Tarih, milletlerin kaderini etkileyen şahsiyetlerin hikâyeleriyle doludur. Ancak İsmail Gaspralı, yalnızca bir birey değil, bir fikrin, bir hareketin ve bir uyanışın sembolü olarak Türk dünyasının tarihinde apayrı bir yere sahiptir. Onun siyaset ve toplum üzerindeki etkisi, yalnızca yaşadığı dönemle sınırlı kalmamış; nesilden nesile aktarılan bir bilinç dalgası yaratmıştır.
Gaspralı’nın siyaset anlayışı, Türk dünyasının ortak bir kültür, dil ve ideal etrafında birleşmesine dayanıyordu. Bu anlayış, 19. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın başlarında Rusya Müslümanlarının ağır baskılar altında ezildiği bir dönemde filizlendi. Kırım’da doğan ve yetişen Gaspralı, halkının içinde bulunduğu çaresizliği gördükçe bu duruma çare aramaya koyuldu.
Dil Birliği ve "Dilde, Fikirde, İşte Birlik"
Gaspralı’nın en büyük ideali, Türk dünyasında ortak bir dil birliği oluşturmaktı. O, Türk halklarının farklı şiveler ve lehçeler arasındaki uçurum nedeniyle birbirinden kopuk yaşamasının, siyasi ve toplumsal birliğin önündeki en büyük engel olduğunu gördü. Çıkardığı Tercüman gazetesi, işte bu amaçla yayımlandı. Gazete, Türkçe konuşan halkların birbirini anlayabileceği sade bir dille yazılıyor ve kısa sürede geniş bir coğrafyada okunmaya başlıyordu.
Gaspralı’nın bu girişimi, yalnızca kültürel bir hareket olarak kalmadı. Ortak bir dilin oluşturulması, Türk dünyasının siyasi birliğinin altyapısını hazırlayacak bir adım olarak görüldü. Gaspralı, Türk halklarının ortak bir dil ve kültür etrafında birleştiğinde, Rusya’nın ve Batı’nın baskılarına karşı çok daha güçlü bir direniş sergileyebileceğine inanıyordu.
Eğitim ve Toplum Reformu
Siyaseti sadece devlet kurumlarıyla sınırlandırmayan Gaspralı, toplumsal kalkınmanın eğitimsiz mümkün olamayacağını biliyordu. Bu nedenle, Türk coğrafyasında modern eğitim kurumlarının kurulması için çaba gösterdi. Kadınların eğitilmesi konusundaki fikirleri de dönemin çok ötesindeydi. Yayınladığı Alem-i Nisvan dergisi, Türk dünyasında kadınların ilk kez toplumsal hayata katılımını teşvik eden bir yayın olarak tarihe geçti.
Türk Birliği Fikri ve İslam Dünyasına Etkisi
Gaspralı, yalnızca Türk dünyasını değil, aynı zamanda tüm İslam coğrafyasını ilgilendiren bir birliği savundu. İslam dünyasının Batı’nın sömürgeci politikalarına karşı direnebilmesi için modernleşmesi gerektiğine inanıyordu. Bu bağlamda, Batı’nın bilim ve teknolojisini alırken, Türk-İslam kimliğinin korunması gerektiğini savundu.
Onun “Dilde, Fikirde, İşte Birlik” sloganı, bugün dahi Türk dünyasının siyasi ve toplumsal ideallerinde önemli bir yere sahiptir. Bu slogan, aslında bir milletin uyanışı için gerekli olan temel prensipleri özetler: Ortak bir dil, ortak bir düşünce ve ortak bir hedef.
Sonuç: Siyasetin Ötesinde Bir Miras
Gaspralı’nın siyasete katkısı, dar anlamda bir politikacının yaptıklarıyla ölçülemez. O, bir milletin zihniyetini değiştiren ve onu bir araya getiren bir fikir adamıydı. Türk dünyasının bağımsızlık mücadelelerinde, Gaspralı’nın fikirlerinin etkisi açıkça görülür. Bugün, Türk Devletleri Teşkilatı gibi yapılar, onun bıraktığı mirasın izlerini taşımaktadır.
İsmail Gaspralı’nın hayatı, Türk dünyasına bir ışık tutmuş, siyasi birliğin ancak kültürel ve toplumsal birlikle mümkün olduğunu bizlere göstermiştir. Onun izinden yürüyen her bir birey, Türk dünyasının daha güçlü bir geleceğe ulaşmasına katkı sağlayacaktır.
Kadir Uğur Yılmaz