24 Mayıs 1989 Bulgaristan'dan Türkiye'ye zorunlu göç başladı. Bir yıl içinde 346 Bin soydaşımız Türkiye'ye göç etti. Göçmenlik, sadece fiziksel sınırların iki tarafı arasında değil, fiziksel sınırların içinde kendi geçmişiyle, bugünüyle ve dolayısıyla geleceğiyle yüzleşmek demek…! Osmanlı İmparatorluğunun 200 yıl boyunca esir düştüğü emperyalizm nedeniyle Bulgaristan, Yunanistan, Romanya, Bosna gibi topraklarının kaybedilmesi ile anacığının, bubacığının, kardeşinin, kızanının ölümünü izlemek zorunda kalan; Evini, barkını toprağını terketmek zorunda kalan zulum ve baskı görmüş Türk kimliği olan öz vatanına dönen kişilere muhacir yani maacır denir. Yüce muhacir yani Selanikli Mustafa'yı da minnet şükran ve duayla anıyorum. Bulgaristan Devleti’nin baskıcı politikaları sonucu zorunlu Türk göçü 24 Mayıs 1989’da başladı. 1989’da aileleri Türkiye’de olanların göç etmesini sağlayan uygulamayı yürürlüğe koyan Bulgaristan, Türkleri gruplar halinde sınır dışı etmeye başladı. 29 Mayıs 1989’da Bulgaristan Devlet Başkanı Todor Jivkov’un “Türkiye Bulgaristan’dan göç etmek isteyen Türklere kapısını açsın” çağrısına dönemin Başbakanı Özal tarafından “Bizim kapılarımız herkese açık” cevabı verilmesi üzerine kitlesel göç Türkiye’ye yönlendirildi. Bunun üzerine iki hafta içinde tehcir edilen Türk sayısı 2.500’ü aştı. Bulgaristan’daki baskıdan etkilenen isimlerden biri de dünyaca ünlü halterci Naim Süleymanoğlu’ydu. Bu dönemde Bulgar Hükümeti'nin Türk isimlerini yasaklaması nedeniyle adı değiştirilmiş olan sporcu baskılardan kurtulmak ve Türkiye adına müsabakalara katılmak için 1986'da Melbourne'de düzenlenen Dünya Halter Şampiyonası'nda Türkiye Büyükelçiliği'ne sığınarak Türkiye'ye iltica etti. Türkiye'ye ilticasında ve getirilmesinde bizzat Turgut Özal devreye girdi. Özal, önce Naim Süleymanoğlu'nun Türkiye'ye getirilmesini sağladı, ardından da rekortmen halterciyi manevi evladı ilan etti. '' Muhacir diye küçümsenenler, tarihin yazdığı savaşlarda en geriye kalanlar, yani Düşmanla sonuna kadar dövüşenler. Çekilen ordunun ri'cat hatlarını sağlamak için kendilerini feda edenler ve düşman karşısında kaçmak, çekilmek nedir bilmeyenlerdir. Muhacirler kaybedilmiş ülkelerimizin milli hatıralarıdır.'' M. Kemal ATATÜRK 17.01.1931 Gökalp Şentürk TOYŞAD