Bugün, 4 Temmuz 2024 Perşembe
  • BIST 100

    10756,89%0,70
  • DOLAR

    32,57% 0,16
  • EURO

    35,25% 0,45
  • GRAM ALTIN

    2469,66% 0,27
  • Ç. ALTIN

    3963,65% -0,15

TÜRK ABC'Sİ

Köşe Yazarları 2.07.2024 15:38:00 0
TÜRK ABC

Türkiye’de pek çok kişi Cumhuriyetin ilanından sonraki harf devrimi ile kabul edilen yeni alfabenin “Latin Alfabesi” olduğunu zannediyor ve bunu böyle ifade ediyor. Halbuki gerçek bundan çok farklıdır.

Cumhuriyetin ilanından sonra kabul edilen yeni alfabeye verilebilecek en doğru isim onun “Türk Alfabesi”, hatta daha da doğru bir söyleyiş ile “Türk ABC’si” olduğudur. Nitekim Büyük önder Atatürk, bu konuda “Yeni Türk Harfleri” tabirini özellikle tercih ve ifade etmiştir. Çünkü bu alfabede kabul edilen işaretlerin (harflerin) Türkçedeki karşılığı olan sesler ile Latin Alfabesinde bu harflerin karşılığı olan sesler birbirinden tamamen farklıdır.

Ne demek istediğimizi örneklerle açıklayalım. Türkçede söylemek istediğiniz sesi, bu yeni alfabedeki tek bir harf ile yazarsınız ve her durumda, her kelimede o harften aynı sesi alırsınız. Sonuçta birkaç harften oluşan bir sözcük yazdığınız zaman her bir harfin verdiği sesi bir birine ekleyerek ortaya bir sözcük çıkarırsınız ve o kelimeye yazdığınız her harf seste karşılığını aynen bulur. Yani Türk Alfabesinde “A” harfi “A” sesini verir, “L” harfi de “L” sesini verir. Dolayısıyla “AL” yazdığınız zaman bunu “AL” diye okursunuz. Aynı şeklide “AT” yazınca da bunu “AT” diye okursunuz. Türkçedeki tüm kelimeler de böyledir.

Şimdi bakalım Latin harflerini kullanan batı dillerinde de durum böyle mi? Latin harflerini kullanan batı dillerinde birçok harf, o harfin bilinen ses karşılığını vermediği gibi, aynı harf farklı sözcükler içerisinde ve farklı yerlerde tamamen farklı seslerle okunur. Bazen de bizim çok kolay ve net şekilde bir tek harf ile ulaştığımız sese batı dillerinde birkaç harfi bir araya getirerek ulaşılır. Mesela Alman dilinde “güzel” sözcüğünü “şön” diye söylersiniz ama bunu yazarken “schön” şeklinde yazarsınız. Yani bu kelimede bir tek “ş” sesi için “sch” dan oluşan üçlü bir harf grubu yazarsınız.

Mesela; Fransız dilinde Paris’teki ünlü bulvara “Şanzelize” dersiniz ama bunu “Champs-Élysées” şeklinde yazarsınız. Burada hangi harflerin birleşiminden hangi seslerin elde edildiğini açıklamak için ise ayrı bir makale yazmak gerekir. Yani belki başlangıç olarak en baştaki “Ch” harflerinin birleşiminden “ş” sesinin çıktığını, sonra gelen “mps” harflerinin birleşiminden de “n” sesi çıktığını ifade edebilirsiniz ama bütün itibariyle bakıldığında yazılan kelimeyi oluşturan harfler ile bundan ortaya çıkan sesler arasında neredeyse hiçbir alaka kalmamaktadır.

Batı dillerinde bazen de bunun tam tersi olur ve mesela İngiliz dilinde “ben” demek için “AY” sesini çıkarmak gerekir ama bunu yazarken sadece “I” harfi ile yazarsınız. Yani “I” yazar ve bunu “AY diye okursunuz. Ya da bizim “jandarma” kelimesinin başında kendi sesi ile kullandığımız “j” harfi İngilizcede tek başına yazılınca “CEY” sesini verir. Yine bizim “Rize” veya “Rahat” kelimelerinin başında kendi sesiyle yazdığımız “R” harfi İngilizcede tek başına “AR” sesini verir ve dolayısıyla İngilizcede bir yerde “J” ve “R” harflerini bir arada, yani “JR” şeklinde görünce garip bir şekilde bunu meşhur Dallas dizisinin kötü adamı “CEYAR” şeklinde okursunuz.

