Bugün, 24 Ocak 2025 Cuma
  • BIST 100

    10112,76%0,07
  • DOLAR

    35,63% -0,03
  • EURO

    37,20% 0,19
  • GRAM ALTIN

    3155,16% -0,13
  • Ç. ALTIN

    5030,41% -0,57

Yapıcıoğlu: Biz kanın durmasını, silahların susmasını istiyoruz

HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Mardin’de basın mensuplarıyla bir araya geldi. Yapıcıoğlu, “Biz kanın durmasını, silahların susmasını istiyoruz. Mutlaka silah bırakılmalıdır. Silahın bir hak arama yöntemi olmadığı, olamayacağı herkes tarafınd

SİYASET 23.01.2025 21:48:25 0
Yapıcıoğlu: Biz kanın durmasını, silahların susmasını istiyoruz

Biz dizi temaslarda bulunmak üzere Mardin’e gelen HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Bolu’daki yangın faciası, kent ve ilçelerdeki yerel sıkıntılar, aile ve gençlik sorunları, Gazze’de varılan ateşkes antlaşması, Suriye, Kürt meselesi ve başıboş köpek sorunu ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Konuşmasının başında Bolu’daki otel yangınına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yapıcıoğlu, “Maalesef Bolu Kartalkaya’daki otel yangını, iki gündür Türkiye’nin gündemi arasında. Yangında vefat eden vatandaşların sayısı arttı. En son bu sabah ağır yaralı olan 25 yaşındaki Şevval Şahin’in de vefat ettiği haberini aldık. 11 kişinin tedavileri devam ediyor, çok şükür durumları ağır değil. Temennimiz odur ki inşallah can kaybı sayısı artmaz. Bu yangın faciasında vefat eden bütün kardeşlerime Allah’tan rahmet, ailelerine sabır diliyorum. Yaralılara da Allah şifa ihsan eylesin. Yangında vefat edenlerden birisi Mardinli bir kızımız Dilara Ermanoğlu idi. Onun da cenazesi dün Mardin’de toprağa verildi. Allah ailesine sabırlar ihsan eylesin.” dedi.

“Hiçbir şey olmamış gibi davranalım diyemeyiz”

Otel yangınında ihmali bulunanların cezalandırılması gerektiğini belirten Yapıcıoğlu, “Bu yangın, belki birkaç gün daha konuşulacak, sonra yine gündemimiz değişecek. Bu bir kazaydı ya da taksirle işlenen bir durumdu, kayıplar oldu üzgünüz ama ondan sonra 'haydi kendi normal hayatımıza dönelim, hiçbir şey olmamış gibi davranalım' diyemeyiz. Çok açık bir şekilde bu can kayıplarının bu kadar yüksek olmasının bir ihmaller zinciri olduğu, bir hatalar zinciri olduğu, hatta belki ileride ortaya çıkacak, bazı yönleriyle kasıtlar ile olabileceği ortaya çıkacaktır. Çünkü çok vahim iddialar var. Eğer bunun üzerine yeterince gidilmezse, bunun sorumluları ortaya çıkarılmazsa olay bütün yönüyle aydınlatılmazsa ve benzer durumda olan insanların topluca yaşadığı, konakladığı, hizmet aldığı ya da çalıştığı yerlerde benzer eksiklikler yangınla ilgili ya da başka bir afetle ilgili eksiklikler var mı, acil çıkışlar yeterli mi, onlara ulaşmak mümkün mü, gerekli alarm sistemleri çalışıyor mu? Bunların üzerine mutlaka gidilmeli, daha hızlı bir şekilde eksiği olanlar tamamlanmalı. Bizim daha fazla bu gibi olaylarda can kaybı yaşamaya tahammülümüz olmamalı ve mutlaka bunun üzerine ciddiyetle gidilmelidir. Sorumlusu kim olursa olsun, makamı, mevkii ne olursa olsun, ismi, siyasi düşüncesi ne olursa olsun mutlaka hesabı sorulmalıdır.” ifadelerini kullandı.

