Arkadaş evinize geldiğinde misafir gibi davranır...
Dost geldiğinde buzdolabını açıp istediğini alır...
Arkadaş senin ağladığını görmez...
Dostunun omuzu ise senin gözyaşlarınla ıslanır...
Arkadaş davetine katılınca bir paket hediye ile gelir...
Dost sana yardım etmek için erken gelir;
toparlanman için geç gider...
Arkadaş, onu o yattıktan sonra ararsan rahatsız olur...
Dost neden bu kadar geciktiğini sorar, derdini anlatmak için...
Arkadaş bir kavgadan sonra her şeyin bittiğini düşünür...
Dost ise tekrar arar....
Arkadaş senin daima onun arkanda olmanı ister...
Dost ise her zaman senin arkandadır ...
Arkadaş zaaflarınızı öğrenir ve onları kullanabilir...
Dost zevklerinizi öğrenir ve onlara hitap eder...
Arkadaş zayıflıklarınızı bilirse başınıza kakar...
Dost zayıflıklarınızı bilirse örtmeye çalışır ...
Arkadaş sizi ikinci görmek ister, Dost ikinciniz olmaktan şeref duyar...
Arkadaş sıkıntınız olmadığında yanınızdadır...
Dost sıkıntınız olduğunda size koşar...
Arkadaşlarınıza siz huzur vermeye çalışırsınız...
Dostlarınız size huzur vermeye çalışır...
Arkadaş bu mesajı okur ve siler...
Dost okur ve dostlarına yollar.
Şimdi bizim dostluklarımızı ele alalım.
Ne günler yaşadık biz dostlarımızla
"İslam"dedik,"Turan"dedik
,"Milliyetçi Türkiye"dedik.
"Kanımız aksada zafer İslamın",
Kahrolsun Komünizm ve Kapitalizm"
"Ne ABD,ne RUSYA,ne ÇİN..Her şey Türk tarafından,Türk'e göre,Türk için"dedik.
Geceleri uyumadık duvarlara sloganlar yazdık.
Gece bekçilerinden,polisten kaçarak direklere afişler astık.
Ocakta uyumadık sabahlara kadar nöbet bekledik.
Paramız yoktu çarşı lokantasında bir tabak mercimek çorbasını birlikte kaşıkladık.
Polise yakalandık kendimizce devasa eylemler yaptıktan sonra..
Karakollarda günlerce iskence gördük.
Peki bugün,simdi durum nedir diye soracak olursanız..
Dünya değışti elbette.
Aynı inanc kavgası hala sürüyor.
Dava yaşıyor.
Dava kavgasi sürüyor.
Hala başaramadik ama dostlarımız ile mücadelemiz sürüyor.
Başaracağız..
Başaracağız..
Başaracağız..
Strateji Uzmanı
Gazeteci Yazar
Gökalp Şentürk