Latin Alfabesi ile Türk ABC’ si arasındaki en çarpıcı fark ise şudur; Türk ABC’ sinde her zaman, her yerde aynı sesi veren bir tek harften elde edilen sese ulaşmak için Latin Alfabesinde çoğunlukla birkaç harfi bir arada yazmak mecburiyetinden başka ve bazen bundan da garip bir şekilde aynı harf başka kelimelerde başka seslerle okunur. Mesela İngilizcede “isim” kelimesini yazarken “name” yazarsınız ama bunu “neym” şeklinde okursunuz. Bu kelimenin sonundaki “me” yazılışının pek çok yerde “mi” şeklinde okunurken burada “ym” sesini vermesi örnek içerisinde örnektir ki onu geçelim. Ama bakınız “name” kelimesinin ikinci harfi olan “a” harfi burada “e” şeklinde okunuyor (neym), ama mesela “su” kelimesini İngilizcede “water” şeklinde yazarsınız ve bunu “Votır” şeklinde okursunuz. Yani “a” harfi “name” kelimesinin ikinci harfi iken “e” sesiyle okunur ama “water” kelimesinin ikinci harfi iken “o” sesiyle okunur.

Şimdi lütfen bu karmaşanın, batılı ülkelerin çocukları için ne büyük bir bela olduğunu yeniden düşünün ve Cumhuriyet’ten sonra Türkiye’de yapılan harf devriminin nasıl bir bilinçle yapıldığını anlayın. Batı dillerinde Latin Alfabesinin yukarıda anlattığım gibi kullanması onlar için inanılamaz ölçüde büyük bir handikaptır. Ben yıllarca İngiltere’de yaşadım ve tanık oldum. İnsanların yüz yüze konuşurken bile bazen bir tek kelimeyi karşısındakine doğru anlatabilmek için dakikalarda harfleri kodladığını gördüm. Hele telefonda konuşurken bu durum adeta içinden çıkılmaz bir hal alır. Lütfen Türkiye’de yanlış anlaşılmaya müsait bir kelimeyi telefonda karşınızdakine doğru anlatabilmek için şehirlerin baş harflerini kullanarak o kelimeyi kodlamak zorunda kaldığınız anları düşünün... Düşünün ve batılı ülke insanlarının neler çektiğini anlayın. Batıda telefon konuşmalarının neredeyse yarısını böylesi sahneler oluşturur.

İşte bunun için batılı ülkelerde çocuklara okumayı öğretirken öncelikle harfleri öğretmezler. Çünkü önce harfleri öğretmenin hiçbir pratik yararı yoktur. Çünkü batı dillerinde harfler kağıt üzerinde gördüğünüz sesleri vermezler. Bazen birkaçı bir araya gelerek basit bir tek ses verir, bazen de aynı harfler başka kelimeler içerisinde başka sesler verir. Bu durumda çocuklara harfleri öğretmenin ne yararı olabilir ki?

Batılı ülkeler işte bu problemi çözmek için ilkokullarda çocuklarına harfleri değil kelimenin tümünü bir kalıp olarak öğretiyor, daha doğrusu ezberletiyorlar. Çünkü çocuğun başka türlü öğrenme şansı yok!

Şimdi tüm bu bilgilerden sonra şu soruyu soruyor musunuz?

“Peki bu durumda biz niçin çocuklarımıza sadece harfleri öğreterek okumayı kavratma gibi yıllarca başarıyla uygulanmış sade bir yöntemi terk ettik de, hiç ihtiyaç yokken aynen batılı ülkeler gibi kelime bütünleri öğretme yoluna girdik?”

Evet, bu soru sorulmalıdır! Ben, düşüncelerini komplo teorileri üzerine inşa edenlerden değilim ama Türk toplumu batılı ülkeler gibi mecbur değilken ve hiç ihtiyaç yokken çocuklarını böylesine bir akılsız uygulamaya mahkum edenleri ve bunu sürdürenleri sorgulamalıdır!

