Tarih: 06.09.2023 18:37

Vatandaştan “Randevunuz, Sandıkta” ihtarı

Facebook Twitter Linked-in

Vatandaştan “Randevunuz, Sandıkta” ihtarı 1 yıl sonrasına ameliyat randevusu… 6 ay sonrasına muayene randevusu… 15 günden önce randevu almamız mümkün değildir anonsu… operatörümüz şu an hatta bekleyen diğer vatandaşlarımızla ilgileniliyor, sizin bekleme süreniz… ile başlayan anonslar artık hayatımızın bir parçası olmakla birlikte çile döngüsü gibi her yerde karşımıza çıkmaktadır. Başta Sağlık Sistemi ile başlatılan ve hemen hemen bütün kurumlarda uygulamaya konulan ve amacına uygun işletilemeyen randevu sistemi vatandaşa sıkıntı olmaya devam ediyor. denize düşen yılana sarılıyor Randevu sisteminin en büyük sıkıntı yaşattığı kesim ise tarım emekçilerimizin bulunduğu çiftçilerimiz olmaktadır. Vatandaşlarımızın verdiği bilgilere göre “bırakınız TMO dan randevu almayı, sisteme girişlerde dahi yaşanan sıkıntılar nedeniyle, elindeki ürünü yarı fiyatına; tıpkı denize düşen yılana sarılır benzetmesi misali, fırsatçılara satanların” olduğu belirtilmiştir. tum1haberözel Yapılan araştırmalarımızda çiftçilerimizin büyük çoğunluğunun hububat içeren ürünlerinde yaşadıkları sıkıntılar sadece bununla da kalmamaktadır. İsminin açıklanmasını istemeyen bir çiftçimizin ifadelerine göre; tarladan toplanan ürünlerin depolanması, emniyetli bir şekilde saklanması ve zayi olmasının engellenmesi bile başlı başına sorun teşkil ettiği bildirilmiştir. Çiftçilerimiz; dönem içerisinde her türlü sıkıntılara göğüs gererek, tarlalarından elde ettikleri ürünlerinin zamana dair bir yarış içerisinde korunmaya alınması gerektiğini belirterek, bu süreç içersinde vaat edilmiş ödeme tablosunun da yerine getirilmesi gerekmektedir. kara gün dostu Borçlarımızın ödenmesi hususunda gereken vecibeyi yerine getirebilmemiz için öncelikle TMO nun kurum olarak bizlere yardımcı olup “kara gün dostudur” içeriğini yerine getirmesi gerekirken, aksine güneşli havalarda ellerine şemsiye veren ve yağmurlu havalarda ellerinden alan bir zihniyete sahip “iyi gün dostu” olduğunun anlaşıldığını bildirmesi, durumun vehametini de ortaya koymaktadır. Başka bir çiftçimizin beyanında; konulan kota uygulamalarının bir şekilde kabullenildiğini ancak randevu alamama durumunun halen daha çözülemediğini ve hatta randevu alanlarında tıpkı sağlık sistemindeki gibi çok uzun sürelere randevu verilerek oyalandıklarını, zaman kaybettiklerini belirtmiştir. Aynı çiftçimiz, bu uzun sürelere dayanacak gücü olmayan birçok arkadaşımızın mecbur kalarak ürünlerini bu sistemin sayesinde ortaya çıkan fırsatçılara yarı fiyatına satarak nakde çevirdiklerini ama seslerini hiçbir yetkiliye de duyuramadıklarını belirtti. Çiftçimiz, ofise yapacakları her hangi bir eleştiride veya hak arama esnasında kendilerine hemen fetöcü veya vatan haini yaftası vurularak kayıt altına alındıklarını, bu tür haberlerin daha önceden de yapıldığının ama bir türlü konuyla alakalı olarak kimselerin olumlu ve yapıcı bir adım atmadığını belirterek suskun olduklarının ve sistemin çarkında kendilerini akışına bıraktıklarının beyanını verdi. Randevu sisteminin küçük ölçekli çiftçilerimizi mağdur ettiği yetmezmiş gibi bu sistem depocuların ve fırsatçıların işine yaramıştır, diye belirtilmiştir. randevulaşan ergenlere döndük Tedavi olmak için randevu, okul kaydı için randevu, her hangi bir yetkiliyle görüşmek için randevu, ameliyat olmak için randevu, röntgen veya her hangi bir film çektirmek için randevu derken şimdi de tarlada bin bir zorluk ile topladığın ve bir yılın hayallerini taşıyan emeklerinin birilerinin iki dudağının arasından çıkacak bir kelime ile heba edilmesinin sadece ve sadece kamunun “randevularına riayet etmediği” gerçeğini ortaya koymaktadır. Vatandaş kendisinin liseli âşıklara benzediğini, elinde çiçekleriyle buluşma noktasında “ekildiği hissi” ile burukluk yaşadığını belirterek; kamu kurum ve kuruluşları, randevu sisteminin vatandaşın değil kurumların lehine işlediğini ve kurumların da kesinlikle “randevularına sadık olmadığını” belirterek, bu durumda vatandaşın derdini dinlemeden kendi hükümlerini dayatan kurumlar, bilinçli olarak bu şekilde davranarak hükümetin yapılacak olan seçimlerde oy kaybına uğramasını istediklerini ve bu kurumların başında olan kişilerin araştırılması gerektiğinin ya da bu çalışmaların kasıtlı olarak hükümet tarafından emredildiği görüşünü savunan vatandaş, bu durumun düzeltilmesi hususunda beklenilen adımların atılmaması durumunda bir “randevuda” kendilerinin hükümete vererek, kesilen bu fatura bedellerinin “sandıkta randevulaşarak” ödeneceği ve iade edileceği “ihtarını” çekmiş bulunmaktadır.  


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —