Bugün, 30 Haziran 2024 Pazar

Bir destan daha...
Muş'ta, o çağda yaşananları bilmeyen, 
Ülkücülüğü ne bilir?
Ne bilir kavgayı, ne bilir vatan, millet sevdasını?
Doğudur.
Unuttuk gittik oraları.
Yoksulluğa, yokluğa, bilinmezliğe iteledik. 
Sanki hiç tanımadık, duymadık, anlamadık.
Üstelik "Vatan" aldatmacası ile sahiplenme görüntüsü verdik.
Görmezden geldik yiğit kişilerin kavgasını.
Yalandan üstlendik sahiplenmeyi.
Utanmadık, iki yüzlü davrandık.
Bir destanlar silsilesini bilmezden gelmeyi hüner sandık.
Orada, vatan, diyerek direnişe geçenleri görmezden geldik.
Verdikleri savaşı küçümsedik us almaz bir şekilde.
Hatta, doğulu kategorizasyonunda, ihanet kokan bir algılama duruşuna saplandık.
Ahmaklığın en üst noktalarında, yurt nöbeti tutan yiğitlerin savaşını unuttuk hayasızca.
Utanmadık bu aymazlığımızla.
Şu soruyu da kendimize hiç sormadık.
"Ya hu Muş'ta milliyetçilik yapmak mı, yoksa Ankara'da artistlik yapmak mı?"
Biz bu ahmaklığı yaşarken, us dolu beyinleri ile bozkurt yüreği yürekleri ile Türk birileri, Ülkücü birileri Muş'u hiç unutmadı.
Muş'u hiç ihmal etmedi.
Tuttu, korudu, sardı, benimsedi, bırakmadı.
Ussuz kişilere sorsam şimdi.
Be hey, söyleyin, Çatlı Reis Muş'a kaç kere geldi?
Be hey, 
Muhsin Başkan Muş için neler yaptı?
Bilen kaç kişi çıkar?
Bu için önemini kaç kişi algılar?
Bilmezsiniz. 
Algılamazsınız.
Oturduğunuz yerde ahkam kesersiniz.
Bunun gerekçelerini bile anlamazsınız.
Nedenini de çözemezsiniz.
Çünkü vatan coğrafyası için gerekenleri hiç düşünmezsiniz.
Bütünlük, dersiniz de bütünleşmenin değerini bilmez, derdiyle yanmazsınız.
Sorsam şimdi, Doğu, der geçersiniz.
Malazgirt nedir, desem, susar, garip, kişiliksiz sözler edersiniz.
Muş nerededir Ya Hu?
Bana haritada gösterin. Anlamını anlatın!
Orada yaşananları, dökülen alın terini, verilen şehitleri, çekilen eziyetleri, işkence görenleri, zindanlarda gençliklerini çürütenleri, o şanlı savaşımı...
Bilmezsiniz bile be hey!
Kahramanlar kervanının sessiz ama eşsiz savaşçılarını, onların verdiği uruşu...
Emeği...
Gücü...
Ülküyü...
Usunuza bile düşürmezsiniz.
Muş, der geçersiniz.
Varsa yoksa, batıdır, ortadır, kuzeydir, güneydir ki sanki doğuyu zaten çoktan gözden çıkarmış gibi.
Oraya sahip çıkan yiğitleri...
Oysa orada korkusuz yürekler atar.
Attı.
Oysa orada nice eşsiz yiğidin destanı yazılıdır.
Yazıldı.
Ya hu ben yazmasam, nerden bileceksiniz?
Ya hu siz ne demeye milliyetçisiniz?
Yok sayalım öyle mi?
Yuh olsun size!
Hadi, okuyun da anlayın anlamanız kuşkularla örtüşmesiyse.
Anlatın, en azından ki...
Adeta unutulan topraklara sahip çıkan birileri vardı.
Ercan Taşdemir!
Ülkücü bir öğretmen.
Özü Türk bir yiğit.
Ercan Hoca!
Erliği adı ile özdeşleştirmiş bir kahraman Türk!
Muş'ta yaşayacaksın.
Muşlu olacaksın.
Öğretmen olacaksın.
Üstelik Ülkücü olacaksın.
Bir de bunun üstüne.
Ülkü-Bir'in başkanlığını üstleneceksin.
Varını, yoğunu, emeğini, alın terini, gücünü, kavganı ülkünün buyruğuna sunacaksın!
Hadi buyurun.
Hadi bir deneyin.
Hadi en azından düşünün!
O çağ, çağların en zoruydu.
O çağ, erliğin meydan gördüğü çağdı.
O çağda yaşamak da ölmek de anlıktı ki yiğitlerin umurunda bile değildi.
Yüreğini Türklüğe atamış kişiler gezerdi sokaklarda korkusuzca. 
Bıyıklarını, aşağı doğru salar, kollarını iki yana açar, gerektiğince yüklenir ve sokaklarda korkusuzca dolanırlardı.
Sokaklarda korkusuzca dolanmanın zor olduğu çağları anlatmak için keşke bir imkan olsa da alıp o çağa taşısam sizleri.
Onca zorlu yaşam...
Onca zorlu savaş.
Ercan Hoca, zamanı da düşünürdü, geleceği de. Derdi ki "Bugün el verdiğimiz çocuklar yarının gençleridir. Bugün el verdiğimiz gençler, yarının kadrolarıdır. Öyleyse var gücümüzle sarılmalıyız geleceğimize. Anlatmalı, öğretmeli, yetiştirmeliyiz."
