İran şovenist çevreleri, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin İran İslam Cumhuriyeti Büyükelçisi Ali Alizade'nin, "Azerbaycan müziği büyüleyici ve onu Tebriz'den dinlemek çok güzel" şeklindeki paylaşımına karşı taraflı bir tutum sergiledi.
İran'da Azerbaycan karşıtı propagandanın başlıca isimlerinden Ali Ekber Raifipour'un öğrencilerinden Behbud Kaboli, X hesabında büyükelçimizin yaptığı paylaşıma son derece yabancı, ksenofob, düşman bir tavır sergiledi.
"Azad İran" Telegram kanalı, Behbud Kaboli'nin Azerbaycan'ın toprak bütünlüğüne karşı çıkmaktan çekinmediğini aktarıyor: "Sayın Büyükelçi, kendinize sahte bir kültür yaratmayın. Kuzey Azerbaycan, büyük İran'ın geniş topraklarının bir parçasıydı ve öyle kalacaktır. Bu müzik de Tebriz'den gelen gerçek İran müziğidir. Ruslar Kuzey Azerbaycan'ı ayırmasaydı, sen şimdi İran vatandaşı olacaktın. Elbette ki ileride İran vatandaşı olacaksınız."
Not: İran İslam Cumhuriyeti'nde Azerbaycan'a karşı faaliyet yürüten Fars şovenist çevrelere hatırlatmak isterim ki, tarihte hiçbir zaman "İran" diye bir devlet olmamıştır ve Güney Azerbaycan topraklarında bulunan devlete ilk kez 1936 yılında Milletler Cemiyeti tarafından (İngiltere'nin önerisiyle) "İran" adı verilmiştir. Siz Farsların ihaneti olmasaydı Kaçar Devleti Uluslararası Emperyalizm tarafından işgal edilmeyecekti. Siz ermeniler kimi her zaman Hıristiyanların hizmetkarı oldunuz ve onlara hizmet ettiniz.
Tarihi gerçekleri unutanlara hatırlatalım ki, Arap Hilafetinin zayıflamasından sonra, 946'dan 1925'e kadar bu bölgede Selçuklular, Karakoyunlular, Akkoyunlular, Safeviler, Afşarlar ve Kaçarlar gibi büyük TÜRK imparatorlukları varlık göstermiştir.
Rusya ve İngiltere, kendi devlet çıkarları uğruna TÜRK imparatorluklarının tarihini tahrif ederek Fars tarihi gibi gösterdiler. Son Türk imparatorluğu olan Kaçarlar'ın Farslaştırılması gerçekleştirildi. Uluslararası emperyalizm, Kaçar Şahı'nın İsviçre'de bulunduğu sırada haince bir darbe düzenleyerek, 15 Aralık 1925'te Rus Kazak birliğinde mehter olan Rıza Pehlevi'yi iktidara getirdi. 1925'ten 1936'ya kadar eyaletin adı "Birleşik Eyaletler" olarak varlığını sürdürdü. Devletin isminin Kaçar olarak kalması mümkün olmadı; çünkü Kaçarlar Azerbaycan'a bağlı bir Türk devletiydi.
Böylece 100 yıldır, İngiltere'den sonra bile, İran-Pers rejimi Avrupa, ABD ve Rusya'nın siyasi-ekonomik-askeri yardımlarıyla varlığını sürdürüyor. ABD bugün İran'a gizlice yardım sağlıyor; Irak üzerinden İran'a her üç ayda bir 11 milyar dolar aktarıyor.
Azerbaycan bilinç ve düşünce olarak hiçbir zaman değişmedi. Günümüzdeki İran algısı, Stalinist-Rus edebiyatının yaydığı tez ve fikirler temelinde şekillenen düşüncenin ürünüdür. Bu anlamda Azerbaycan'ın güneyide ve kuzeyide Türklerin eseridir.
Kaçarlar İran'ı 4 idari bölgeye ayırdılar: Azerbaycan, Horasan, Kirman ve Fars. Fars molla rejimi ise Azerbaycan'ın tarihi topraklarını birkaç yeniden böldü.Bu anlamda siz de diğer Ermenilerden farklı değilsiniz; diğer halkların tarihini çarpıtıyor, etnik kimlikleri nedeniyle onlardan nefret ediyor, onları katliamlara tabi tutuyor, topraklarını işgal ediyorsunuz.
Bütün Azerbaycan olarak adlandırılan coğrafi alan, Azerbaycan Türklerinin yoğun olarak yaşadığı bölgedir. Kafkasya ve Anadolu'yu İran platosuna bağlayan önemli bir bölgedir. Tahtı elinde bulunduran Türk hanedanları, Azerbaycan'da veliahtlarını yetiştirirdiler.
Türkler, merkezi Azerbaycan olmak üzere İran platosunun tamamına sahip olma hakkına sahiptir. Türkler, İran platosunun her yerinde, her bölgesinde yaşamaktadırlar ve İran'daki tarihleri 7.000 yıl öncesine dayanmaktadır.
Azerbaycan Türklerinin davası yalnız Azerbaycan'ın davası değil, aynı zamanda Türklerin ve Milletin davasıdır. Türk milletinin İran yaylasındaki bin yıllık devleti, Uluslararası Emperyalizm tarafından elinden alınmış ve gasp edilmiştir. Tarihi adalet yeniden sağlanmalı, bölünmüş Azerbaycan toprakları birleştirilmeli, İran platosunda Türk Devletliği yeniden tesis edilmeli, Ermeni-Fars-Rus faşizmi tarihin arşivlerine gömülmelidir.