“Ağustos ayı sıcaklığıyla insanların içini ısıttığı günlere girmiştik,huşu içerisinde oruçlarını tutuyor,çocuklar şeker bayramını,şeker tadında çıkartmak için gün sayıyordu”
Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu’nun bu muhteşem şiirinin iki kıtasını marşlar söyleyerek geçti gençliğimiz,

Aylardan Ağustos, günlerden Cuma
Gün doğmadan evvel iklîm-i Rum'a
Bozkurtlar ordusu geçti hücuma
Yeni bir şevk ile gürledi gökler
Ya Allah...Bismillah... Allahuekber

Önde yalın kılıç Türkmen Başbuğu
Ardında Oğuz'un ellibin tuğu
Andırır Altay'dan kopan bir çığı
Budur, Peygamberin övdüğü Türkler...
Ya Allah...Bismillah... Allahuekber

*
1979 yılına gelen sürenin her günü, geçmişin kapanmayan yaralarıyla yaşandı, 70’li yılların Türkiye’sinde, hepsi birbirinden korkunç, birbirinden iğrenç yüzlerce, katliamlar yaşanıyordu.Bunu yazmak için ne benim ömrüm yeter,nede okumaya sizin ömrünüz. Ülkücüler, vicdanı olan herkesin yüreğini kanatacak olayların yüzlercesini, yaşadı. 
1974 Affı ile cezaevlerinden çıkan komünist örgüt mensupları eylemlere başlamış 1978 yılı başlarında  Rockefeller ailesinin sağladığı bursla Amerika’da okuyan Bülent Ecevit’in, ünlü Güneş motel’de bakanlık vaat ederek transfer ettiği millet vekilleriyle bakanlık sayısını 34 yaparak, zam,zulüm,kıyım ve işkecelerin başladığı Hükümeti kurduğu günler saldırılarını en üst seviyeye çıkartmışlar.
İlk icraat MHP’li 7 genel müdür bakanlar koltuğuna oturmadan teleks emriyle görevden almakla başlamıştı.
..Ve her gün Türkiye’nin değişik yerlerinde onlarca Ülkücü kahpe pusularla katledildi.
Büyükelçilikler,karakollar basılıyor.Bakanlar,milletvekileri,belediye başkanları suikastlara uğruyor. Polis,asker şehit ediliyor.Bankalar soyuluyor,fabrikalarda grevler,okullarda boykotlar, Ülkücü kuruluşlara saldırılar oluyor günde onlarca Ülkücü katlediliyor MHP il,ilçe başkanları şehit ediliyor. Komünist militanların kurdukları uyduruk halk mahkemesi adı altında onca işçinin katline karar verdiler.
Emniyet teşkilatının içiresinde POL_DER adında dernekle örgütlenen mensuplar İGD,Aydınlık,YDGD,Halkın Kurtuluşu adlarındaki sol örgütlerin çatışmalarında ölenlerin faillerini MHP ve Ülkücü kuruluşlar arasında aramış ve hayali failler bularak cezaevlerine doldurmuşlardı…
*
14 EKİM’DE yapılacak olan Senato üçte bir yenileme ve beş ildeki milletvekilliği ara seçimleri yaklaşırken, anarşi tırmanışa geçti. Şiddet odakları ülkeyi seçim yapılamaz bir ortama sürüklemek için cinayetlerini yurdun dört bir yanında suikastlar ve Ülkücülere yönelik saldırılarla yoğunlaştırıyorlar.
27 Mayıs öncesi Beyoğlu ve Şişli Emniyet Amirliği görevinde bulunan, daha sonra Yassıada Mahkemesinde DP yöneticileri ile birlikte yargılanan Zeki Şahin, bir süredir Zeytinburnu’ndaki bir tekstil fabrikasının idare müdürlüğünü yapıyordu. Sabah yanında sekreteri ile birlikte fabrikaya gitmekte olan Zeki Şahin Zeytinburnu’nda silahlı 6 kişi tarafından durduruldu. Otomobilin çevresini saran silahlı militanlar yaylım ateş açtılar. Zeki ŞAHİN ateş sırasında derhal şehit oldu. Yanında bulunan sekreteri Emel BERKEL ise yara almadan kurtuldu. Bu anda olay yerinden geçmekte olan Mehdi Aktaş adlı yurttaş da ağır şekilde yaralandı. Zeki ŞAHİN'i şehit eden otomatik silahlı militanlar daha sonra Sümer Mahallesine doğru yaya olarak kaçtılar.
Olaydan sonra kaçan katilleri yakalamak için güvenlik kuvvetleri çevrede geniş bir operasyona başladı. Ancak katillerin izine rastlanmadı. Saldırı ilgili soruşturmayı yürüten polis yetkilileri, Zeki ŞAHİN’in idare müdürlüğünü yaptığı fabrikaya işçi taşıyan servis otobüslerinin bir süre önce silahlı saldırıya uğradığını ve olay sırasında Fahrettin YAVUZ,Tacettin YAVUZ,Kadir YILMAZ isimli  işçilerin  öldüğünü belirttiler ve katillerin aynı kişiler olabileceğini söylediler.
1 Ağustos -Ankara Yüksek öğretmen okulu öğrencisi “Abdülkadir BİLİR”-İstanbul’da yanında annesi ve kızkardeşi olduğu halde teravih namazını kılmak için gittiği Eyüp cami avlusunda “Mehmet ALUŞ”-Diyarbakır Tıp Fakültesi sağlık koleji öğrencisi “İsmail ÖKSÜZ”
2 Ağustos -İstanbul’da Devlet Mimarlık Mühendislik Fakültesi öğrencisi “Hüsamettin ERKOVAN”
3 Ağustos - İstanbul Kartal MHP eski ilçe başkanı “Haydar ŞAHİN” ,Zeytinburnu’nda “Fahrettin YAVUZ”,Tacettin YAVUZ”,”Kadir YILMAZ”-Adana’da Lise öğrencisi “Mustafa YÜCE”-Mardin Kocasırt köyünde öğretmenlik yapan “Tacettin AMUCA”
6 Ağustos - Kayseri’de işkence edilerek “Ali ÇETİN”-Antalya Cezaevinde “Hüseyin BAYRAM”-Kırklareli’nde Çiftçi “Ahmet CANLI”
7 Ağustos -Ankara GüngörendeTerzi ”Ali Kemal FİDAN”
8 Ağustos - Manisa’da Traş olduğu berber dükkanında işçi “Yıldırım AKDOĞAN”-İstanbul’da,babasının bakkal dükkanında baskında “Sedat ŞEN”
9 Ağustos - Balıkesir’de Burhaniye MHP bşk yardımcısı”Sıtkı AKTURAN” ve cenazesine katılan 36 Ülkücü tutuklandı.
10 Ağustos -Kayseri’de Öğretmen okulu öğrencisi ”Zihni DEMİR”-Konya’da Esnaf “Veli BÜLBÜL”- Giresun Tirebolu’da genellikle Ülkücü kişilerin gittiği kahvehane maskeli kişiler tarafından kurşunlandı olayda “İzzet SÖZER”,”Dursun GEDİK”,”Ali İNCEKALE”
11 Ağustos - İstanbul Küçükköy beşyüzevler mevkinde ast subay “Halis ÖZTÜRK”-Kahramanmaraş’ta Balıkesir Öğretmen okulu öğrencisi”Hüseyin KUZDAN”-İstanbul’da büfeci “Süleyman YILMAZ”
12 Ağustos -Bilgöl’de MHP’li Belediye başkanı “Hikmet TEKİN”, Annesi “Hamdiye TEKİN”, Kardeşi “Ahmet TEKİN”
13 Ağustos –İstanbul Kocasinan’da da Siyavuşpaşa Caddesinde   21.30 sıralarında kimligi bilinmeyen militanlar tarafından açılan ateş sonucu Lokman “KADAKAL” ağır şekilde yaralandı. Çapa Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırılırken yolda şehit oldu.-İstanbul’da Topçular semtindeki Marangozlar sitesini basan silahlı militanlar Ülkücü görüşlü işadamını öldürdü, daha sonra 3 işyerine de bomba atan katiller kaçtı saat 14 sıralarında Marangozlar Sitesine giden 9 militan önce Ülkücü Muhterem Bayat’a ait bakkal dükkanını bombaladılar Daha sonra aynı sokaktaki bir kahvehaneye giren militanlar içerde oturanları dışarı çıkardıktan sonra bomba atarak kaçtılar. Bu olaydan bir kaç dakika sonra saldırganlar bu kez Başaran KAMBUR adlı işadamının kristal avize satan mağazasını bastılar. Ülkücü görüşlü Başaran KAMBUR’u başına 8 kurşun sıkarak şehit eden militanlar daha sonra içeri bomba atarak ortadan kayboldular.- Beşiktaş semtinde Migros binası önünde yürümekte olan MHP Beşiktaş ilçe Gençlik Kolları üyesi Hüseyin SOBACI’ya 19.30 sıralarında bir grup tarafından tabanca ile ateş açıldı. Olay sırasında ağır yaralanan Hüseyin SOBACI hastaneye kaldırılırken yolda oldu.- Hatay’da “Mustafa ŞAHİN”
