Gazze'de yapay zekâ destekli insan kıyımı yaşanıyor. 40 bin insanın katledilmesi ve bunların çoğunun da çocuk olması elbette kolay bir mesele değil. Yaralı sayısı 80 binin üzerinde ve bu sayılar sürekli artıyor.
Kötü olan nedir biliyor musunuz? Gazze'de yaşananları bizim kanıksamamız.
Gazze'den bir baba şunları yazmış: "İki kızımı yatağa götürmek günlük ritüellerimden biri. Biri bir yanımda diğeri diğer yanımda yataklarına uzanıyorum. Öykü okuyoruz, ben okurken oyun oynuyorlar, birbirlerine ve bana takılıyorlar. Sonunda onlara artık uyumalarını söylüyorum, bir saniye içinde de uykuya dalıyorlar.
Son günlerde Oslo’da havalar oldukça sert; göğü inleten fırtınalar rutinimizi bozuyor. Kızlar, kimi zaman beni bile korkutacak kadar yakından gelen, kulakları sağır eden seslerden korkuyorlar. Bense sakinliğimi korumaya çalışıyorum ki onlar endişelenmesin. Onlar bana sokuldukça, çocukken ebeveynlerimin beni ve kardeşlerimi sakinleştirmek için söylediği sözleri tekrarlayarak güvende hissetmelerini sağlıyorum: “Güvendeyiz, Tanrı merhametlidir, endişelenmeyin.”
Allah, merhamet sahibi, yerlerin ve göklerin Rabbidir. O, kullarına zulmetmez, biliyorum. Gazze'de iki kızını kucağına alarak sokaktan gelen bomba seslerinden korumaya çalışan babayı anlamaya çalışıyorum. Nasıl bir haleti ruhiye içindedir acaba?
Öyle ya, o küçücük çocuklar askeri üniforma giymiş, Tanrı rolü oynayan ve bir ekranın ardından bir düğmeye dokunarak kimin yaşayıp kimin öleceğine karar veren zâlimlerin kim olduğunu nereden bilecek?
Bir anne ve baba olarak empati yapıp, kendinizi Gazzeli ebeveynlerin yerine koyun. Bir çocuğa yüksek teknolojili bir soykırımı nasıl açıklarsınız? Onlara geleceğin imha operasyonlarından birini yaşıyor olduklarını nasıl anlatırsınız? Yapay zeka ile Gazze'yi yok etmeyi planlayan Siyonist İsrail ve arkasındaki Amerika ve Batı dünyasını nasıl anlatacaksınız körpecik çocuklara?
Hiç şüphesiz Gazze'de teknoloji destekli bir soykırım yaşanıyor. 2 milyarlik Müslüman nüfus ise seyrediyor.
Vahşetin bilançosu büyük.
İsrail'in Gazzeli sivilleri evlerinde vurmak için bile insansız hava araçları ve quadcopterlerin kullanıldığı iddia ediliyor. Korkunç bir narsizm, barbarlık ve zalimlikle karşı karşıyayız.
İsrail okullarında ve sosyal hayatta beyin yıkama, İsrailli askerlerin çoğunun soykırıma rıza göstermesini sağlamış durumda. İşte tam da bu yüzden Gazze'de ki İsrail askerleri öldürmekten zevk alıyor.
Bu aralar 1984 romannını yeniden okumanızı öneririm. İsrail yetkilileri öyle sofistike (ve öyle çok sayıda) gözetim mekanizması kullanıyor ki bugün Filistin,
George Orwell’in anlattıklarının çok daha vahim olanını yaşıyor.
Size bir şey söyleyeyim mi, İsrail, dronlardan bilgisayar korsanlığı yazılımlarına, yüksek teknolojili kameralara ve özel yüz tanıma araçlarına kadar güçlü teknolojik araçlarla Filistinlilerin tüm kamusal ve özel alanlarına erişim imkanı var. Filistin'i insan yerine koymayan, adeta onu yok etmek için mücadele eden bir korsan terör devleti ile karşı karşıyayız.
Zalimler, ezilenleri kendi gerçekliklerini (köleliği ve sömürüyü) görmeyecekleri rahat bir yaşamın sanal gerçekliğine zorluyor. (mu?)
Halid Albah'ın da ifade ettiği gibi, "Gazze’de gördüklerimizin çok yakın bir gelecekte yeni normal haline gelmesi gibi çok sahici bir ihtimal karşısında nasıl bir seçim yapacağımızı düşünüyorum. Görmezden gelip mavi hapı yutacak mıyız? Yoksa kırmızı hapı tercih edip uyanacak mıyız?
Gazze’deki soykırımı çok uzakta, kendi başımıza gelemeyecek bir trajediymiş gibi görmeyelim.
Netanyahu denen zâlim, Eylül 2023’te, ordusunun soykırım savaşı başlatmasından üç haftadan kısa bir süre önce Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda “İsrail’in teknolojik devrimi dünyaya nasıl nefes kesici bir yenilik sağladıysa, İsrail tarafından geliştirilen yapay zekânın tüm insanlığa fayda sağlayacağından eminim”sözü,ne anlama geliyor.