Tarih: 20.12.2024 09:42

Generalin öldürülmesi ve göçmen karşıtı histerinin tırmanması

Facebook Twitter Linked-in

Rusya'da Korgeneral Igor Kirillov'un ölümüyle sonuçlanan ve yeni bir ajitasyona neden olan bir sonraki terör saldırısının asıl uygulayıcısının bu ülkede göçmenlere karşı açık ve topyekun savaşı yoğunlaştırmış olması.

Nitekim bu konuda hiç şüphe yok ki, uzun süredir tüm Rusya'nın patriği Kirill'den milletvekillerine, valilere ve orta düzey yetkililere kadar tüm sistem Orta Asya'dan gelen göçmenlere karşı seferber edilmiş durumda.

Rus medyasının kışkırtıcı ve yoğun materyalleri de görevini yapıyordu.

Bu yılın Mart ayındaki "Çiğdem" ​​terör saldırısının ardından yüz binlerce Asyalı göçmen Rusya'ya sınır dışı edildi veya Rusya'yı gönüllü olarak terk etti (aslında zorla bırakıldılar). Gidenlerin yanı sıra Rusya'ya gelenler için de engeller oluşturuldu.

Rus müesses nizamının nihai kararı, Rusya topraklarında asgari sayıda göçmen bulunması yönündedir.

Özbek Ahmed Gurbanov'un Kirillov'u patlatması bu süreci geri dönülemez hale getiriyor.

Artık çalışmalara askeri ve istihbarat uzmanları da katıldı. Yabancı güçlerin işsiz ve güçsüz göçmenleri sabotaj ve terör planlarını gerçekleştirmeye çok kolay ve ucuz bir şekilde ikna edebileceğini söylüyorlar. Öyle bir iddia var ki güya Ruslar tamamen vatanseverlik kaygılarıyla anavatana ihanet etmiyorlar ama göçmenler için böyle bir sorun yok.

Bir diğer kesinlik ise Müslüman göçmenlerin kolaylıkla aşırı İslamcıların ağına düşüp onların elinde bir araç haline gelebileceğidir.

Bu nedenle Rus devletini yönetenler sorunun yerel düzeyde çözülmesi gerektiğine inanıyor: Göçmen yok - sorun yok.

Aslında Rus vatanseverlerin bu duruma gelmelerinin ve düşünmelerinin ciddi sebepleri var. Aslında, tek çocuklu Rus ailelerin yanı sıra, çocuksuz (çocuksuz) ailelerin sayısındaki artışın arka planına karşı, çok çocuklu göçmen ailelerin büyümesi de ülkenin demografik yapısını hızla değiştiriyor. Büyük ve orta ölçekli şehir ve kasabalarda topluluklar halinde yaşayan göçmenler, Rus toplumuna entegre olmak yerine kendi toplumlarını oluşturdular. Ayrıca etnik suç grupları da zaten görülüyor. Rusya'da tüm göçmenler helal emek yoluyla para kazanmak istemiyor.

Rus kilisesinin başı, bir zamanlar göçmenlerin artışını ve yabancılaşmalarını "yabancıların yürüyüşü" olarak nitelendirmiş ve Rus kültürünün, dolayısıyla dinin ve ulusal geleneklerin kaybı konusunda bir alarm sinyali vermişti.

Artık Ruslar, göçmenleri ülkeden çıkararak ve yeni göçmen kitlelerinin federasyon topraklarına gelişini sınırlandırarak bu süreci durdurabileceklerine inanıyor.

Bunun tam tersi bir etki yaratacağı daha baştan belliydi. Şu anda bile Rusya'da işçi sıkıntısı olduğu biliniyor, federasyonun 3 milyona yakın işçiye ihtiyacı var. Bunlar o kadar zor işler ki, ancak ilaçlarını kaybetmiş, memleketlerinde iş bulamayan işsiz göçmenler bu işlerde çalışabilir. Yöre halkı açlıktan ölmesine rağmen bu kadar sıkı bir çalışmaya girmiyor.

Bu nedenle işadamları ve ekonomistler hükümetin göçmen karşıtı politikasından pek memnun değil ve bunun bir şekilde telafi edilmesini istiyor. Duma milletvekilleri, görünüşte sınır dışı edilmesi gerekenlerin yerine, ülkeye yeni işçi göçmenlerinin akışını teşvik edecek bir yasayı kabul ediyor. Ancak bu yasalardaki koşullar o kadar ağır ki, bunlara uyulması halinde Rusya'ya göçmen akışı tamamen duracak.

Örneğin Rusya'da yaşama ve çalışma izni almak isteyen bir göçmenin Rus dilini, Rus tarihini ve Rus kültürünün inceliklerini bilmesi gerekir. Anadilini bilen ve basit bir başvuru yazamayan yüzbinlerce okuma yazma bilmeyen göçmen birdenbire Rusça konuşan tarihçiler mi olacak? Bu mümkün değil.

Göçmenleri bekleyen yasaklardan biri de aileleriyle birlikte Rusya'ya gelmemeleri, Spartaküs dönemi köleleri gibi kışlalarda yaşamamaları, çalışmamaları, Rusya'yı zenginleştirmemeleri ve "beyaz adamların" onları sömürmemesidir.

20-25 yıl önce de "Kafkasyalılar" kategorisine giren insanlara karşı benzer bir tutum vardı. O dönemde Ruslar "iç düşmanı" Kafkasyalılar şeklinde buldular. Şimdi de Orta Asyalılara şantaj yapıyorlardı.

Milyonlarca göçmenin birkaç terörist, yüzlerce cinsel manyak ve binlerce suç unsuru yüzünden bastırılması, yabancı düşmanlığının ve Nazizmin göstergesidir. Eğer Rusya'yı çökertirse, onu çökertecek olan da tam olarak bu faktördür. Ortada ise doğurmak ve çalışmak istemeyen, kolay bir yaşam uğruna kaçma eğiliminde olan bir toplum var. Herkes efendi olursa inekler ortada kalır, sağımcılar kalmaz.

Halid KAZIMLI




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —