KUDAKAF'25 e bakış… 

Tüccar olmak, Esnaf olmak, Sanayici olmak, üretmek ve birde ürettiğin ürünün insanlar tarafından kullanılmasını görmek güzel bir bulaşıcı bir hastalıktır. Bütün bunların yanı sıra bu kadim toprakların varlığını idame ettirmesi açısından kol kanat germek için can-ı gönülden gayret göstermek elbette ki şereflerin en yücesidir.

Kısa adıyla KUDAKAF’25 diye adlandırılan ve samimi olarak yüreğimizin en ince ayrıntılarına kadar duygulandığımız ve gururunu hissettiğimiz bir organizasyonun heyecanını yaşadık.

Eğitimin ve bilimin temel taşlarını oluşturan 9 üniversitenin imece usulü katkı sağladığı ve bölgesel olarak yarınlarımızın daha sağlıklı olarak tasarlanması amacını taşıyan ve bizlerin yarınları için gayret gösteren bu çabalardan dolayı elbette ki huzurluyuz.

Atatürk Üniversitemizin ev sahipliğinde gerçekleşen bu organizasyonun yankıları bir müddet daha devam eder diye düşünmekle beraber; değerli rektör hocamız Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu’nun mutfağın hemen her köşesinde bulunmasını, katkı sağlamasını ve ciddi bir kontrol mekanizması gerçekçiliğiyle ön planda durmasının gururunu da en çok yaşayanlardan birsi olduğumu açıkça ifade etmek isterim.

Öyle ki; bu organizasyonla birlikte göreve geldiği ilk andan itibaren, attığı her adımda tek hedef mefkûresinin Erzurum ve Erzurum halkı olduğunu bir kez daha göstermiştir.

Kariyer Fuarının canlılığı ve her geçen yıl artan önemi, gururumuzun okşanmasına yetmekle birlikte daha farklı alanlara kaydırılarak kapasitesiyle birlikte amaç kapsamının genişletilmesi için çalışma yapılacağını da umut ediyoruz. 

Yarınlarımızın şekillenmesi açısından gençlerimizin umutlarının tazelendiği ve hatta yeniden aşılandığı ve dahi canlı tutulduğu bu tür organizasyonların varlığı bölgesel zenginliğimizin en canlı şahidi olmakla birlikte Atatürk Üniversitemizin lokomotif görevi üstlenmesi de, rektör hocamızın nezdinde gururumuzdur. 

Şehrimin zenginliklerini bir bir gözlemlerken; orada olması gereken ama olmayan birçok firmanın varlığından haberdar olmamın, şahsımca dezavantajlarını yaşarken var olanların gururunu bir kez daha yaşamanın keyfini çıkardığımın da bilinmesini isterim. 

Hiçbir zaman hakkı ve emeği inkâr edilemeyecek olan ve bu şehrin ekonomi başarılarının altın isimlerinden Lütfü Yücelik’in liderliğindeki Erçimsan’ın logosunu görmek, 

Hizmet ve kalitenin gerçek manasını personellerinin tamamının vasıtasıyla halkımızın ve bölgemizin kullanımına sunan Ata Şenpolat yönetimindeki Esadaş’ımızın sevinci yaşamak, 

Şehrimizde ki varlığıyla ve katkılarıyla ekonomik büyümemize yardımcı olacağına, yarınlarımızı birlikte güzelleştireceğimize yürekten inandığımız Lila Kağıt firmasının mevcudiyetinin getirdiği özgüvenin heyecanını yaşarken, 

Elbette ki şehrimizin gözdesi konumunda olan Buhara Hastanesini bilhassa bu tür sosyal projelerde daha çok aramızda görmeyi arzu ediyoruz. 

Bu arada gözlerim bir köşeden çıkacak umuduyla şehrin varlığına imza atmış bir isim olan Aydoğan Süer’i aramadı değil.

Her ne olursa olsun; yaşanan tüm bu güzel gelişmelerin bölgemizin ve şehrimizin yarınlarını güçlü ve mutlu, sağlıklı ve huzurlu, zengin ve refah seviyesi daha kaliteli günlere ulaştıracağı inancımız tamdır. 

Ne güzel ki yarınlarımız için çabalayan birileri var.