Korgeneral Hulusi Sayın, vatanın bölünmez bütünlüğüne kendini adamış bir yürekti.
O, şairin: “Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır/Toprak eğer uğrunda ölen varsa
vatandır.”, diye tanımlanan vatanı bizzat dağlarında dolaşarak soluyan onun korunması
uğruna can veren bir kahramandı. Hulusi Sayın Paşa aynı zamanda bu ülke topraklarında
yaşayan her insanın güveni, huzuru ve mutluğu için zaman mefhumu tanımadan çalışan ve
düşünen bir insandı. Hulusi Sayın Paşa: “Yöredeki işadamlarına çağrıda bulunmak
istiyorum. Bu yörenin mümbit, güzel topraklarında yaşayan insanları mutluluğa
kavuşturmak için yatırım yapın. Devlet ile birlikte özel sektörün de rekabet halinde
yatırımlara koşmasını arzu ediyoruz.”, diyordu, “Ulaşım, su ve eğitim konularında, çok
öncelikli topyekûn hizmet akışı sağlanmalıdır. 8-10 öğrencinin olduğu meralarda, okul
açmanın yararı yok. Artık yeni bir organizasyon ile meslek okulları şeklinde eğitim
verecek, bölge yatılı okulları sistemine geçmek çok faydalı olacaktır.”, diyor, ülke
yöneticilerine bölgeden ve yerinden ne yapması gerektiği konusunda önerilerde bulunuyordu.
Cumhuriyetin temel değerleri ekseninde bilim, aklın aydınlığında önerilerde bulunmakla da
kalmayıp Halka başta gıda ve giyecek olmak üzere yol, su, elektrik gibi çeşitli ihtiyaçlarını
karşılamak için yardımlarda bulunuyor. İmkânlar ölçüsünde köylere, mezralara okul
yaptırarak, eğitime verdiği önemi gösteriyordu. Halkı ile iç içe olmaktan büyük bir haz duyan
bu bayrak adam, yöre halkının en büyük düşmanın, cehalet ve eğitimsizlik olduğuna inanıyor,
devletle yöre halkının bütünleşmesi, vatan sevgisinin yüreklere kazınması için olağanüstü
gayret gösteriyordu. Bir yandan yönettiği askeri operasyonlarla bölücü teröre darbe üstüne
darbe vururken diğer yandan şefkatle yöre insanın emniyeti ve mutluluğu için çalışıyor, çaba
gösteriyordu. Vatanın bölünmez bütünlüğüne kasteden bölücü terör örgütleri ile yaptığı
mücadele ne yazık ki bu büyük kahramanın sonu oldu. Emekli olduktan sonra Ankara’da
evinin önünde yıllarca mücadele ettiği terör örgütünün kurşunlarına hedef olarak mertebelerin
en yücesine “şehitlik mertebesine” ulaşarak aramızdan ayrıldı.
Ahde vefanın en güzel örneklerini sergileyen Elazığ, bu kahraman evladını unutmadı.
Korgeneral Hulusi Sayın Paşa için dünyaya geldiği Hal köyünde “Türk Ordu Geleneği ve
Hulusi Sayın Paşa’mız” adı altında bir panel düzenleyerek, bu büyük askerini, komutanını
andı. Elazığ’ın gönül ve kültür ocağı Manas’ın öncülüğünde Elazığ Valiliği, Elazığ Belediye
Başkanlığı, Fırat Üniversitesi Rektörlüğü, İl jandarma Alay Komutanlığı’nın destek ve
katılımları ile gerçekleşen bu anlamlı törene ilgi büyüktü. 04 Temmuz 2024 Perşembe günü
Hal köyünde gerçekleşen panel, oturum başkanlığını yapan Prof. Dr. Muhammet Beşir Aşan
sunumu ile başladı. Program; Dr. Ergünöz Akçora, Fırat Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Yavuz Haykır, Hal köyü Muhtarı Mehmet Duman Şehit Korgeneral Hulusi
Sayın’ın oğlu Ayhan Sayın, kardeşi Naile Yalçın, Elazığ Valiliği Basın ve Halkla İlişkiler
Müdürü Özcan Yalçın, İl Jandarma Alay Komutanı Albay Murat Evren’in konuşmaları ile
devam etti. Halk köyü sakinleri ve şehidin yakınları; Şevket Özbay, Berdan Karagöz, İlhami
Arslan, Ercan Özkan, Şahin Uca, Bilgin Uca, Harun Çeçen, Nasip Çeçen, Hasip, Çeçen,
Ferhat Şengür, Yener Karaaslan, Mahmut Baygeldi, İbrahim Ede şehit Korgeneral Hulusi
Sayın Paşa’yı çeşitli yönlerini onunla olan hatıraları ile süsleyerek anlattılar.
Şehit Hulusi Sayın Paşa için Harput Müziği’nin ayrı bir yeri ve önemi vardı. O,
dinlendiği zamanlarda Harput müziği dinlerdi. Ud sanatçısı Fethi Ahmet Deniz ve Mahalli

