23-30 Ocak “Kudüs Haftası” kapsamında açıklamalarda bulunan Sağlık-Sen Mardin Şube Başkanı Abdullah Saruhan, Gazze’de sağlık çalışanlarının içinde bulunduğu ağır koşulları ve işgal rejiminin saldırılarının sağlık alanındaki yıkıcı etkileri ile ilgili açıklamalarda bulundu.
İşgal rejiminin, hastaneleri sistematik bir şekilde hedef alarak sağlık hizmetlerini çökertmeye çalıştığını belirten Saruhan, Filistin’deki sağlık çalışanlarının tüm bu zorluklara rağmen kahramanca hizmet vermeye devam ettiğini vurguladı.
Saruhan açıklamasında, işgal rejiminin son 15 aydır Filistin topraklarında yürüttüğü saldırıların özellikle sağlık alanını hedef aldığına dikkat çekerek, “Yaklaşık 15 aydır israil işgal güçleri tarafından Gazze’de 38 hastaneden 23’ü yerle bir edilmiş durumda. Bu süreçte 1.050 sağlık çalışanımız şehit edildi. Kemal Adwan Hastanesi Müdürü Dr. Hüsam Ebu Safiyye ise halen işgal rejimi tarafından esir tutulmakta ve akıbeti belirsizdir. Dünyanın hiçbir savaşında sağlık çalışanları bu şekilde hedef alınmamıştır. Bu, israil’in sınır tanımaz bir tutum sergilediğinin açık göstergesidir. Gazze’deki sağlık çalışanlarımızın fedakârlığı, tüm dünyanın dikkatini çekmelidir.” şeklide konuştu.
Sağlık hizmetlerinin durma noktasına geldiğini belirten Saruhan, mevcut hastanelerin ağır hasar gördüğünü ve yaralıların tedavisi için gerekli imkânların olmadığını ifade ederek, “Oradaki yaralıların tedavileri, sağlık çalışanlarımızın tüm çabalarına rağmen çok zor şartlarda sürüyor. Mevcut hastaneler artık bu yükü taşıyamaz durumda. Doktor ve ilaç eksikliği, ciddi bir sorun. Yaralıların acilen başka ülkelere nakledilmesi gerekiyor. Bunun yanında İslam ülkelerinin bir an önce harekete geçip yıkılan hastaneleri yeniden inşa etmesi ve sağlık altyapısını güçlendirmesi şarttır.” dedi.
“Sağlık alanlarının hedef alınmasındaki amaç, halkı bezdirmek ve direnişi kırmaktır”
Saruhan, işgal rejiminin saldırılarında hastaneleri özellikle hedef aldığını, bunu ise HAMAS’ın hastaneleri kullandığı bahanesiyle meşrulaştırmaya çalıştığını belirterek, “Hastaneler, savaş hukukuna göre dokunulmazdır. Ancak israil, HAMAS’ın hastaneleri kullandığını iddia ederek bu alanları bombaladı ve sağlık çalışanlarını hedef aldı. Amaç sadece sağlık altyapısını değil, halkı da bezdirerek direnişi kırmaktır. Buna rağmen oradaki kahraman doktorlarımız ve sağlık çalışanlarımız büyük bir direniş sergiliyor. Bu büyük bir fedakârlık ve insanlık mücadelesidir. Hepsine minnettarız.” ifadelerini aktardı.
İslam ümmetinin bu hayırlı haftada Gazze’nin imarı için birlikte hareket etmesi çağrısı yapan Saruhan, “Türkiye, hem Kudüs hem de Filistin için her zaman açık ve güçlü bir destek vermiştir. Ülkemizin bu desteği, Filistin halkının yalnız olmadığını hissettirmiştir. Gazze’deki sağlık çalışanlarımız da bu direnişin kahramanlarıdır. İnşallah bu süreç, kalıcı bir barışın başlangıcı olur. İslam ülkeleri ise bu konuda daha güçlü adımlar atmalı, sağlık çalışanlarına destek olmalı ve yıkılan hastaneler bir an önce yeniden inşa edilmelidir. Sağlık alanında direnişi sürdüren tüm çalışanlar, bugün bir barış umudunun en büyük teminatıdır.” ifadelerini dile getirdi.
Saruhan, açıklamasını sağlık çalışanlarına duyduğu minnettarlığı dile getirerek, “Gazze’deki sağlık çalışanlarımız gece gündüz demeden çalışıyor. İnsanüstü bir çabayla bu zor şartlarda hizmet veriyorlar. Onlar, sadece Filistin halkının değil, insanlığın onuru için mücadele ediyorlar. Her birine şükranlarımı sunuyorum ve desteklerimizi sonuna kadar sürdüreceğimizi ifade ediyorum.” şeklinde kaydetti. (İLKHA)
