Milletvekili Demir: Bu millet hiçbir zaman Resulullah'dan vazgeçmemiştir ve vazgeçmeyecektir!

HÜDA PAR Genel Başkan Vekili ve Gaziantep Milletvekili Şahzade Demir, Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından Cizre'de "Direniş Rehberi Hazreti Muhammed" temasıyla düzenlenen "Hazreti Peygamberi Anlama ve Sünnetini Yaşama" etkinliğine katıldı.

Mevlid-i Nebi etkinliğine dair İLKHA'ya açıklamlarda bulunan Demir, Resulullah sevgisinin insanların kalbinden asla çıkmayacağını ve bu sevgiyi insanların kalbinden çıkartmaya çalışanların başarısız olacaklarını ifade etti.

Demir, Gazze gündemine dair bir parentez açarak, İslam dünyasının sessizliğinin israile cesaret verdiğini belirterek "siyonist varlığın önü kesilmediği sürece, bütün ümmet tehdit altındadır." dedi.

Hazreti Muhammed'in "Yürüyen Kur'an" olduğunu hatırlatarak sözlerine başlayan Demir, "Resulullah'ı toplumun içerisinden çıkardığınız zaman, toplumun içinden Kur'an'ı çıkarmış olursunuz, toplumun içinden İslam'ı çıkarmış olursunuz." dedi.

Allah Resulü'nün kutlu doğumu vesilesi ile Cizre'de Peygamber aşıkları olarak bir araya geldiklerini ifade ederek konuşmasına başlayan Demir, "Hakikaten bugün keyif ve güzellikler günüdür. Neden Peygamberin mevlidi bu halkın arasında bu kadar kıymetli ve neden halk bu kadar teveccüh gösteriyor? Çünkü, Allah Resulü bütün insanlığın maşuku idi de ondan. 124 bin Peygamber kendi tabiatlarında Resulün nübüvvetine aşık idiler. Bugüne kadar gelen bütün Peygamberler kademe kademe dini tamamlamışlar, İslam medeniyetini tamamlamışlar ve Allah Resulü de risaletin sonuncusu olmuştur. Sizin de malumunuzdur ki Resulullah Hatem-ül Enbiya'dır, yani peygamberlerin sonuncusudur. Onun gelişi ile medeniyet tamamlanmış, onun gelişi ile ahlak tamamlanmış, onun gelişi ile din tamamlanmıştır. İşte bundan dolayıdır ki Allah'a ve Resulüne iman edenler, Allah Resulü'ne karşı büyük bir aşk besliyorlar." dedi.

"Peygamberin bölgemizde bu kadar kıymetli olmasının nedeni nebevi yolun insanları hakikat, adalet, iyilik ve ahlakta buluşturmasıdır"

Melayê Cezeri'nin 'Senin adındır kadim sarayda, bir kalem harfinde, bir bilimde, bir takvimde yazılıdır.' sözünü haturlatan Demir, konuşmasının devamında, "Yani Levh-i Mahfuz'da ilk ismi yazılı olan Resulullah'tır. Bundan dolayıdır ki bütün insanlık ve diğer Peygamberler Resulullah'ın safında olmayı ve Resulullah'ın arkasında yaşayıp ölmek istiyorlar. Neden bizim bölgemizde bu kadar kıymetlidir? Çünkü, Peygamber aşkı ve sevgisi onların kalbinde yer edinmiş, o aşk ve sevgi kalplerde olduğu müddetçe hiç kimse onları hakikat, adalet, iyilik ve ahlaktan uzaklaştıramaz. Bundan dolaydır ki insanlarımız bu kadar onun hayatına teveccüh ediyorlar. Annemiz Hazreti Aişe buyuruyor 'O, yürüyen Kur'an idi'." ifadelerini kullandı.

"Bu milleti kemalist, laikperest ve milliyetçilerin elinden kurtarmamız lazım"

Bütün İslam düşmanlarının Kürdlerin kalbünden Peygamberi çıkarmak olduğunu belirten Demir, "Bundan dolayıdır ki 100 yıldır batıdaki ve doğudaki Kemalistler bir olmuşlar ve milletimizi bu aşk ve sevgiden uzaklaştırmak istiyorlar. Bu meydan da gösteriyor ki onlar muvaffak olamamışlar. Halkımızı Allah Resulü'nden uzaklaştırmak isteyenler günün sonunda hepsi Kemalist ve milliyetçilerin kölesi oldular ve onlara tabi oldular. Bu millet hiçbir zaman Allah Resulü'nden vazgeçmemiştir ve vazgeçmeyecektir de. Peygamber sevgisi ve aşkı bu millette olduğu müddetçe Allah'ın izniyle hiçkimse O'nu kalplerden çıkaramayacaktır. Bu milleti kemalist, laikperest ve milliyetçilerin elinden kurtarmamız lazım." şeklinde konuştu.

"İslam dünyasının sessizliği israile cesaret veriyor"

Sözlerine Gazze meselesi ile devam eden Demir şunları kaydetti:

"Malumunuzdur ki bugün de Gazze' de yine bir katliam gerçekleşti. Filistinli kardeşlerimizi soykırıma tabi tutuyorlar. israil, Gazze'ye ne suyun geçişine izin veriyor ne de bir nefes aldırıyor. Gece gündüz demeden sürekli bombalamalar gerçekleştiriyor. Yine katliam ve soykırım başladı. 15-20 gün önce Netenyahu ve diğer işgalci dostları Amerika, İgiltere ve diğerleri HAMAS'ı, Gazze'yi ve Filistin'i yok etmek istediklerini dile getirdiler. Bu süreçte İslam alemi de olanları izliyor. Nasıl ki Hazreti Musa'nın kavmi kendisine 'Sen ve Rabb'in gidin savaşın, biz burdayız' dediyse bugün İslam ümmeti de aynı şeyi söylüyor. Bu İslam alemi için bu bir ayıp ve utançtır. Bu izleyiş ve sessizlik israili daha da cesaretlendiriyor ve o da soykırımını artıyor. siyonistler; Suriye, Yemen ve Lübnan gibi diğer ülkelere de saldırıyor. Bütün İslam alemi tehdit altındadır. İslam alemi birlik olmadığı ve bu soykırımı durdurmadıkları sürece sıra onlara da gelecektir. Çünkü israil her gün bir yeni yeri gözüne kestiriyor."

"siyonist varlığın önü kesilmediği sürece, bütün ümmet tehdit altındadır"

Demir son olarak, "İslam ümmeti ve devletler bu zilleti üstlerinden atmalılar. Hep beraber Gazze ve Filistin'e yardım etmeliler. Eğer yardım etmezlerse yarın bir gün Ankara, İstanbul ve Cizre'de elimizden gider. Şam, Tahran ve Bağdat'ı da kaybederiz. siyonist varlığın önü kesilmediği sürece, bütün ümmet tehdit altındadır. Bizlerin artık yönümüzü izzete çevirmemiz lazım, birbirimize el uzatmamız lazım ve bu zalimin karşısında durmamız lazım. Onlarla bütün münasebetlerimizi kesmemiz lazım. Türkiye onları devlet olarak tanıyan ilk ülkeler arasında yer alıyor, Türkiye'nin artık siyonistlerle bütün ilişkilerini kesmesi lazım. Bugün öyle bir sürece gelmişiz ki bütün ülkelerin bunu yapmaları lazım. Kudüs ve Mescid-i Aksa'yı muhafaza etmemiz için İslam alemi, içinde olduğu bu zillettten kurtulmalı." diye konuştu. (İLKHA)