“Çiftçilerin DEDAŞ ile ilgili çok ciddi şikâyetleri var”

Mardin temaslarında birçok meslek grubundan temsilcilerle görüştüklerini belirten Yapıcıoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

“Sorunları dinledik. Özellikle çiftçilerimiz, sorunlarını anlata anlata bitiremedi. Uzun bir sorun listesi var. Bunların hepsini not ettik. İnşallah yazılı olarak da arkadaşlarımızdan bu konuda raporlar alıp sorunların çözümü için elimizden gelen çabayı ortaya koyacağız. Bu sorunların başında daha önceki Mardin ziyaretimizde de dile getirilen bir sorun vardı. Çözülemediği için halen dile getirilmeye devam ediliyor. Çiftçilerin DEDAŞ ile ilgili çok ciddi şikâyetleri var. Dile getirilen şikâyetlerin beşte biri bile haklı şikâyetler olsa çok ciddi bir şekilde bu soruna eğilmek ve bir an önce bunları çözmek gerekir. Bu sorunların kaynağında GAP’ın özellikle sulama projelerinin zamanında bitirilmemiş olması ve toprağın cazibeyle ya da kanallarla az bir enerji sarfiyatına toprakla buluşmasının henüz sağlanamamış olması yatıyor. Çiftçi toprağını sulamak için yeraltından su çekiyor. Bunun için ciddi bir enerjiye ihtiyaç var. Yoğun bir şekilde su kullanıldığı için de yeraltı suları gittikçe daha derine iniyor. Hem yeraltı sularımız çekiliyor, su rezervlerimiz azalıyor hem de ciddi bir enerji kaybı veya enerji ihtiyacı ortaya çıkıyor. DEDAŞ, çiftçilerin kullandıkları elektriğin parasını ödemediklerini ya da kaçak elektrik kullandıklarını öne sürüyor. Çiftçilerin şikâyetlerinden bir tanesi, toprağını kiraya veren bazı çiftçilerimiz var. Hem toprak sahibinden hem de o toprağı kullanandan 2 ayrı fatura kesmek suretiyle mükerrer tahsilât yapmaya çalışıldığı iddiaları var. Olmayan kaçak kullanıma ceza kesimleri iddiaları var ve bu iddialarla ilgili çok ciddi bir birikme var. İnsanlar artık patlama noktasına gelmiş. Çünkü DEDAŞ’ın o borçlardan dolayı açmış olduğu icra takiplerinden bazıları satış aşamasına gelmiş. Çiftçi arazisini satışa çıkarmış ve bu da farklı bazı sosyal sorunları beraberinde getirecektir. Eğer GAP’ın sulama testleri bitirilebilse, Kızıltepe Ovası’nı sulamak için yapılan gölet bitirilirse ve o kanallardan ovaya su gelirse hem yeraltı sularımız daha derinlere çekilmeyecek hem bu kadar enerji ihtiyacımız olmayacak hem de tarlasını suladığı için milli ekonomiye, milli servete çok ciddi bir katkı olacak. Bunların hepsi birbiriyle bağlantılı konular.”

Kızıltepe ilçesindeki trafik sorununa da değinen Yapıcıoğlu, 2018 yılında yapımına başlanan çevre yolunun biran önce bitirilmesi gerektiğini belirtti.

“Eğer aile çökerse millet ayakta kalamaz”