Öyle yapardı.
Koltuğunun altından ne kitap, ne dergi, ne gazete eksik olmazdı.
Görünce bir genci, bir çocuğu, hemen yanaşır bütün samimiyeti ile "Al oku!" derdi. 
Sorulara asla kızmazdı.
Anlatırdı, anlatırdı, anlatırdı.
Kimseyi, hiçkimseyi küçümsemezdi.
Ölçer, biçer, tartar, seçerdi erliğince. 
Mücadele içi yaratılmıştı.
Bir yürek kazanırdı.
Bir yürek kazanmak için her şeyi yapardı.
Bir yürek daha, bir yürek daha...
Eli açık, cömert, mert...
Ülkücü için her dem ölesiye...
Öylece gelişirdi gelecek.
Öğretmendi ya, Ülkücüydü.
Örnekti.
Bir yürüyüşü vardı.
Korkusuz, yiğitçe. 
Dosta güven, yağıya korku...
Attığı her adımda, çevresine bakışlarında "Ben Türk'üm, Ülkücüyüm. Var mı itirazı olan" havasında.
Yoktu itirazı olan.
Kolay mı Ercan Hoca'ya kafa tutmak?
Hangi vatan haininde o cesaret olsun?
Kim çıkıp kafa tutsun?
Emekse emekti.
Güçse güçtü.
Destekse destekti.
Yanına varmak da kolaydı samimi olunca, ona güvenmek de, güvenini kazanmak da...
Evet, güvenin adıydı Ercan Hoca.
Sözünün eri...
Bir ülkü eriydi.
Ne dediyse o!
Ne yaptıysa o!
Ne istediyse o!
Korkan vatan hainleri, korkan millet yağıları. 
Korkarsa onlar korkar.
Türk olmak bir üstünlükse, Ercan Hoca o üstünlüğü yansıtırdı her sözünde.
Duruşu ile Türklüğü hatırlatırdı.
Kavga...
Ne mümkündü onunla kavgaya tutuşmak!
Bilek mi?
İşte bilek!
Yürek mi!
Mangal yürek!
Zaman kötüydü.
İyi insanlar iyiydi.
Ercan Hoca, elindekini dağıtırdı.
Yüreğini açardı.
Ülküsünü taçlandırır, bozkurtca yaşardı.
Derse mi girecek?
Ders mi verek?
Türksen, bunu yüreğinde hissediyorsan sorun yok.
Yoksa!
Kendinden kork.
Ercan Hoca'nın öğrencisi olmak ayrıcalıktı.
Çok gülmezdi.
Çok konuşmazdı.
Seçerdi. Yetiştirirdi. Anlardı. Sonra da güvenirdi.
Onun güvendiğine herkes güvenirdi.
Onun tuttuğunu herkes tutardı.
Onun seçtiği adam olurdu adam.
Bozkurt olurdu.
Asla tavizi yoktu. Çünkü korkusu yoktu.
Tanrı ona korku denen o rezil duyguyu asla tattırmamıştı.
Ülküsüydü tek dayanağı.
Ülküsüydü tek gücü.
Bir de Allah inancı...
Sokakta attığı her adımda, adım adım erlik taşırdı vatanına. Tek bir kem söz edilemezdi hakkında. Yağıları bile saygı ile anar, saygı ile söylerdi adını.
Muş'ta Ülkü odunu alazlı tutan erlerdendi.
Alçak gönüllü, efendi, kadirşinas, emekçi...
Bir o kadar kavgacı...
Bir o kadar savaşçı!
Bu davanın adsız, korkusuz, destan adlarından biriydi Ercan Taşdemir Hoca. 
Heykeli yapılası, adı yaşatılası...
Ben tanıdım, bildim.
Yazık, siz tanımadınız, görmediniz, bilmediniz.
Anlatmaya sözcüklerim yetmedi.
Ama yetim bu, anlatmasam hiç olmazdı.
Ata oğlu ataç doğar.
Yusuf var, atasının adını ve anısını yaşatan erce.
Yusuf var!
Babası ile eş değer yürekçe!
Bize bu satıları yazmak düştü.
Daha dün gibi Ercan Hoca'nın seslenişi ki öyle dost öyle sevecen.
Öyle Türk ve öyle kendince.
Küçükle küçük olan, büyüğe saygıda eşsiz.
Bugün Muş, Muş'sa...
Bugün Muş'ta hâlâ Ülkü odu yanıyorsa...
Bu odda alazı olan Ercan Hoca'yı unutmak...
Fatihalar sunalım ruhuna.
Hep birlikte ellerimizi açıp...
Bir gün o dağlara Ercan Taşdemir'in adını taşlarla imlediğimizde, altına "Ne mutlu Türk'üm diyene" özdeyişini kazıyıp, Türklük için emek verenlere örnek olsun diye...
Unutulmasın, unutulmasın, unutulmasın diye...
Anlatmak istedim ya, yetim bu kadarcık!
Oysa koca bir destan düşülecek bir yiğitti Ercan Hoca'm.
Tanımak, sözünü dinlemek, feyz almak ne büyük andmış!
Değerini tanıyanlar elbet bildi ya, yazgısı bu kadarmış.
Görevimiz!
Biz anlatmasak, kim anlatacak?
Kavga çağının bu yiğit ülkücüsünü kim bilecek?
Kim destan düzecek destan kişilikli Ercan Hoca'ya?
Ha, yetti mi?
Yetmez!
Ercan Hoca'nın destanı anlatmakla bitmez!
Destancının elinden gelen buncacık!
Allah rahmet eylesin!
Ey, adı bilinmez ülkü devi.
Bize hakkını helal et!
Gökalp Şentürk


