Bugün 8 Kasım Atatürk'le ilgili Ümit Doğan’a ait bir x paylaşımında okuduğum hatıraya istinaden, yüreğimde oluşan duyguları paylaşmak istedim sizinle… Güzel anlar, güzel anılar biriktiemeniz dileğiyle.
Hayatın Gerçek Yükü: Ayrılık Acısı
İnsan hayatında bazı yükler vardır ki, ne kadar güçlü olursak olalım altından kalkmakta zorlanırız. Ölüm, aslında kendisiyle değil, geride bıraktıklarıyla ağırdır. Kaybettiğimiz her sevdiğimizin ardından kalbimizde oluşan o derin boşluk, hiç kapanmayacak bir yaradır. Anne, baba, evlat, eş ya da dost… Hayatımızın bir parçasını oluşturan o özel kişilerle bir daha aynı dünyada olamayacak olmanın yükü, ruhumuza bir taş gibi oturur.
Bu acı, onların yokluğunda değil, anılarında ve artık ulaşamayacak olduğumuz anlarda yoğunlaşır. Özlemi, sevgiyi, hatıraları bir arada taşırız; ama en çok da bir daha birlikte geçireceğimiz anların olmamasının hüznü derindir.
Belki de bu yüzden, birlikte olduğumuz anları değerli kılmak en önemli insanlık dersidir. Onlarla geçirdiğimiz vakti boşuna harcamamak, söylenecek sözlerimizi saklamadan, sevgimizi ifade etmek… Çünkü belki de son yolculuğa çıkan bir gün biz olacağız. Yaşarken birbirimize yeterince sevgiyle, saygıyla yaklaşıp, kırmadan, dökmeden, birlikte anılar biriktirerek hayatı anlamlı kılmak bizim elimizde.
Unutmayın ki hayat, uzun bir yol değil; her ne kadar kalıcı gibi görünse de gelip geçici. Asıl zenginlik, yaşadığımız anlarda gizli. Şu anda var olan güzelliklerin kıymetini bilin. Her güzel an, bir sonraki yolculuk için bir hatıra, bir armağandır.
Hepinize sevgi ve içtenlikle selamlarımı iletiyorum.