Aile kurumun saldırı altında olduğunu belirten Yapıcıoğlu, “Bu sadece Mardin’e has bir sorun değil, Türkiye’nin her tarafında benzer şikâyetler geliyor. Bizim de en fazla üzerinde durduğumuz konulardan bir tanesi de bu. Gerçekten Türkiye’de aile kurumu uzunca bir süredir saldırı altında. Aile kurumunun çökertilmesi için şer odakları ittifak halinde, her yönüyle her açıdan aileye saldırılar düzenliyorlar. Fakat bunu bazen süslü kelimelerle örtmeye çalışıyorlar. Bunu biz dile getirdiğimizde de farklı farklı yöntemlerle aileye değer veren, önem veren, aileye yönelik saldırıları deşifre eden insanları karalamak için, onların sözlerini değerini düşürmek için bazen kadın düşmanı atıflarında bulunarak, farklı ifadelerle saldırı düzenliyorlar. Şunu açıklıkla ifade edelim ki, bizler kadın düşmanı değiliz ama o çevrelerin aile düşmanı olduğunu, ahlak düşmanı olduğunu çok rahat bir şekilde dile getirebiliriz. Eğer aile çökerse millet ayakta kalamaz. Eğer aile çökerse, toplum bir daha onun yerine başka bir şey ikame edemez. Herhangi bir kurumunuz çöktüğünde onun yerine başka bir kurum oluşturabilirsiniz ama eğer aile çökerse onun yerini tutabilecek başka herhangi bir şey yoktur. Bu anlamda 2025 yılının ‘Aile Yılı’ olarak ilan edilmiş olması sevindiricidir. İnşallah gereği yapılır. Aileyi korumak zaten devletin bir yükümlüğüdür. Anayasal bir yükümlülüktür. İnşallah ailenin ve gençliğin korunması noktasında ciddi tedbirler alınıp daha ciddi bir mesafe kat edilir.” şeklinde konuştu.

“Gazze’de tarihin gördüğü en korkunç soykırımdan birisi yaşandı”

Gazze’nin gündemden düşmemesi gerektiğini ifade eden Yapıcıoğlu, “Oradaki binaların yüzde 80’i yıkıldı, insanların yüzde 90’dan fazlası yerinden oldu. 60 binin üzerinde şehit var. Altyapı tamamen çöktü. Kanalizasyon şebekesinden su şebekesine, elektrik şebekesinden iletişimle ilgili şebekelere kadar... Hiçbir şey kalmadı. Hastaneler, okullar yıkıldı. İşgal rejimin bütün bunları yapmasının bir amacı vardı, Gazze’yi insansızlaştırmak, insanları oradan göç ettirmek. Oranın insanları, kendi topraklarını, kendi vatanlarını terk etmediler. Bütün olumsuz şartlara rağmen ‘biz burada kalacağız’ dediler. Onların orada insanca yaşayabilmesi için çok hızlı bir şekilde oranın tekrar yaşanabilir bir yere dönüştürülmesi gerekir ve bu sorumluluk hepimizindir. Onun yıkımına engel olamadık. Bari onun imarına ön ayak olalım. Bu sorumluluğumuzu yerine getirmek zorundayız.” dedi.

“Dünya onlara dar edilmelidir ki benzer suçları bir daha işleyemesinler”

Soykırıma karışan çifte vatandaşların Türkiye’de yargılanması için verdikleri kanun teklifinin henüz Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmediğini hatırlatan Yapıcıoğlu, “158. sıra sayılı bu kanun teklifimiz görüşmeyi beklerken 178 sıra sayılı kanun teklifi de kanunlaştı. Ancak bizim 158 sıra sayılı kanun teklifimiz halen beklemede. Bazı tereddütler olduğunu görüyoruz. Eğer tereddütler olmasaydı bu kadar beklemezdi. Ancak öte taraftan Belçika gibi bir ülke kendi vatandaşı olan ve aynı zamanda israil vatandaşı olan çifte vatandaşlardan soykırım sürecinde yani Gazze’ye saldırı döneminde soykırım suçuna karışmış olma ihtimali olan vatandaşlara soruşturma başlattı. Üniformasıyla israilde görev yapan, adı asker ama kendi terörist olanlar tatile gittikleri bazı Güney Amerika ülkelerinde ülkeden kaçmak zorunda kalıyorlar ya da bazıları yakalanıp cezaevine atılıyor. Sadece Netanyahu ve üst düzey bazı yöneticilerin işlediği bir suç değildir. Uluslararası Ceza Mahkemesi onlarla ilgili yakalama kararı çıkarmıştı. O suça bulaşmış olan her bir kişi kim olursa olsun hangi millete mensup olursa olsun hangi dine inanıyor olursa olsun bu soykırım suçunu işlemiş olan herkes dünyanın her yerinde yakalanmalı ve yargılanmalıdır. Dünya onlara dar edilmelidir ki benzer suçları bir daha işleyemesin. Buradan Meclis’te bulunan bütün siyasi partilere çağrıda bulunmak istiyorum. Vermiş olduğumuz kanun teklifiyle ilgili geliniz bir an önce onu Meclis’te görüşüp oy birliğiyle kanunlaştıralım. Soykırım suçunun basit bir suç olmadığını, bunu işleyenin yanına kar kalmayacağını bütün dünyaya gösterelim. Belki bu yargılamaları başlatarak, diğer bazı başka ülkelere de örnek olalım.” ifadelerini kullandı.

“siyonizmin gözünü korkutacak derecede askeri güç toplamak gerekiyor”

“Gazze’de bütün cürümlere rağmen istediği askeri ve siyasi hedeflere ulaşmayan, ulaşamayan siyonizm kaybetti.” diyen Yapıcıoğlu, “Ümit ediyorum ki benzer bir şeye bir daha kalkışmasın. Bunun için de sadece kınamak yetmiyor. Hem hukuki anlamda bazı tedbirler almak gerekiyor hem de bunun yanında onun gözünü korkutacak derecede askeri güç toplamak gerekiyor. Bu askeri güç inşallah bölgedeki askeri güç, adaletin ve huzurun kalıcı olmasına hizmet etsin diye temenni ediyorum.” şeklinde konuştu.

“Suriye’de kapsayıcı ve adil bir sistem kurulmalı”

Suriye’deki son durum hakkında değerlendirmelerde bulunan Yapıcıoğlu, “Oradaki halk, bir devrim gerçekleştirdi. Kendi diktatörünü devirdi.” ifadelerini kullandı. Yapıcıoğlu konuşmamasının devamında, “Fakat bu diktatörün devrilmiş olması yetmiyor. Emperyalizm orada kaos istiyor, oradan elini çekmiş değil. Orayı karıştırmak için hâlâ fırsat kollamaya devam edecektir. Emperyal niyetleri olan bütün Batılı ülkelerin Suriye üzerinde hesapları var. siyonist işgal rejiminin Suriye üzerinde hesapları var. Kendi topraklarına Suriye’yi de katma isteği var. Arz-ı Mev’ud dedikleri topraklar sadece Filistin’in torakları değil Suriye, Lübnan, Ürdün hatta şu anda bulunduğumuz Mardin de dâhil bu toprakların büyük bir bölümü de Arz-ı Mev’ud olarak buralarda da gözleri olduğunu açıkça dile getiriyorlar. Bunu saklama ihtiyacı da hissetmiyorlar. Bu kadar hesap varken belki pek çoğunun hesabını bozacak bir şey oldu. Aralık ayının başında İdlib’den yola çıkanlar, kısa bir süre içerisinde Halep’ten sonra birkaç gün içerisinde Şam’a da ulaştılar. Herkesin hesabı değişti. Ancak o devrimi gerçekleştirenler bilsinler ki bu, halkın gerçekleştirdiği bir devrimdir. Hiçbir grup tek başına oradaki yönetimin tamamını ele geçirme ya da devrimi tek başına gerçekleştirdiği düşünmesine girilmemeli. Yeni kurulacak olan sistemde herkes kendini bunun içerisinde bulmalı. Kapsayıcı ve adil bir sistem kurulmalı. Anayasa yazılırken mutlaka oradaki tüm farklı etnik kökenlerden gelen insanlar, farklı mezheplere ve farklı inançlara, farklı dinlere mensup insanlar kendilerini dışlanmış olarak görmemeli ve kendilerini güvende hissetmelidirler. Eğer böyle bir durum olmazsa oradaki gruplar birbirlerine düşerlerse Allah korusun oradaki kaotik ortam yine orada gözü olan emperyalistlerin ekmeğine yağ sürecek. Ve oradaki insanlar acı çekmeye devam edecek. Bizim temennimiz oradaki insanların büyük çoğunluğunun ortak değeri olan İslam ortak paydasında bir araya gelmeleri ve gayrimüslimlerin de kendilerini güvende hissetmelerini sağlayacak bir sistem kurmalarıdır.” diye belirtti.

