9286,34%-1,16
34,59% 0,15
36,60% -0,11
2930,54% 1,09
4942,10% 1,40
Hamas Hareketinin İran'daki temsilcisi şunları söyledi: Hiç kimse Holokost'a benzer bir felaketin tekrarına tanık olmaya dayanamaz; Bugün Gazze'de olup bitenler Holokost'tan daha mı az?
Hamas’ın temsilcilerinden Halid Kaddumi, Astan Kudsü Rezevi Vakfının yeni yayınlarının sergilendiği programda Diken ve Karanfil kitabının yazarı şehit Yahya Sinvar’ı takdir ederken, 1980'li yıllardan sonra bölgede yerli edebiyat eserlerinin az olmasına dikkat çekti.
Hamas Hareketinin İran'daki temsilcisi, Filistinli Mücahitlerin gerçek deneyimlerine dayanan romanlar yazmanın önemine dikkat çekerek şunları ekledi: Bu tür romanlar sadece insanların hayatlarını anlatmakla kalmıyor, aynı zamanda dünya insanlarına bu savaşçıların zulme karşı nasıl direndiklerini de gösteriyor. Bu kitaplar aslında Filistin halkının yaşamlarının gerçek anlatımlarıdır ve direniş kültürünü genç nesle aktarabilmektedir.
Kaddumi: ‘Gazze halkı, Siyonist rejimin tüm kısıtlamalarına ve suçlarına rağmen ayakta kalmaya devam ediyor, bu mücadele sadece zorunluluktan değil, aynı zamanda insanlık onurunu korumak ve özgür yaşam hakkına ulaşmak için de yapılıyor’ ifadelerini kullandı.
Uluslararası kuruluşları eleştiren Kaddumi şunları söyledi: Gazze halkı Aksa Tufanı’nı başlatmaya karar verdi çünkü hiçbir uluslararası hukuk Siyonistlerin suçlarını önleyemez.
Halid Kaddumi 1947'de Filistin'in taksim edilmesine ilişkin kararı hatırlatarak sözlerine şöyle devam etti: Bu karar Filistin'i ikiye böldü ve pratikte Filistin topraklarının yüzde 55'i İsrail'e verildi. Geriye kalan yüzde 45'ten geriye hiçbir şey kalmadı. Dünyaya soruyorum; Filistin ülkesi nerede? Bugün İsrail diye bir ülkeden başka bir şey var mı?
Hamas Hareketinin İran'daki temsilcisi, son yıllarda verilen Filistinli kurbanlara değinerek şunları belirtti: Direnişin başlangıcından bu yana yüzde 70'i kadın ve çocuk olmak üzere 43 bin Filistinli şehit oldu. Ayrıca Gazze halkının yüzde 90'ı evsiz kaldı, yıkılan evlerin yeniden inşası 45 yıl alacak.
Konuşmasının devamında, Siyonist rejime karşı mücadelenin nedenlerine değinen Kaddumi şunları söyledi: Şu andaki aşağılayıcı hayata daha fazla dayanamayız. Cezayirliler özgürlük uğruna bir milyon şehit verdi, Hintliler ve Latin Amerika halkı sömürgecilikten kurtulmak için binlerce fedakarlık yaptı. Biz de kendimizi savunmak ve düşmanı şaşırtmak için silaha sarıldık.
Kaddumi: ‘Bugün savaş, hak ve batıl kampları arasındaki bir savaştır. Hangi kampta duracağımıza karar vermemiz gerekiyor ve halkımız direniş yolunda ısrarla kararlılığını ortaya koymuştur. Filistin direnişinin anlatıları ve hikayeleri artık uluslararası düzeyde yayılıyor ve bunları genç nesle ilham vermek için kullanmalıyız’ dedi.
Hamas Hareketinin İran'daki bu temsilcisi, Filistin'e uluslararası destek konusunda son dönemde yaşanan gelişmelere vurgu yaparak şunları vurguladı: Bugün uluslararası toplum, Filistinlilerin haklarını destekleme yönünde harekete geçmiş ve Siyonist rejimin yanlış anlatılarına karşı durmaktadır. Hiç kimse Holokost'a benzer bir felaketin tekrarına tanık olmaya dayanamaz. Bugün Gazze'de olup bitenler Holokost'tan daha mı az?
Kaddumi, cihadın rolünü ve Seyyid Hasan Nasrallah, İsmail Heniye ve diğer direniş liderleri gibi büyük Filistinli şehitlerin ve komutanların kanının etkisini şöyle anlattı: Bugünkü mücadele yerel cihattan uluslararası cihada dönüştü. Amerika'da 'Özgür Filistin' sloganının atıldığına, Filistin'in Siyonist işgalinden kurtarılması talebiyle kitlesel gösteriler yapıldığına tanık oluyoruz. Bu sloganlar Filistin halkının unutulmaması gereken acılarını ve kederini yansıtıyor.
Bazı Arap ülkelerinin Filistin halkının uğradığı zulme ilgisizliğini eleştiren Kaddumi şunları söyledi: Arap ülkeleri bu soykırıma karşı ciddi bir tepki göstermedi ve bu suçlara karşı duyarsızlaşmış görünüyorlar. İsrail bağımsız Arap ülkelerinin sınırlarını geçiyor ve büyükelçisi kameralar önünde uluslararası sözleşmeyi yırtıyor ancak Arap ülkeleri henüz etkili bir tepki vermedi.
Hamas'ın İran'daki temsilcisi, Filistin direnişinin başlattığı Aksa Tufanı operasyonuna atıfta bulundu: ‘Bugün Filistinliler, Filistin'in geleceğinin bizzat Filistinliler tarafından belirleneceğini ve bu kararlara hiçbir üçüncü tarafın müdahale etmeyeceğini tüm dünyaya duyurdu. Filistin topraklarında Siyonistlerin hiçbir hakkı yoktur ve bu toprakların geleceği onlar olmadan belirlenecektir’ dedi.
7 Elim 2023 tarihinin Filistin’in mücadele tarihinde bir dönüm noktası olduğuna işaret eden Kaddumi: Bugün Filistinliler sadece askeri başarı elde etmekle kalmadı, aynı zamanda Siyonist rejimin güvenlik, siyasi ve ahlaki temellerini de sarstı. Komutanlarımız halkla birlikte yaşıyor, savaş alanındadır ve kanlarıyla tarih yazıyor’ ifadelerini kullandı.
Kaddumi sözlerinin sonunda şunları vurguladı: Filistin'in kaderi ve özgürlüğü direniş kalemi ve üst düzey Mücahitlerin kanıyla yazılmalıdır. Allah'ın izniyle bu şehitlik ve direnme kültürü, Filistin'in gelecek nesillerine de bir yaşam modeli olacaktır. Topraklarımız Siyonistlerin elinden tamamen kurtarılana kadar asla geri adım atmayacağız ve Allah'ın izniyle bir gün Mescid-i Aksa'da zafer namazını kılacağız. İşte o gün İslam ümmetinin gerçek şeref ve gurur romanı yazılacaktır.