İdeal Eğitim Vakfı (İDEV) Gaziantep Temsilcisi Mehmet Taş, Kur'an-ı Kerim'in ilk ayetinin "Oku" olmasının ve Peygamber Efendimizin ilme dair hadislerinin okumanın ne kadar değerli olduğunu göstermesi açıcından son derece önemli olduğunu dile getirdi.
Kütüphaneler Haftası münasebetiyle okumanın önemine dair açıklamalarda bulunan Taş, Kur'an-ı Kerim'in insanları düşünmeye sevk ettiğinin altını çizdi.
"Eğer okuma Allah'ın adıyla olursa, sonuç da hayırlı olur"
Taş, "İdeal Eğitim Vakfı olarak eğitim içerikli çalışmalar yapıyoruz. Okumanın öneminden bahsetmek istiyorum. Biz insanları yaratan, yerin ve göğün sahibi olan Allah, ilk emir olarak bizlere 'Oku' diyor. 'Oku, yaratan Rabbin adıyla oku.' Oku ama nasıl bir okuma olmalı? Evet, okuyacağız, ancak bizi yaratan Allah'ın adıyla okuyacağız. Eğer okuma Allah'ın adıyla olursa, sonuç da hayırlı olur. Yani, insan öncelikle yaratıldığının farkında olmalı. Yaratılmış bir varlık olarak, yaratanın adıyla kainatı okuduğumuzda, insanı okuduğumuzda, sosyal meseleleri okuduğumuzda, inşallah daha sağlıklı sonuçlar elde edeceğiz. Bugün, dünya genelinde insanların hayatına baktığımızda, ciddi anlamda sıkıntıların yaşandığını görüyoruz. Huzursuzlukların, mutsuzlukların yaşandığını görüyoruz. Çatışmaların yaşandığını, kanın gözyaşının olduğunu görüyoruz. Neden? Çünkü doğru bir okuma olmadığı için." dedi.
"Okumayan insan sürekli durağan kalır"
Okumanın kişiyi geliştirdiğine dikkat çeken Taş, "Yani vahyin eğitimiyle, Allah'ın eğitimiyle insanlar eğitilmediği için tamamıyla beşeri ürün olan, nefsi ürün olan, hatta şeytani bir ürün olan okumanın sonucunda insanlar birbirine değer vermiyor. Birbirini sevmiyor, birbirine saygı göstermiyor. Herkes 'ben' diyor, 'ben'in ürünü olan bir okumanın sonundaysa çatışma olur. Orada kan olur, orada gözyaşı olur, orada huzur, mutluluk olmaz. Bu anlamda okuma çok önemli. Evet, okumalıyız ama nasıl okumalıyızın üzerinde durmak istedim. Allah'ın göndermiş olduğu Kur'an-ı Kerim'in birçok yerinde akletmez misiniz, fikretmez misiniz, düşünmez misiniz? gibi ifadelerle, akla vurgu yapıp düşünmeyi vurguluyor. Neden? Çünkü insan düşünürse, insan okursa, insan fikrederse, iyiyi bulur, doğruyu bulur, güzeli bulur. Okumayan, düşünmeyen bir insanın doğruyu bulması zordur. Tamamıyla zevk odaklı bir hayat yaşamasıyla insanlar doğruyu bulmaz. Okuyan insan doğruyu bulur, iyiyi bulur, güzeli bulur, hakikati bulur ve kendini geliştirir. Okumayan insan sürekli durağan kalır, kendini geliştiremez, yani topluma faydalı olamaz." ifadelerini kullandı.
"Kitap okudukça beyin gelişiyor ve güçleniyor"
Okuyan insanın daha çabuk öğrendiğini dile getiren Taş, "Okuyan beyin ile okumayan beynin MR'ı çekilmiş, okuyan beynin daha kompleks bir yapıya sahip olduğu, okumayan beynin ise daha sıradan, basit bir yapıya sahip olduğu görülmüş. Evet, okuyan insan daha çabuk öğreniyor, daha doğru öğreniyor, daha hızlı öğreniyor. Okumayan insanın ise öğrenmesi geç oluyor. Hatta bugün veliler ya da öğrenciler dese ki zekanın bir ilacı var mı? Evet, zeka, zeki olmanın ilacı kitap okumaktır. Çünkü kitap okudukça beyin gelişiyor ve güçleniyor. Nasıl ki bir insan ağırlık kaldırarak kaslarını güçlendiriyorsa, kitap okuyarak beynini güçlendirebilir, kendini geliştirebilir. Biz İslam ümmeti olarak, Müslümanlar olarak okumaya çok önem vermeliyiz. Ki Resulullah (Sallallahu aleyhivessellem) de bu anlamda hadisleri var. 'İlim Çin'de olsa bile gidin alın.', 'Beşikten mezara kadar ilim öğrenin.' diyor. Bunun gibi birçok hadis ilmin, okumanın öneminden bahseder. " şeklinde konuştu.
"Çocuklar eve geldiğinde elimizde kitap görsün"
"Bugün teknolojik bağımlılık, sosyal medya bağımlılığı, oyun bağımlılığı gibi durumlar gençlerimizi, çocuklarımızı kitaptan uzaklaştırdı. Bu anlamda da velilere şunu söylemek istiyorum: Lütfen bizler onlara iyi örnek olalım, rol model olalım." şeklinde konuşan Taş, şöyle devam etti.
"Çocuklar evde elimizde, telefonla sosyal medyada vakit geçirdiğimizi görmesinler. Çocuklar eve geldiğinde elimizde kitap görsün. Biz kitap okuyalım ve onlara da kitap okumayı telkin edelim. Onlara kitap okumayı sevdirelim. Biz okursak onlara da okutabiliriz. Onlara iyi bir rol model olursak kitap okutabiliriz. Çünkü gerçekten bugün sosyal medya bağımlılığı veya teknoloji bağımlılığı psikiyatrik bir hastalık haline gelmiştir. Ciddi anlamda zeka geriliği meydana getirebiliyor. Donuk bir zeka oluşturabiliyor. Bunun için buradan tüm velilere şunu ısrarla söylemek istiyorum. Teknoloji ve sosyal medya bağımlılığından kurtulalım. Bunun da tek çaresi kitap okumaktır. Kitap okumayı sevdirelim. Yaratanımızın emrine uyalım. Oku emrine riayet edelim." dedi.
"Aile okumalarımız olmalı"
Ailece kitap okumanın öneminde değinen Taş, "Dolayısıyla bu anlamda da evde ailece okuma saatleri oluşturmamız gerekiyor. Yani belki her gün ya da haftada birkaç gün okuma saatlerimiz olursa, o saat diliminde herkes eline kitabını alacak, okuyacak. Sonra herkes okuduğu kitaptan ne anladığı beraber bir fikir alış verişi içinde de bulunabilir. Kitap okumayı zevkli hale getirmek lazımdır. 'Kitap bana ne anlattı, kitap bana ne öğretti, öğrendiğim bu kitap benim hayatıma ne katacak, ne katmalı, ne katıyor?' şeklinde beraber ailece bir sosyal etkinliği de dönüştürebiliriz." ifadelerini kullandı. (İLKHA)