“Biz kanın durmasını, silahların susmasını istiyoruz”

Kürt meselesi ve yeni sürece ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Yapıcıoğlu, “22 Ekim’de Sayın Devlet Bahçeli’nin Meclis’te kendi grubunda yapmış olduğu bir konuşma vardı. O konuşmayla başlayan bir süreç. Bu süreç nedir, adı nedir, nereye gidiyor, bu bir silahsızlandırma süreci midir? Bu bir çözüm süreci midir? Bu başka bir süreç midir? Herkes farklı bir şekilde bunu isimlendiriliyor ama şu bir gerçek ki, bu konuyla ilgili konuşan insanların pek çoğu birinci elden bilgiye sahip değiller. Çok ciddi bir bilgi eksikliği var. Konuşanların önemli bir kısmı sadece bazı tahminlerde bulunuyorlar. Eldeki bilgilerden bazı çıkarımlarda bulunuyorlar ve ona göre herkes bir şey söylüyor. Öncelikle şu hususların altını çizmek istiyoruz. Birincisi, silahların susması, kan akmasının durması değerlidir, önemlidir. Bunu sağlayacak her çaba bizim açımızdan da değerlidir ve biz bunu destekleriz. Zira biz kanın durmasını, silahların susmasını istiyoruz. Mutlaka silah bırakılmalıdır. Silahın bir hak arama yöntemi olmadığı, olamayacağı herkes tarafından anlaşılmalıdır.” dedi.

“Kardeşlik yara almıştır. O yaraları bizim tamir etmemiz gerekir”

Kürt meselesinin silahların bırakılması şartına bağlanmaması gerektiğini belirten Yapıcıoğlu, “Bir Kürt meselesi vardır ve çözüm beklemektedir. Bu konuda tarihsel süreç içerisinde çok ciddi yanlışlar yapılmıştır. Yapılan bu yanlışlar bin yıllık kardeşliği zedelemiştir, yaralar açmıştır. Bu yaraların mutlaka tedavi edilmesi, bu kardeşliğin mutlaka tamir edilmesi ve mutlaka bu sorunun adalet temelinde çözülmesi gerekir. Kardeşliğin edebiyatını çok yaptık. Kardeşliğin hukukunun tesis edilmesi gerekir ve bunun adalet temelinde çözülmesinden başka bir yol da yoktur. İç cephenin kuvvetlendirilmesi, tahkim edilmesi, sağlamlaştırılması, farklı farklı kavramlarla bunlar dile getiriliyor. Evet, bin yıllık kardeşiz, bu kardeşliğimizin tamir edilmesi, sağlamlaştırılması ve bir ve beraber olacak şekilde yolumuza devam etmemiz için gerekli şartların sağlanması, tedbirlerin alınması gerekiyor. Çok kişi bunu söylüyor ama bunun nasıl olacağı konusunda fikirler muhtelif. Bin yıl önce bizi kardeş yapan şey neyse o temeli sağlamlaştırmamız lazım. Bin yıldır beraber bu topraklarda bizi kardeşçe yaşatan şey ortak inançtır. Aynı inanca mensup iki farklı kavim bin yıl önce yolları kesişti ve bin yıldır bu topraklarda kardeşçe yaşıyorlar. Bu temeli kuvvetlendirmeden ya da bu temelin ne olduğunun farkına varmadan bu kardeşliğin farklı bazı temeller üzerine inşa edilebileceğini düşünmek yanlıştır ve beyhude bir çabadır. Kaldı ki kardeşliğin inşa edilmesini söylemek de doğru değildir. Zaten kardeşiz, bu kardeşlik yara almıştır. O yaraları bizim tamir etmemiz gerekir.” dedi.