Ağustos ayı boyunca çeşitli illerde;
Fevzi KÖSEAYDIN, Ahmet ÇELİK, Cihangir TATAR, Mehmet KOYUNCUOĞLU, Ali AKTAN, Halim KARADENİZ, Mehmet İLHAN, Cumali SÜRÜCÜ, Haşim YILDIRIM, Mehmet Hakkı YOLAÇ, Doğan TAŞOLUK, Osman KAVÇAR, Ömer KESTENLİ, Şükrü FİDAN, Halil ATAŞ, Osman GÜÇLÜ, Osman ÜNAL, Mehmet POLAT, Tahsin ÖZ, Mehmet Rauf AKRA, ,Ali UZUN, Ayfer İNCELER, İmdat CAN, Satılmış ALTIN, Bahattin BURMA, Mustafa EKER,
Korkakça, kalleşçe uğradıkları saldırılarda şehit edildiler.
*
14 Ağustos sabahı Türkiye’nin ilçeler arasında en fazla Ülkücü şehit veren Manisa Turgutlu’da bir sessizlik var dı. İlçe sakinleri geçen hafta traş olurken berber dükkanında saldırıya uğrayarak şehit edilen Yıldırım Akdoğan’a yapılan kahpe saldıyı konuşuyordu. Kızıl komünizmin yerli uşaklarınca ülke genelinde devam eden ülkücü katliamının en vahşi örneklerinden biri de milli ve manevi hasletlerine bağlılığıyla tanınan Manisa ili Turgutlu ilçesinde uygulanıyordu.
“Son nefesini vermemiş olayı duyan annesi koşarak gelmişti iki kurşun da, annesinin kucağında sıktılar”
THKP-C “Kasabalılar Grubu’’ adıyla yasa dışı örgüt kuran ve komünist militanlarıyla yurdun çeşitli kesimlerinde eylem yapan Nalan Gürateş, bunlardan birinde. Adana Ticaret Bankası soygununda polisle girişilen çatışmada kocası  ilkokul öğretmeni Nurettin Gürateş’i öldürüldü. Devletin emniyet kuvvetleriyle giriştikleri silahlı çatışmalarda Nurettin Gürateş’in ölümüyle hareket kabiliyetini yitirdi bir yıl sonra yeniden THKP-C “Turgutlu acilcileri” olarak ortaya çıkarak  İki bekçi ile bir polisin ölümüyle sonuçlanan emniyet amirliği baskını ve Manisa Alaybey Karakol baskınlarını üslenen, çeşitli bankaların şubelerine bomba yağdıran ve öldürülen kocasının “Kalbimizde yaşıyorsun” yazılı pankartını bombaladığı yerlere asan Nalan Gürateş iki kardeşi Bedrettin Sınlak ile Ahmet Sınlak’ı,Mehmet örs, irfan Huyutemiz, Osman Karabulut Mehmet Boz ile Kürt ismet adıyla anılan bir militanı da yanına alarak son günlerin en kanlı,en kahpe baskınını düzenledi.Saat 22.30 sıralarında Yenimahalle Ay Sokakta cereyan etti. Başları poşularla sarılı 5-6 kişi teravih namazı sonrasında Ülkücülerin oturdukları,sohbet ettikleri Arif Karaduman'ın kahvesine gelerek, makineli tüfeklerle içerisini tarayarak ölüm kustular. Bu sırada içerde oturmakta olan Turgutlu eski ülkü Ocakları Başkanı ve Buca Eğitim Enstitüsünde beklemeli öğrenci Zeki Yamankara(24) lise mezunu Arif Şanlı (20), Emin İzbudak (23) olay yerinde şehit oldular.Bitlis'te öğretmenlik yapan Ali Aktan (23)  demircilik ile hayatını kazanan Ali Rıza Sabırlı (38) yaralandı. Turgutlu Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınan yaralılardan Ali Aktan kurtarılamayarak şehit oldu.
Can güvenliği nedeniyle ismini açıklamayan bir görgü tanığı ise şehit edilen Zeki Yamankara’ya. Kahvenin karşısındaki evden olayı duyar duymaz koşarak gelen annesi Fatma Yamankara'nın kucağında daha ölmemişken iki kurşun daha sıkıldığını söyledi.
Kahpece düzenlenmiş bir baskının sonunda, Ülkücüler yerde kıvranarak can verişine bizzat tanık olan örgüt üyeleri, başta "beyin”olarak bilinen Nalan Gürateş olduğu halde, plakası saptanamayan bir araçla olay yerinden kaçtılar.
Ülkücülerin öldürülmesi olayı ilçede duyulur duyulmaz hava çok gerginleşti. Ülkücüler gruplar halinde  Turgutlu Devlet Hastanesinin etrafını kordon altına aldılar. Güvenlik kuvvetleri yetkilileri muhtemel bir karşı saldırıyı önlemek için Manisa'dan yardım istediler. Manisa Valisi Mustafa Yörükoğlu. İl Jandarma Komutanı ve İkinci Şube Müdürü bir jandarma asayiş takımı ve iki polis ekibi ile saat 24 sıralarında Turgutlu'ya geldiler.
Olay üzerine Manisa'da güvenlik kuvvetleri alarm duruma geçirildi. Kahvelerin çevresinde gerekli önlemler alındı. Sahura kadar açık olan kahveler her hangi bir panik havası yaratılmaması için boşaltılmadı. Manisa'ya giriş ve çıkışlar kontrol altına alındı.
*
“Vicdanları sızlatan gelişmeler, ülkücülerin  mücadele ettiği sadece devleti yıkmak, bölmek olanlarla olmadığı aynı zaman da Devletin içine sızmış onlara destek verenlerle de olduğunun gerçeğiydi”
MANİSA’da MHP il Başkanı Cemil Çöllü’yü öldürmek ve Turgutlu'da kanlı karakol baskınına katılmak suçlarından aranan ve haklarında 2 ayrı gıyabî tutuklama kararı bulunan Eyüp Serin, Manisa Savcı Yardımcısı Mustafa Bayaslan’a teslim oldu. Avukatı ile birlikte Adliyeye gelen"THKP-C Turgutlu Acilcileri" örgütü üyesi Eyüp Serin tüm suçlamaları reddetti ve nöbetçi savcı Mustafa Bayaslan’dan cezaevinde saçlarının kesilmemesini istedi. Bunun üzerine savcı Cezaevi müdürünü arayarak bu yolda talimat verdi.Daha sonra hakkındaki gıyabi tutuklama kararı vicahiye çevrilen Eyüp Serin polis tarafından ifadesi alınmadan,daha doğrusu polisin haberi bile olmadan tutuklanarak cezaevine götürüldü. Manisa Emniyet yetkilileri Eyüp Serinin teslim olduğunu, ancak ertesi gün öğrendiler. Eyüp Serin’in birçok siyasi olaya adının karıştığını belirten Manisa Emniyet yetkilileri şöyle konuştular:"THKP Turgutlu Acilcileri adlı illegal örgütün üyesi olan Eyüp Serin Turgutlu'da 2 bekçinin ölümü ile sonuçlanan kanlı karakol baskını ile MHP Manisa il başkanı Cemil Çöllü'nün öldürülmesi olaylarına karıştığı için hakkında gıyabi tutuklama kararı verilmişti. Eyüp Serin ile birlikte irfan Huyutemiz ve Mehmet ör adlı militanlar da aranıyordu. Son günlerde militanların İzmir'de olduğunu saptamıştık. Eyüp Serin ’in polise gösterilmeden teslim olur olmaz cezaevine kapatılması bir çok olayın aydınlatılmasını engelledi. Eyüp Serin suç ortaklarının yakalanması için önemli ipuçları verebilirdi."diyorlardı…

Tüm şehitlerimizin ruhları şâd,mekânları cennet olsun.

Gökalp Şentürk