FEYZULLAH BUDAK- Araştırmacı Yazar


Haber Editörü

admin admin

admin@kurumsalx.com

Bursa'da cadde ve sokaklar göle döndü

Büro Memur-Sen’den 'Tasarruf Tedbirleri'ne sert itiraz - Videolu Haber

Bodrum’da Anadolu’nun sanat rüzgarı esecek

Şirketler yatırımı mavi yakalı çalışana

Nükleer Santraller Zirvesi'nde önemli iş birliği anlaşması

İstanbul'da tam kapasiteli yurt... Günlüğü 43,3 TL!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Lukaşenko ile buluştu

43 dilde adli sicil verilebiliyor... En çok alınan belge İngilizce

Nilüfer Belediyesi üniversiteli öğrencilerin yanında

Bankacılıkta dijitalleşme sürüyor... Şubelere ihtiyaç azalıyor

Sakaryalı judocu Balkanlar’da gümüş madalyayı kazandı

AKO Jant fabrikasında yıllık üretim 1 milyona çıktı

Depremzede mimarlık öğrencilerine staj desteği

Çayırova Yaz spor okullarında eğitim başladı

Muğla'da belediye binalarında performans ölçümü başladı

DEM Parti İl Başkanı Coşkun: 'Adalet yerini bulmadı'

Eskişehir'de asfalt onarım çalışmaları sürüyor

Vartana yakınlarında çıkan anız yangını paniğe neden oldu - Videolu Haber

Adıyaman çarşı esnafı yeni 'Kent Meydanı' projesine tepkili - Videolu Haber

Gani Bereket: 'İlaçlama bitkisel üretim için hayati öneme sahip'

Almanlardan Adıyaman Belediyesi’ne altyapı güçlendirme desteği

KASSAK Komisyonu Başkanı Salih Kurt, vefat eden Komisyon Üyesi E. Yarbay Alparslan İmamqulu ile ilgili taziyelerini iletti.

Cumhur İttifakı Marmaris: “Belediye Marmaris’in malını satamaz”

Öğretmenlere ikinci yer değiştirme müjdesi

Öğrencilere 'zanaat atölyeleri' açıldı

İzmit'te Çocuk Atölyeleri başlıyor

Beylikdüzü'ne 3 yeni hat geliyor

O karşılaşma 6 Temmuz saat 22.00'de!

Bedelli askerlik ücretleri arttı

İzmir’de 5 kişinin ölümüne neden olan tüp patlaması iş kazası mı?

Yükleniyor

Haberi Sesli Oku

Erzurum Valisi Çiftçi’nin Erzurum Spor sevgisi

Küllerden Doğmak; Bir Dadaş gibi…

Erzurum Valiliğinden duyurulur!

3 Temmuz Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın Erzurum’a gelişinin 105. yıl dönümü

Mustafa Kemal Paşa’nın Erzurum’a gelişinin 105. yıl dönümü kutlu olsun

Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi’nin 3 Temmuz mesajı

3 Temmuz, Mustafa Kemal ve Erzurum…

Çelebiye hayırlı olsun ziyareti

Çaykara’da tehlike çanları çalıyor…

Vali Mustafa Çiftçi’den Et ve Süt Kurumuna ziyaret

Nilüfer Belediyesi üniversiteli öğrencilerin yanında

Öğrencilere 'zanaat atölyeleri' açıldı

İzmit'te Çocuk Atölyeleri başlıyor

Konya Bilgehanelerinde yaz etkinlikleri

Ankara Üniversitesi mezunlarını uğurladı

KPSS sınava giriş belgeleri erişime açıldı

Öğretmenlere ikinci kez nakil hakkı

Mustafa Bezbaş LGS sonuçlarının ardından velileri uyardı

Malatya Büyükşehir'den 'Yaz Okulu'

Yıldırım'da gençlere ve eğitime desteğe devam

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 38 33 2 3 66 102
2.Fenerbahçe 38 31 1 6 68 99
3.Trabzonspor 38 21 13 4 19 67
4.İstanbul Başakşehir 38 18 13 7 14 61
5.Kasımpaşa 38 16 14 8 -3 56
6.Beşiktaş 38 16 14 8 5 56
7.Sivasspor 38 14 12 12 -7 54
8.Alanyaspor 38 12 10 16 3 52
9.Rizespor 38 14 16 8 -10 50
10.Antalyaspor 38 12 13 13 -5 49
11.Gazişehir Gaziantep 38 12 18 8 -7 44
12.Adana Demirspor 38 10 14 14 -7 44
13.Samsunspor 38 11 17 10 -10 43
14.Kayserispor 38 11 15 12 -13 42
15.Hatayspor 38 9 15 14 -7 41
16.Konyaspor 38 9 15 14 -13 41
17.Ankaragücü 38 8 14 16 -6 40
18.Fatih Karagümrük 38 10 18 10 -3 40
19.Pendikspor 38 9 19 10 -31 37
20.İstanbulspor 38 4 27 7 -53 16

YAZARLAR