“2 yıl içerisinde 200’ün üzerinde insanımızı başıboş köpek saldırılarında kaybettik”

Başıboş köpek sorununa ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yapıcıoğlu, Hakkâri’de köpek saldırısı sonucu vefat eden Eslem Teker’in ailesine taziye dileklerini iletti.

Yapıcıoğlu, konuşmasının şöyle noktaladı:

“Hâlâ bazı yerlerde başıboş köpekler dolaşmaya ve insanlara saldırmaya, hatta can kayıplarına sebep olmaya devam ediyor. 2 yıl içerisinde 200’ün üzerinde insanımızı başıboş köpek saldırılarında kaybettik. Benzer olayların bir daha yaşanmaması için bu konuda yasal yükümlülüklerini herkesin yerine getirmesini talep ediyoruz. Buradan bir kez daha çağrıda bulunuyoruz. Evet, hayvanlara merhametle yaklaşalım ama hiçbir şey insan hayatından daha değerli değildir. Eğer bir hayvan, insan sağlığını tehdit ediyorsa ya da insanlar için can güvenliğini tehdit eder bir boyuta gelmişse mutlaka bu tehdidin, bu tehlikenin bertaraf edilmesi gerekir. Bu konuda da sorumluluklarını yerine getirmeyenlere ciddi bir şekilde hesap sorulmazsa benzer olayları yaşamaya belki de devam edeceğiz. Rabbim bu tür olayları bir daha yaşatmasın.” (İLKHA)


Afyonkarahisar İl Emniyet Müdürlüğü'ne yeni atama

Afyonkarahisar'da trafik kazası: 5 yaralı

Yetimler Vakfı, Amman'daki konferansta Gazze için sağlık organizasyonu başlatacağını duyurdu

Samsun'da 1 ton etil alkol ele geçirildi

Gazze Şeridi'ne 808 insani yardım tır'ı giriş yaptı

Umut Kervanı, Gazze'ye yönelik çalışmaları dolayısıyla Ürdün'de ödüllendirildi

Ata Store, Yenilenen Yüzü ve Online Satış Sitesiyle Hizmetini Sürdürüyor

Et ve Süt Kurumu'ndan Ramazan ayında fahiş fiyat tedbiri

Tır ile otomobil çarpıştı: 2 ölü, 2 yaralı

İngiltere'de norovirüs vakalarında artış

Çanakkale açıklarında 104 düzensiz göçmen kurtarıldı

Bingöl'de aranan 4 şahıs yakalandı

Bakan Fidan, İranlı mevkidaşı Arakçi ile görüştü

ABD'nin yeni nükleer bomba hamlesi

Nusaybin Belediyesi 6 sözleşmeli personelin işine son verdi

Yapıcıoğlu: Biz kanın durmasını, silahların susmasını istiyoruz

Meteorolojiden kar ve sağanak uyarısı

Silahla yağma suçundan araması bulunan şahıs yakalandı

Yapıcıoğlu, yangında hayatını kaybeden Mardinli Ermanoğlu'nun taziyesine katıldı

ABD'den Meksika sınırı için yeni adım

İngiltere'de Rus istihbarat gemisi alarmı

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ruanda siyasi istikrarı ve kalkınma modeliyle örnek gösterilen bir Afrika ülkesi

Endonezya’da toprak kayması: Ölü sayısı 20'ye yükseldi

Kırgızistan'da çığ faciası

Prof. Dr. Erdoğan: Yangın sonrası tatilcilerin tavrı toplumsal duyarlılığı sorgulattı!

Polonya'da maden ocağında patlama: 1 ölü, 16 yaralı

Patriot füze savunma sistemi Polonya'da konuşlandırıldı

Hakkari'de 3.5 büyüklüğünde deprem

Adanalılar Dünya Kudüs Haftası vesilesiyle toplanacak

İrlanda'nın yeni başbakanı belli oldu

Yükleniyor

Haberi Sesli Oku

Ata Store, Yenilenen Yüzü ve Online Satış Sitesiyle Hizmetini Sürdürüyor

AMATÖRLERDE HAFTA İÇİ MESAİSİ

Devlet Su İşleri (DSİ) 8. Bölge Müdürlüğü, 2024 yılı itibarıyla ilimizde gerçekleştirdiği yatırımlara ilişkin kapsamlı bir rapor yayımladı.

Vali Çiftçi Başkanlığındaki “Soğuk Süt Zinciri” çıtayı genişletti

Sinan Ateş’in Ölümü ve Mahkemenin Takipsizlik Kararı: Adaletin Gecikmesi

Erzurum Siyasetinde Yeni Bir Soluk: Anahtar Parti

2024 Yılında Erzurum’da Ulaşımda Atılan Adımlar

Karakoca: Radikal kararların alınmasının zamanı gelmedi mi henüz?

Bu kadar kolay olmamalıydı…

2024 Yılında Erzurum'da Ulaşımda Atılan Adımlar

'Zanaat Atölyeleri' yarıyılda kapılarını açtı

Kocaeli İzmit'te Kısa Mola Merkezi’nde eğitimler başladı

BASKİ'de hizmet içi eğitim seminerleri

5 yıl içinde en çok ihtiyaç duyulacak 5 meslek

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi 6 projede destek almaya hak kazandı

2025-YDS/1 sınavı için başvurular başladı

YDS başvuruları başladı

Bursa İnegöl Belediyesi'nde hizmet içi 'yapay zeka' eğitimi

Kocaeli Büyükşehir gençlere 'kılavuz' oluyor

Kocaeli İzmit'te sınav başvuruları başladı

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 19 16 0 3 30 51
2.Fenerbahçe 19 14 2 3 31 45
3.Samsunspor 19 11 4 4 14 37
4.Göztepe 19 10 5 4 15 34
5.Eyüpspor 19 9 4 6 13 33
6.Beşiktaş 19 8 4 7 8 31
7.İstanbul Başakşehir 19 8 6 5 6 29
8.Gazişehir Gaziantep 19 7 7 5 -1 26
9.Trabzonspor 19 6 6 7 10 25
10.Rizespor 19 7 9 3 -10 24
11.Alanyaspor 19 5 7 7 -5 22
12.Kasımpaşa 19 4 5 10 -6 22
13.Konyaspor 19 5 8 6 -7 21
14.Antalyaspor 19 6 10 3 -17 21
15.Sivasspor 19 5 9 5 -11 20
16.Bodrum FK 19 4 11 4 -11 16
17.Kayserispor 18 3 8 7 -17 16
18.Hatayspor 19 1 11 7 -15 10
19.Adana Demirspor 19 2 15 2 -27 5
1.Galatasaray 19 16 0 3 30 51
2.Fenerbahçe 19 14 2 3 31 45
3.Samsunspor 19 11 4 4 14 37
4.Göztepe 19 10 5 4 15 34
5.Eyüpspor 19 9 4 6 13 33
6.Beşiktaş 19 8 4 7 8 31
7.İstanbul Başakşehir 19 8 6 5 6 29
8.Gazişehir Gaziantep 19 7 7 5 -1 26
9.Trabzonspor 19 6 6 7 10 25
10.Rizespor 19 7 9 3 -10 24
11.Alanyaspor 19 5 7 7 -5 22
12.Kasımpaşa 19 4 5 10 -6 22
13.Konyaspor 19 5 8 6 -7 21
14.Antalyaspor 19 6 10 3 -17 21
15.Sivasspor 19 5 9 5 -11 20
16.Bodrum FK 19 4 11 4 -11 16
17.Kayserispor 18 3 8 7 -17 16
18.Hatayspor 19 1 11 7 -15 10
19.Adana Demirspor 19 2 15 2 -27 5

YAZARLAR