Engel siz de…

2022 de yazdık bir fark göremedik aynı yazıyı 2023 ün 3 Aralık Engelliler Gününde de yayına attık. 

Yetmedi 2024 te de attık…

Var ise ömrümüz 2025-2026 ve daha fazlasında da… 

Ta ki bizdeki engeller kalkıncaya kadar veya samimi olduğunuzu, ciddi anlamda samimi olduğunuzu anlayıncaya kadar…

Birçoğumuza göre bugün, Dünya Engelliler Günü. 

Birçoğumuza göre bugün, yılda bir defa hatırlanan ve reklam açısından gösteriş malzemesi olarak kullanılan ve 1992 yılından bu yana da sözüm ona farkındalık günü olarak, Birleşmiş Milletlerin ajandasında yer etmiş özel bir gün.

Merak etmemek elde değil aslında; nedir bu engel dediğimiz şey? 

Engellikte standart olan kıstaslar nelerdir. 

Bu kadar dikkat çektiğine göre ve bilhassa Birleşmiş Milletler gibi hakkın, hukukun, insanlığın ve sayamadığım daha onlarca ulvi özelliği bünyesinde barındırıp! Dünyanın gözüne soka soka bu özellikleri uygulayan bir kurumun ajandasına giren kavram…!

Affınıza sığınıyorum ama gerçekten birilerinin bu konuda samimi olduğuna inanmadığım için, bu sefer yapmacık reklamlarınıza seyirci kalamayacağım. Hem yüreğim el vermiyor hem de bu konuda gerçek bir sorumluluk baskısı altında hissediyorum kendimi.

Lütfen; ya gerçekten çaba gösterip ortadan kaldıralım şu insanlık ayıbımızı, ya da “senede bir gün” şarkısı modunda kendimizi daha fazla kandırmayalım. Yaptığımız şey karşısında inanın gerçek tiyatrocular bile parmak ısırıyor.

Yanılıyor isem beni uyarın hemen şimdiden hatam için özür dileyeyim.

“İstisnalar kaideyi bozmaz ama genelleme yaptığımız zaman var olanları yazalım”. Saraylar yapıyoruz, evler inşa ediyoruz. İş yerleri, AVM ler, ne alaka ise adı rezidans olanlar, falanlar, filanlar. Dünyanın en büyük krallarına, padişahlarına, sultanlarına bile layık olamamış yerlerde ikamet ediyoruz. Ve bizim oturduğumuz evlerde olan konforun, hiçbir zaman kimlere nasip olmadığını, olamadığını düşünemedik bile. 

Ulaşım araçları yapılıyor, her gün ve hatta her saat bir yeni model trafiğe dâhil ediliyor. Uçanı da var, kaçanı da…   

Ve hatırımıza gelmeyen yüzlerce şey.

Engel nedir?

Engel olan nedir?

Engelli ne demektir?

Güzel adımların atıldığı, güzel faaliyetlerin başlatıldığı, teşvik edici ve hatta özendirici birkaç örneğimiz yok değil ama yetersiz. 

Samimi birkaç soruya samimi bir cevap yeter bana.

Kaç mühendis, müteahhit, taşeron veya adları her neyse yaptığı binayı tekerlekli sandalye eşliğinde veya gözleri bandajla kapalı olarak kontrole çıktı? Kaç binada dünya standartlarında olan uygulama var? Hangi özellikleri ön planda tutarak sunuyoruz hizmetlerine.

Çıkalım şu trafiğe, toplu taşıma araçlarımızın kaç tanesinde bu insanlarımıza hizmet alabiliyoruz bakalım bir. Normal olanlar doğru düzgün bir şekilde ulaşım hizmeti alamazken, neden yılda bir gün üzgünmüş gibi takılalım ki. Bu bizden olan, bizim olan insanlarımız her gün aramızdalar ya.

Kendi şehrimden örnek vereyim, hiç sağa sola gitmeden.  Hastanelerimizde, kamu kurum ve kuruluşlarımızda, şirketlerimizde, iş yerlerimizde bu hususa dikkat çeken kaç projemiz veya uygulamamız var. 

Halkımızın veya halkımıza hizmet veren personellerimizin hangi çoğunluğu böyle bir eğitim aldı ve bu ayrıcalıklı insanlarımıza ne tür hizmetlerimiz var. Ki bu işin eğitimini aldığı bildirilenlerin bir kısmı dahi onlardan uzak kalmaya çalışırken…

Okullarımız, ibadethanelerimiz, spor alanlarımız, caddelerimiz ve sokaklarımız. 

Trafik düzenimiz.

Ve hatta eğitim sistemimiz…

Önce gerçekten ama gerçekten samimi olalım. Gerisi inanın anında veya zamanla düzeliyor. Masraf yapmaktan kaçındığımız bir takım çalışmalar için, senede bir gün bir araya gelip rol yapmanın gereği de yok, manası da.

Yapabiliyor isek;

2022 ile 2023 ün ve hatta 2024 arasında iyileştirme yapılanlara bakarak, farkını görüp,

Önce biz kendi beynimizdeki engelleri kaldıralım ve etrafımıza öyle bir gözle bakalım.

Ve aynanın karşısında gördüğümüze, işaret ederek;

Engel siz de, diyebilelim.