dile getirdi. Bazen konuşmasında Türk dilinin orada gelişmesinin önemine vurgu yaptı. Farsçaya neden Türkçeden daha fazla yer verildiği konusunda da yetkililere sert itirazlarını dile getiriyor. Şimdi birdenbire Azerbaycan'a karşı böyle bir tavır alıyor. İran cumhurbaşkanının Azerbaycan'a gelmemesinden duyduğu mutluluğu dile getirerek, "iyi ki gitmedin" diyerek şükranlarını sunuyor. Neden? Azerbaycan yönetimi sizinle yakın ilişkiler kurmak istiyor ve size dostça davranıyor. Azerbaycan Cumhurbaşkanı defalarca dostane ilişkiler olması gerektiğini söyledi, bunun için çabalıyoruz, ekonomik projeler üzerinde birlikte çalışıyoruz. Şimdi ne oluyor? Kimin emrini yerine getiriyorsun?"

Parti başkanı ayrıca çok önemli sorulara da değindi: "İsrail cumhurbaşkanının etkinliğe katılacağı için etkinliğe gelmeyeceklerini ileri sürdüler. Sonra şu soru soruluyor: Neden BM etkinliğine gidiyorsunuz? İsrail'in cumhurbaşkanı ve başbakanı da BM'ye katılıyor, siz de öyle. O halde BM etkinliğine de katılmayın. Yani bunlar bahaneden başka bir şey değil. İsrail herhangi bir bölgesel veya başka etkinliğe katılırsa bunun diğer konularla ne alakası var? Azerbaycan tarafı kimseye, hiçbir devlete vermediği tavizi onlara verdi. Yani İran temsilcileri Bakü'deyken İsrail temsilcilerinin olmayacağı koşullar yaratılacaktı. Daha sonra geleceklerdi. Bundan daha iyi bir ilişki ne olabilir? Güney komşumuz Azerbaycan'ın herhangi bir meselesinde böyle bir tavır yaratır mı? Ermenistan'la ilişkileri hakkında defalarca bilgi verdik. Ama yine de kendi devlet politikalarına sahip olmalarına hoşgörüyle bakıyoruz. Ermenistan'ı destekleyip desteklememeleri bizim için önemli değil. Bizim zaten sözümüz var. Ermenistan'a diz çöktürdük. Kim desteklerse desteklesin hiçbir faydası yok. İran gibi zayıf bir devletin Ermenistan'a desteğinin ne önemi var ki, buna kızıyoruz. Rusya gibi bir devlet destekledi, bugün de Batı destekliyor. Ama yine de Azerbaycan kendi devlet çıkarları doğrultusunda politikasını sürdürüyor. Her halükarda İran'ın bu tür pozisyonları dile getirmesi talihsizliktir. Güney komşumuzun bu tür konulara dikkat etmesi gerekiyor. Yeni bir kişi iktidara geldi. Kendisi Azerbaycanlıdır ve Azerbaycan hakkında olumlu görüşler ifade etmektedir. Azerbaycan'la ilişkileri normalleştirmesine izin versinler. Muhtemelen böyle bir baskı altında olan Pezeshkian, Bakü'ye gelmeyi reddetti. Görünüşe göre her taraftan baskı vardı. Ama bunlar hiçbir şeyi değiştirmez. Kaybeden yine İran oldu. Azerbaycan bu tür zayıf fikirlere aldırış etmemeli ve kendi çizgisini takip etmelidir. İran'la ilişkiler karşılıklı yarar sağlıyorsa adımlarımızı birlikte atıyoruz, hayır çıkar getirmiyorsa aynı adımları birlikte atmıyoruz. Azerbaycan, bizim çıkarlarımıza ne kadar uyuyorsa, bu ilişkileri de o kadar sürdürürüz ilkesiyle yaklaşmalı, o kadar. Başka bir sorun yok. Biz İran'ın iç işlerine, oradaki Azerilere dahi karışmıyoruz. Sadece Azerbaycan Cumhurbaşkanı kendisinin oradaki 50 milyon Azerbaycan Türkünün de cumhurbaşkanı olduğunu defalarca söyledi. Azerbaycan Türklerinin olduğu her yerde Azerbaycan onların hakları konusunda onların yanındadır. Oradaki Azerbaycan Türkleri Başkomutanı çok seviyor. Bu çeşitli yerlerde gösterilmiştir. Bunlar da normal şeyler. "Devletlerarası ilişkiler ne kadar iyi olursa, bundan sadece Azerbaycan değil İran da faydalanacaktır."

Cavanşir Abbaslı




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —