9932,36%-0,40
35,38% 0,14
36,41% -0,48
3014,68% 0,12
4872,60% -0,33
ANKARA (PHA) - Güner KUZU - DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin 2025 yılı ilk grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Hatimoğulları, barış sürecinin başarıya ulaşabilmesi için PKK lideri Abdullah Öcalan üzerindeki te
Hatimoğulları, partisinin barış için gereken tüm adımları atmaya hazır olduğunu belirterek, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) tarihi bir görevle karşı karşıya olduğunu vurguladı.
“Barış Trenini Kaçırmamalıyız”
Hatimoğulları, barışın tesisi için DEM Parti olarak üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getireceklerini belirterek, TBMM’nin bu süreçte önemli bir sorumluluk taşıdığını ifade etti. Hatimoğulları, “Türkiye Büyük Millet Meclisi, 21. yüzyılda barışın trenini kaçırmamalıdır. Gelin, hep birlikte bu trenin yol almasını sağlayalım, barış treninin yol almasını sağlayalım” dedi. Bu sözlerle, Türkiye’nin tarihsel bir dönemeçte olduğunu ve bu fırsatın kaçırılmaması gerektiğini vurguladı.
Hatimoğulları, barış sürecinin etkin bir şekilde yürütülmesi için Öcalan’ın halklarla buluşacak bir zemine kavuşturulması gerektiğini savundu. "Bu süreci etkin bir biçimde yürütebilmesi için, eğer olacaksa barış süreci, bunun inşa edilmesi için, bu gelişme ve görüşmelerin barışla taçlanabilmesi için yapılması gereken iş, Sayın Öcalan üzerindeki tecrit derhal kalkmalı ve Sayın Öcalan halklarla buluşacak bir zemine kavuşturulmalıdır" şeklinde konuştu.
“Savaş ve Barış Arasındaki Dengeyi İyi Kurmalıyız”
Hatimoğulları, Ortadoğu’daki çatışmalarla ilgili olarak da önemli değerlendirmelerde bulundu. Rojava’daki savaş ve Türkiye’deki barış sürecinin bir arada olamayacağını belirten Hatimoğulları, “Bakın, Rojava’da savaş Türkiye’de barış olabilir mi? Sınırın bir tarafına bomba, diğer tarafına gül atılabilir mi?” diyerek, bölgedeki sorunların çözülmesi için derin bir düşünme ve idrak etme sürecine ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.
Hatimoğulları, Suriye’deki saldırılar ve katliamlarla ilgili endişelerini dile getirerek, Suriye’deki Alevi, Hristiyan, Dürzi ve diğer azınlıkların yaşadığı tehditlere dikkat çekti. “Alevisiz, Kürtsüz, Hristiyansız, Dürzisiz, Türkmensiz, Arapsız Suriye olamaz” diyerek, demokratik bir Suriye çağrısında bulundu. Hatimoğulları, Suriye’deki azınlıkların büyük tehdit altında olduğunu belirterek, dünya halklarının bu duruma daha fazla duyarlılık göstermesi gerektiğini söyledi.
Alevilere yönelik saldırıların Türkiye’de de bazı çevrelerce kriminalize edilmeye çalışıldığını belirten Hatimoğulları, “Bu tehdit ve hedef göstermeleri biz Türkiye tarihinden de biliyoruz, Çorum’dan, Gazi’den, Sivas’tan biliyoruz” diyerek, iktidara çağrı yaptı ve gerekli hukuki işlemlerin başlatılması gerektiğini ifade etti.
İmrali Heyeti ve Barış Süreci Görüşmeleri
Hatimoğulları, DEM Parti olarak Öcalan’la yapılan görüşmeleri ve İmralı heyetinin çalışmalarını da gündeme getirdi. Hatimoğulları, "DEM Parti İmralı heyetimizin Sayın Öcalan ile görüşmesi oldu. Bu görüşmenin ardından yapılan açıklama, herkesin büyük bir sorumluluk taşıdığını ortaya koydu" şeklinde konuştu. Heyetin, parlamentoda temsili bulunan siyasi partilerle görüşmelerini sürdürdüğünü belirten Hatimoğulları, bu görüşmelerin ardından kamuoyuna geniş bir açıklama yapılacağını duyurdu.