AHMET HALDUN TERZİOĞLU

Gökalp Şentürk

28.06.2024 08:00:00

Anız yakma, Yangına sebep olma!

Erzurum Valiliği himayesinde Çocuklar ve Aileler Gönüllerince Eğlendi

Palandöken Belediye Başkanı Sunar: “Yusuf Tekin yalnız değildir…”

“Mahmut Amca”dan dondurma keyfi

Erzurum Valisi Çiftçi’den Dumlubaba şehitliğine ziyaret

SERKANDAŞ SİGORTA U-13 YAŞ GRUBUNDA ŞAMPİYON ERZURUM SPOR FK

ÜNLÜ BAYAN KUAFÖRÜ VE AKTİVİST HARUN CİCİ DEN ERZURUM ATAĞI

SERKANDAŞ SİGORTA U-11 YAŞ GRUBUNDA ŞAMPİYON YAKUTİYE SPOR

Erzurum’da “Gıda” denetimlerine devam…

Erzurum'da ormanlık alanlara giriş yasağı

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 38 33 2 3 66 102
2.Fenerbahçe 38 31 1 6 68 99
3.Trabzonspor 38 21 13 4 19 67
4.İstanbul Başakşehir 38 18 13 7 14 61
5.Kasımpaşa 38 16 14 8 -3 56
6.Beşiktaş 38 16 14 8 5 56
7.Sivasspor 38 14 12 12 -7 54
8.Alanyaspor 38 12 10 16 3 52
9.Rizespor 38 14 16 8 -10 50
10.Antalyaspor 38 12 13 13 -5 49
11.Gazişehir Gaziantep 38 12 18 8 -7 44
12.Adana Demirspor 38 10 14 14 -7 44
13.Samsunspor 38 11 17 10 -10 43
14.Kayserispor 38 11 15 12 -13 42
15.Hatayspor 38 9 15 14 -7 41
16.Konyaspor 38 9 15 14 -13 41
17.Ankaragücü 38 8 14 16 -6 40
18.Fatih Karagümrük 38 10 18 10 -3 40
19.Pendikspor 38 9 19 10 -31 37
20.İstanbulspor 38 4 27 7 -53 16

YAZARLAR