Suriye’de 61 yıllık Baas rejimi, Özgürlük Şafağı Operasyonu ile devrildi. Esed rejiminin çöküşü, rejimin baskı ve zulüm politikalarını uygulayan kişilerin akıbetini gözler önüne seriyor. Binlerce insanın ölümüne ve on binlercesinin zindanlarda işkenceye maruz kalmasına sebep olan üst düzey isimler hakkında detaylar ortaya çıkmaya başladı.
Esed rejiminin önemli isimlerinden biri olan ve yüz binlerce sivilin ölümünden sorumlu tutulan Hava İstihbarat Sorumlusu Ebu Hâlid, Suriyeli devrimciler tarafından yakalanarak sorguya alındı. Ebu Hâlid’in, 40 bin hava sortisini yöneten kişi olduğu ve bu saldırılarla yüz binlerce masum insanın ölümüne neden olduğu belirtiliyor.
Esed rejiminin mahkemelerinde binlerce masum insanın ölüm cezasına çarptırılmasından sorumlu hakimlerin akıbeti de netleşmeye başladı. Sosyal medyada yayılan görüntülerde, rejime bağlı üç hakimin açık bir alanda ölü halde bulunduğu görüldü. Hakimlerin ölüm nedenine ilişkin farklı iddialar ortaya atılırken, infazların bizzat Beşşar Esed’in emriyle gerçekleştirildiği öne sürülüyor.
Hakimlerin ölü bulunması, Esed rejiminin çöküşünden sonra kendi suç ortaklarını ortadan kaldırmaya yönelik bir girişim olarak değerlendiriliyor. İddialara göre, Esed rejimi tarafından bizzat ölüm emri verilen bu hakimler, geçmişte verdiği kararlarla on binlerce insanın hayatını mahvetmişti. Uzmanlar, bu infazların rejimin içindeki çözülmenin bir sonucu olabileceğini ifade ediyor.
Suriye’deki Esed rejiminin çöküşüyle birlikte ortaya çıkan bilgiler, rejimin insan hakları ihlallerindeki korkunç boyutları da gözler önüne seriyor. Hakimlerin verdiği kararlarla yüz binlerce insan yıllarca zindanlarda işkenceye maruz kaldı ve binlercesi öldürüldü. Bu süreçte Esed rejiminin hukuk sisteminin sadece baskı ve zulüm aracı olarak kullanıldığı bir kez daha ortaya çıktı.
Bölgedeki devrimci gruplar, rejime bağlı tüm isimlerin adil yargılanmasını talep ederken, uluslararası insan hakları örgütleri de bu sürecin şeffaf yürütülmesi gerektiğini belirtiyor. Ancak Esed’in kendi hakimlerini bile infaz ettirdiği iddiaları, rejimin çöküş sürecinde kaotik bir ortamın hâkim olduğunu gösteriyor.