Tülay Hatimoğulları: 'İkinci kritik eşiğin aşılması iktidara ve devlete düşmektedir'

“İkinci Kritik Eşiği Aşacak Olan Zemini Oluşturmak Devlete Düşmektedir”

Hatimoğulları, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerini hatırlatarak şunları ifade etti:

“Bu süreç açısından baktığımızda birinci kritik eşik aşılmıştır ancak ikinci kritik eşiği aşması gereken iktidardır, devlettir. Bu çağrının toplumsal bir karşılık bulabilmesi için, hayata geçebilmesi için ikinci kritik eşiği aşacak olan zeminin oluşturulması iktidara ve devlete düşmektedir. Biz de bu ikinci eşiğin aşılmasını dört gözle beklemekteyiz.”

İkinci kritik eşiğin aşılmasının zor olmadığını belirten Hatimoğulları, bu sürecin toplumsal barış mantığı ve demokratik zeminlerin güçlendirilmesiyle aşılabileceğini dile getirdi.

“Nevroz Meydanındaki Barış Mesajı Duyulmalı”

Nevruz kutlamalarında halkın barış ve demokrasi taleplerinin net bir şekilde dile getirildiğini söyleyen Hatimoğulları, iktidarın bu mesajları görmezden gelmemesi gerektiğini belirtti:

“İktidar Nevroz alanlarından yükselen milyonlarca insanın sesini duymalıdır, talebe kulak vermelidir. Milyonlarca insanın tek vücut olduğu barış talebini hiç kimse görmezden gelemez, inkar edemez, oyalama siyasetine başvuramaz.”

“İmamoğlu ve İstanbul Barosu’na Yapılan Operasyonları Kabul Etmiyoruz”

Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla başlayan süreç hakkında konuşan Hatimoğulları, şunları kaydetti:

“İBB’ye bir operasyon gerçekleşti ve akabinde birçok insan tutuklandı. İktidar ne hukuk ne meşruiyet arıyor. Elindeki yargı sopasıyla her yere saldırıyor. Önce İmamoğlu'nu rehin aldılar, sonra İstanbul Barosu Başkanı Kaboğlu’nu ve yönetimini görevden aldılar. Ardından yüzlerce öğrenci, hakkını arayan vatandaşlar gözaltına alındı. Bu siyasi operasyonları asla kabul etmiyoruz. DEM Parti olarak en ağır şekilde kınadığımızı bir kez daha altını çizmek istiyorum.”

“Kadınlara Yönelik Cinsiyetçi Hakaretleri Asla Kabul Etmiyoruz”

Hatimoğulları, gösteriler sırasında kadınlara yönelik cinsiyetçi hakaretlerin yapıldığını da vurguladı. Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş’a ve Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu’na yapılan hakaretleri hatırlatan Hatimoğulları, “Biz kadınlar bunu asla kabul etmeyiz. Kadınlara yönelik cinsiyetçi küfürleri, hakaretleri kabul etmiyoruz ve kadınlarla dayanışma içerisindeyiz” dedi.

“Kent Uzlaşısı’na Suç Demek Kürt Düşmanlığıdır”

Hatimoğulları, Kent Uzlaşısı’nın kriminalize edilmeye çalışıldığını savundu. Bu yaklaşımın yanlış olduğunu belirten Hatimoğulları, şu açıklamalarda bulundu:

“Siz bu Kent Uzlaşısı’nı suç olarak gören bir anlayışla nasıl bir Türkiye uzlaşısı sağlamayı düşünüyorsunuz? Kent Uzlaşısı’na suç demek Kürt düşmanlığıdır. Aynı zamanda Kürt İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de kendini temsil edemez demektir.”

Ayrıca, DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Azad Barış’a yönelik yapılan operasyonları kabul etmediklerini belirten Hatimoğulları, “Bu girişim barış, diyalog ve müzakere sürecini sabote etmektedir. Çözüm karşıtı savcılara da, siyasetçilere de buradan ekmek çıkmaz. Kent Uzlaşısı büyük bir demokrasi pratiğidir, toplumsaldır, büyüktür, önemlidir.” dedi.

Kaynak : PHA