Sekmen’in başka işi yok çatı yakmaya çıkacak öyle mi?

Daha düne kadar, tabyaların büyük bir çoğunluğundan bu şehrin haberi yoktu. Bu şehirde yaşayıp ta, tabyalara ayak basmadan ölüp gidenlerimiz az denemeyecek kadar çoktur. Erzurum’da görev yapıp senelerce kalan ve sonrasında başka diyarlara gidenlerimiz de bu duruma dâhildir.

Çok değil henüz 25-30 yıl öncesine kadar başta kale olmak üzere, çifteler ve üç kümbetlerin halini kimseler yalandan unutmaya veya unutturmaya kalkmasın. 

Bu şehir, sizin birilerinizin olduğu kadar; bizimdir de! Merak etmeyin neyin ne olduğunu en az sizin kadar bizde biliyoruz…

Taşambarların çatısı yanınca ortada bir dedikodudur ki yayılır oldu. Aman efendim çatıyı Sekmen yaktırmış (DA), üzerine kaçak kat atacakmış (DA), Sekmen’in menfaati varmış (DA)…

Allah aşkına; ne zamandan beridir sizler bu şehrin menfaatini düşünür oldunuz ki?

Sekmen gelmeden önce de bu şehir vardı, işte şimdi yine var. 

Sekmen gelmeden önce de bu tür binalar vardı işte şimdi yine var. Kaldı ki bu binanın her hangi bir aman-aman tarihi bir özelliği veya ayrıcalığı da yoktur. 

Anısı var mıdır? Evet vardır. 

Şehir için ifade ettiği bir anlamı var mıdır? Evet vardır.

Başka?

Başkaca da hiçbir özelliği yoktur o taş binanın. 

Çatısının ise zaten hiçbir özelliği yoktur.

Elbette ki yanmasaydı iyiydi, neden ve niçin yandığı yapılan tetkikler sonucunda ortaya çıkar tabii ki ama üzerine düşülecek mühim bir olay olduğunu da zannetmiyorum.

Çünkü yapılması düşünülen ve uygulamaya konulan proje kapsamında o çatı zaten kaldırılacaktı!

Yanma olayı süreci biraz daha hızlandırdı hepsi o kadar. 

Hatta bana göre bu çatının yanması Başkan Mehmet Sekmen’in çalışmalarını da sekteye uğrattı diyebilirim.

Nasıl mı?

Önümüzdeki günlerde başlayacak olan 2025 EİT Turizm Başkenti kapsamında şehrimize gelecek olan misafirlere karşı çirkin görüntü oluşturması kimin işine yarayacak ki? Bu çirkin görüntünün ortadan kaldırılması açısından harcanacak olan masraf ve zaman kaybının da küçük bir detay hesaplamasının yapılması gerekmektedir.

Merak etmiyor musunuz acaba, bu zarar kimin?

Bu şehrin ve insanının… 

Gündemi olduğu gibi değiştiren bu çatının zamansız yanışı, Sekmen’in planlamalarını da o yüzden sekteye uğratmıştır. 

Hatta ben de bu konuda kendi fikrimi söyleyeyim o zaman; o çatıyı Sekmen değil, Sekmen’in rakipleri veya sıkıntıya düşmesini isteyenler çıkarmıştır, çıkarttırmıştır…

İşin garip tarafı da bilinçli olan kimselerden ses seda çıkmazken, evinde eşine ve çocuğuna sesi çıkmayanların, hükmü geçmeyenlerin bu konuda en ağır eleştirileri yapması olmuştur. 

Bakınız güzel kardeşim; Taşamabarların yanmadan önceki haliyle, bu şehire tarihsel veya kültürel bir katkısının olmadığını veya getirisinin olmadığını hepimiz biliyoruz. Tıpkı tabyaların geçen yıla kadar ki varlığından bihaber olduğumuz gibi… Tıpkı Kalenin veya diğer görsel değerlerimizin varlığını kabullendiğimiz gibi. O dönemde sesi çıkmayanların, görmeyenlerin veya görmezden gelenlerin bugün bahse konu yerleri kendi malıymış gibi sahiplenmelerindeki samimiyetsizliği kabullenemiyoruz.

Boşuna dememişler; dirinin sahibi olmaz ama ölüye herkes sahip çıkar diye. Az biraz mantıklı olun ve bu adam henüz burada iken, kıymetini bilerek şehrin menfaatine olacak olan her türlü işinizi yaptırınız. Bir kez daha yineliyorum, şahsi menfaatinize değil; bu şehrin menfaatine olacak her türlü çalışmada Sekmen seve seve size yardım edecektir. İster kabul edin ister etmeyin, Sekmen bu şehrin kalkınması ve gelişmesi açısından şu aşamada Erzurum’un tek şansıdır. 

Elbette bugün bu diyardan çekip gitse, boşaltacağı koltuğu dolduracak değerde insanımız var.

Elbette Sekmen bu şehirdeki görevini tamamladıktan sonra, layıkıyla bu görevi sürdürecek ve teslim alınan bayrağı daha ileri mesafelere taşıyacak değerde insanımız var, bilinsin ama bu kadim şehire ve Başkan Sekmen’e ve bizlere sunmuş olduğu hizmet anlayışına olan saygıdan dolayı isim zikretmiyoruz.

Kaldı ki, Başkan Sekmen; yarın bir gün gerçek anlamda bu şehirden gideceği zaman bu yaptığı hizmetleri de cebine koyup götürmeyeceği gerçeğine artık samimi olarak inanalım.

Bu şehrin ocağını batıran dedikodu olmuştur. 

İkilik ve çekememezlik olmuştur.

Lütfen artık şu 2025 in ilk gününden itibaren bu hoş olmayan özelliklerin bizimle beraber yaşayıp, Dadaşlığımıza leke sürmesine izin vermeyelim…

Siz inanıyor musunuz sahiden, Sekmen'in başka hiç bir işi kalmamış kalkıp Taşambarların çatısını yakacak öyle mi?