İbrahim Bayrakçı

Tarih: 17.06.2024 10:36

Göktürklerde devlet yapısı

Facebook Twitter Linked-in

Göktürklerde devlet yapısı

1) Geniş araziye sahip olmak (ekonomik) 

2) Askerliği meslek edinmek (idari-askeri) 

3) Ruhanî (dinî) zümreye mensup bulunmak. 

     Bu durumu göz önüne alarak, Gök Türk devletine baktığımızda şunları görürüz. Her şeyden önce, Gök Türklerde ziraatın çok az yer tutmasından dolayı toprak köleliği (servage) söz konusu olamaz. Eli silah tutan herkesin asker olduğu bozkır toplumunda askerliğin ayrı bir meslek olduğu düşünülemez. Zaten, Gök Türkleri anlatan Çin kaynakları Gök Türk ordusundan bahsederken, bunu çoğu kez asker kelimesi yerine kullanmıştır. 

     Çünkü, herkesin asker sayılmasından dolayı ayırım yapmaya gerek duymamışlardır. Bozkır sahasında kurulmuş bütün diğer Eski Türk devletleri gibi, Gök Türk Devleti de siyasi ve askerî karakter taşıyor, dinî karakter taşımıyordu. Yazıtlarda geçen Kara-bodun deyiminin aslında 'büyük kalabalık' diye adlandırılması gerekmektedir. Yani, büyük halk kütleleri ifade olunmak istenmiştir; kesinlikle sınıf farklılığı söz konusu değildir.

     Eski Türk devletlerinde bazı yüksek memuriyetlerin irsî olduğu bir zamanlar iddia edilmiş olsa da, kaynaklarda bunu doğrulayan bir kayda rastlanmamaktadır. Üstelik tayinlerin yapıldığını Gök Türk tarihini başlangıcından sonuna kadar takip ederek öğrenebiliyoruz. Kısacası, Gök Türklerde sınıflaşma veya sosyal tabakalaşma olduğuna dair kaynaklarda herhangi bir malumat yoktur.

       Hatta daha da ileri giderek şunu diyebiliriz ki devleti kuran ve başarılı yapan millet idi: "Türk bodun illedik ilin... kağanladuk kağanın yitirü idmış 

      Türk milleti il yaptığı ilini... kağan yaptığı kağanını kaybedivermiş”. Halkın, devletin kuruluşuna katılışı ise: “babam (İlteriş) on yedi er ile harekete geçti. Haberi işiten ormandakiler, ovadakiler toparlanıp geldiler, yetmiş kişi, sonra yedi yüz kişi oldular... kağanlığı atalarının törelerinde kurdular".

İstiklalin, ülkenin ve halkın mevcut olduğu Gök Türk ülkesinde insan hayatını düzenleyen mutlaka bir kanunlar sisteminin de mevcut olması gerekmektedir. Orhun Kitabeleri'nde bildirildiği üzere, Gök Türk Devleti'ndeki kanunlar bütününe “töre" deniyordu. Kitabelerde töre kelimesi on bir yerde geçmekte, bunun altısında il (devlet) deyimiyle birlikte kullanılmaktadır. Diğer beş yerde de il ile alakası açıkça belirlidir. Bu da Gök Türk Devleti'nin töre’ye (kanuna) ne kadar bağlı olduğunu göstermektedir. Bir başka deyişle, devletin varlığı törenin varlığına sıkı sıkıya bağlı idi: “Devleti ellerine alıp töreyi tesis ettiler...", "Ey Türk bodunu devletini, töreni kim bozabilir?”, “Kazandığımız devlet ve töremiz öyle idi.", "devletin töresini terk etmiş...”, “O (İlteriş), atalarının töresine göre bodunu (milletini) teşkilatlandırdı...", "Töre gereğince amucam tahta oturdu...".Töre hükümleri değişik şartlar altında etkinliğini sürdürebilmek için değişebilirdi. Ancak, törenin bazı hükümleri kesinlikle değişmez idi: Bunlar könilik (adalet), uzluk (iyilik, faydalılık), tüzlük (eşitlik), kişilik (insanlık) idi. Diğer eski Türk devletlerinde olduğu gibi, Gök Türk Devleti'ni de yerleşik ve kabilevi devletlerden ayıran başlıca özellikler şunlar idi: Velayet-i amme, özel mülkiyet, serbest çalışma, imtiyazsızlık, hükümranlığın karizmatik oluşu, birleştiricilik, askeri karakter, dini tolerans, imperium telakkisi, töre (kanunilik), besicilik-çobanlık. Fakat, özellikle vurgulanması gereken nokta şudur ki, Gök Türk Devleti'ni diğer kabilevi devletlerden ayıran en önemli özellik kamu hukukunun olmasıdır.

 

Diğer taraftan, Gök Türk ilinde vatan anlayışının bir devlet felsefesi hâlinde geliştiğini görmekteyiz. Devlet, hükümdar yani kağandan önce gelmektedir. Bu sebepten bütün Gök Türk yazıtlarında il (devlet) sözü kağandan önce zikredilmiştir. Devletin yıkılması ise Gök Türkler için en büyük felaket olarak acı bir şekilde telakki ediliyordu. Devlet Tanrı tarafından verilir, kağanın ve milletin durumu Tanrı tarafından yasanır ve tayin edilirdi: "Il berigme tengri (il veren Tanrı)". Kötü kağanlar ile yolundan çıkmış Türk milletini Tanrı zaman zaman cezalandırıyordu ve devleti elinden alıyordu.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —