Dünyanın 7 harikası
İnsanlık...
Ne zaman bu kadar körleşti?
Dünyanın yedi harikasını konuşuyoruz ya,
Hiç düşündün mü, sen en son neye “mucize” dedin?
Bir ekrana 7 saat bakmak kolay,
Ama 7 saniye göz göze gelmek zor geliyor artık insanlara.
Dokunmak için tuşlara bastığımız bir çağda,
Birinin elini tutmak, en nadir hareketlerden biri oldu.
Sorarım sana:
Ne zaman son defa bir çocuğun kahkahasına kulak verdin?
Ne zaman rüzgârın yanağını okşadığını hissettin?
Ne zaman bir yemeğin tadını gerçekten aldın?
Yoksa o yemeği yerken de ekran kaydırıyordun değil mi?
İşte sana unuttuğumuz yedi mucize:
1. Dokunmak:
Ama ekranlara değil...
Bir dostun sırtına, annenin eline, bir yetimin başına…
Parmak izimizden önce, iz bıraktığımız elleri kaybettik.
2. Tatmak:
Yalnızca ağızla değil…
Hayatın küçük sevinçlerini, bir dostun çay ikramındaki sıcaklığı…
Her şeyi tüketiyoruz ama hiçbir şeyin tadı kalmadı.
3. Görmek:
Ama sadece bakmak değil...
Bir insanın içini, bir kalbin yorgunluğunu,
Gözlerde gizlenen "anlatamadıklar"ı görmeyi unuttuk.
4. Duymak:
Kulağın duyması kolay...
Ama kalbin işitmesi başka şey.
Çocuk ağlamalarını duymaz olduk, çünkü sessizleştirdik vicdanımızı.
5. Hissetmek:
Ne zaman ağlarken içinden geleni yaşadın son defa?
Şimdi herkes güçlü görünmeye çalışıyor ama
İçi kırık, sesi kısık, duyguları bayat herkesin.
6. Gülmek:
Gerçekten kahkaha atmayı unuttuk.
Emojilere bıraktık tüm tebessümleri.
Kalpten değil, filtreden gülen insanlar olduk.
7. Sevmek:
Belki de en çok bunu unuttuk.
Sevgiyi bile hesapla verir olduk:
“Ben verdim, o da versin…”
Sevgiye bile taksit koyduk;
Yarısı bugün, kalanını hak ederse…
Ve sonra dönüp,
Taşlardan yapılmış dev yapılara bakıp,
"Ne büyük mucize!" diyoruz.
Hayır! Asıl mucize senin içindeydi ama fark etmedin.
Senin kalbin, senin şefkatin, senin insan oluşun...
Gerçek şu ki;
Dünyanın yedi harikası yok olmadı.
Biz görmeyi bıraktık.
Tatmayı unuttuk.
Sevmeyi ihmal ettik.
Duygularımızı dijital çöplüğe attık.
Şimdi “harika” diye baktığımız her şey,
Aslında içini kaybetmiş kalıplar.
Ey okuyucu,
Harika olmak için bir mabede ihtiyacın yok.
Bir kalbe dokun, bir çocuğu sevindir,
Bir annenin duasını al, bir dostun gözyaşını sil...
İşte o zaman,
Sen dünyanın sekizinci harikası olursun.