sanatçı Osman Bulut onun bu hassasiyetini icra ettikleri türkülerle yâd ettiler. Elazığlı şairler;
Tuncer Sönmez, Zekeriya Bican, Mahir Gürbüz, İhsan Nazik, M. Faik Güngör ve ben Hadi
Önal şiirlerimizi şehidimiz için okuduk. Bestekâr Doğan Sever, Emekli öğretmen Muammer
Aksoy şehidimiz için saygı konuşması yaptı. Program, Manas Yayıncılık yöneticisi M. Şener
Bulut’un, teşekkür konuşması ile sona erdi.
Taşıdığı üstün liderlik vasfının yanı sıra ahlaki ve insanî değerlerle de örnek insan olan
Şehit Korgeneral Hulusi Sayın’ı şehadetinin 33. Yılında bir defa daha saygı, hürmet ve
minnetle anıyoruz. Ruhu şad, mekânı cennet olsun.
Hadi Önal/14 Temmuz 2024/Elazığ

Şehit Korgeneral Hulusi Sayın Paşa için düzenlenen “Türk Ordu Geleneği ve Hulusi Sayın
Paşa’mız” adlı programda okuduğum şiir.

BEN KİM MİYİM?
Soluklanan mısrada, ben tarih süvarisi,
Dağları eritmeme yeter, tek bir kıvılcım.
Rahmân’ın sancağıyla, aydınlığın vârisi,
Her sözüm hak içindir, adâlettir kılıcım.

Ufka sefer açarım, dudağımda bismillâh,
Zaman kıyâma durur, gökte tek ses; yâ Allah!
Gayret, hakkı yüceltmek; düşmesin yere tek ah,
Bu uğurda hâk olan vicdanımdır yargıcım.

Küfre teşne olanın, ters yüz olur dünyası,
Kuşatınca hakikat, kaçar kibrin rüyası,
Rabbi tesbih edenin, sırsız olur aynası;
İstemem dünya tahtı, gönüllerdir mîrâcım.

Kucağımda şefkatin, merhametin nefesi,
Benim olduğum yerde, çıkmaz zâlimin sesi,
İklimimde mutludur, mağdurların cümlesi;

Dört mevsim meyve verir, gül kokulu ardıcım.

Davetimde ulviyet, cihâdımda tevhid var,
Fetih zulme karşıysa, zemherîde erir kar,
Şahâdetim şâhidimdir, Rızâ-yı Hak’tır karar;
Ne ganîmet ne şöhret ne gösteriş amacım.

Akan akın durudur, uzanır Hakk’a eller,
Bir pembe karanfildir, Hakk’ı zikreden diller,
Kalp secdeye varınca, mahmurlaşır gönüller;
Damlalar ırmaklaşır, nurla dolar sarnıcım.

Ben kim miyim? Türk’üm Türk! Damarımda kan asil,
Kalkanım Tanrı Dağı, mızrağımda Ebâbil,
Gök kubbenin altında, tanır beni her mahfil;
Sevginin deryâsında güzele her kulacım.

Andım var dağa-taşa, andım var kurda-kuşa,
Andım ki, benliğimi sarmalayan kumaşa,
Nizâm-ı âlem için dönmem yolumdan, hâşâ!
Ülküm; gönül fethetmek, insanlıktır baş tâcım.

Hadi ÖNAL