Hatimoğulları, Öcalan’ın barış sürecine yönelik mesajlarını önemseyerek, DEM Parti olarak bu süreci barışla taçlandırmak için üzerlerine düşeni yapmaya hazır olduklarını yineledi. "DEM Parti olarak barışın tesisi için üzerimize düşen bütün görev ve sorumlulukları bu sürecin bir öznesi olarak yürütmeye hazırız" diyerek, partilerinin bu konuda etkin bir şekilde çalışacağını belirtti.
“Gazze’ye Dönüşen Ortadoğu’yu Unutamayız”
Hatimoğulları, geçtiğimiz günlerde Diyarbakır’daki konuşmasında "Ya barışı inşa edeceğiz ya da her yer Gazze olacak" ifadelerini kullanarak, Gazze’de yaşanan yıkım ve insanlık krizine dikkat çekmişti. Grup toplantısında bu açıklamalarını tekrarlayan Hatimoğulları, Gazze’deki acıların, Ortadoğu’daki savaşın ve yıkımın en somut örneği olduğunu belirtti. "Biz Gazze’de çekilen acıları çok iyi bilen, çok iyi hisseden bir siyasi partiyiz. Küresel sistemin savaş ve yıkım politikaları her yeri Gazze'ye dönüştürmek istemektedir" dedi.
Hatimoğulları, Türkiye’nin iç barışı sağlamak zorunda olduğunu belirterek, tüm siyasi partilere ve toplumsal dinamiklere çağrıda bulundu. “Bu süreçte barışa engel olan her türlü provokasyonla mücadele edilmelidir” diyen Hatimoğulları, barış karşıtı hareketlere karşı uyarılarda bulundu ve bu hareketlerin asla kabul edilmemesi gerektiğini vurguladı.
Demokrasi ve Barış İçin Ortak Çaba
Hatimoğulları, Türkiye’nin barışa ve demokrasiye olan ihtiyacını yineleyerek, çözüm sürecinin sadece bir siyasi mesele olmadığını, tüm toplumu kapsayan bir mesele olduğunu belirtti. Hatimoğulları, “Süreç, Sayın Öcalan’ın yıllar önce söylediği gibi, Kürtlerle stratejik ittifakı, demokratik birliği esas almalıdır” diyerek, Türk-Kürt tarihsel ittifakının güçlendirilmesinin hayati önem taşıdığını ifade etti.
Hatimoğulları, barışın sağlanabilmesi için herkesin katkı sunması gerektiğini belirterek, “Barışla birlikte, ülkede demokrasi, ekonomik refah ve adaletin kapıları açılacaktır. Hepimizin en büyük arzusu barışın olması, kanın durması ve ölümlerin bitmesidir” dedi.
Öcalan’a Özgürlük ve Barış Çağrısı
Son olarak, Hatimoğulları, Öcalan’ın barış sürecini etkin bir şekilde yürütebilmesi için tecridin derhal kaldırılması gerektiğini yineledi. “Halkın ferasetine güvenmeli ve barışa doğru hep birlikte yönlendirmeliyiz. En önemlisi de, Sayın Öcalan halklarla buluşacak bir zemine kavuşturulmalıdır” diyerek, sürecin başarıya ulaşabilmesi için herkesin daha fazla çalışması gerektiğini vurguladı.
Hatimoğulları, tüm siyasal ve toplumsal dinamiklere çağrıda bulunarak, "Sürecin başarısı için dönemsel hesaplara takılmadan bu sürecin sahiplenilmesi ve emek verilmesi önemlidir" dedi. Barışın, sadece bir siyasi mesele değil, tüm toplumun ortak mücadelesi olduğunun altını çizerek, DEM Parti olarak bu süreci barışla taçlandırmak için her türlü çabayı göstereceklerini belirtti.
Kaynak : PHA