İstakozlar sert kabukları altında oldukça yumuşak canlılardır. Kendileri büyür ama içinde yaşadıkları kabuklar hiç büyümez.. Geriye iki seçenekleri kalır, ya çaresizce kabullenip kabuğun şeklini almak yada kabuklarından kurtulmak. İstakozlar zor olanı tercih ederler. Kabukları kendi büyümelerine engel olmaya başladığında, en güvenli bir kaya dibine geçip engelleri den kurtulurlar. Bu kurtuluş hiç kolay değildir. Denizde yaşayan diğer canlılara yem olma ihtimali hiç de azımsanmayacak türdendir.
İstakozlar bütün bu olasılıklar rağmen değişimi seçer. Güvenli bir kaya dibinde artık onları yansıtmayan, onlara dar gelen kabuklarından kurtulurlar.
Yeni yaşamları yeni gelişimlerini yansıtan yeni kabuklarıyla hayata devam ederler.
Peki ya biz insanlar da durum ne?...
İnsanlar istakozlar kadar cesur mu? Hiç sanmıyorum. Biz daha çok bulunduğumuz kabuğun şeklini almayı seçeriz. Başkaları tarafından seçilen bize hiç uymayan hatta dar gelen kabukların içinde yaşamayı tercih ederiz.
Düzenimizin bozulması bizi çok korkutur.
Senin kişiliğin denizin yeşil ve mavisine aittir. Yüreğin mavinin, deniz yeşilinin her türlü tonunu barındırır. Sana kırmızının her tonunu barındıran ve dar gelen kabuğunda yaşaman gerektiğini öğretirler.
Bizi sevdiğini söyleyen herkes kendi istediği insan modeline sokmaya çalışırlar. Hepsi kendi kabuklarını bize giydirmeye çalışırlar. Farkında olmadıkları şey kendileri de kendileri dışında her türlü kabukta yaşamayı tercih etmiş olmalarıdır.
Kırmızı ve dar kabuk tam benlik, çok yakıştı bak bana!.… Kırmızı rengide seviyorum demek ki ben!....
Yerim biraz dar ama olsun. O kadar kusur kadı kızında da olur du zaten. Dar gelen kabuk biraz rahatsız ederse de sıkıntı değil. Uyum sağlamak için küçük kalmak gerekiyor, herkes de öyle yapıyor zaten.
Pek çok insan hiç sevmediği meslekleri yapıyor. İstemediği bir üniversitenin o gün çok popüler olan bölümlerini bitiriyor. Başkalarının bize uygun gördüğü kabuklara sığabilmek adına büyümekten korkuyoruz.
Bir çok insan daha hangi rengi sevdiğini bilmeyecek. Pek çoğumuz dar kabuklara sığmak için küçüldükçe küçüleceğiz.
Kendimizi bizden başka herkes beğenecek.
İstakozlar biz insanlardan daha cesurlar. Nerede, nasıl ve ne şekilde büyümek istiyorlarsa o tarafı seçiyorlar. Kimseyi memnun etmek gibi bir çabaları yok. Çünkü biliyorlar ki bir tane yaşam hakları var. Dar kabuk ve kırmızı renk onların seçimi değil.
Kim bilir belki de siz deniz mavisine aşıksınızdır.
Serpil TEKİN