Bugün, 5 Aralık 2025 Cuma

Anti-emperyalist ruhuyla Mustafa Kemal Atatürk, Kurtuluş Savaşı destanını yazarken yalnızca vatan topraklarını işgalden kurtarmakla kalmadı; aynı zamanda Türk milletinin tam bağımsızlık ve ulusal egemenlik idealini somutlaştırdı. Gece gündüz demeden cepheden cepheye koşan bu eşsiz lider, kurduğu Türkiye Cumhuriyeti'nde en büyük ideali, millî sınırlarımız içinde millî birlik duygusuyla kenetlenmiş, çağdaş ve uygar bir toplum oluşturmaktı. Bugün de bu birlik ve beraberlik ruhu, Türkiye'nin en temel direklerinden biridir.
Vatanı kurtaran ve hür bir Türkiye hayalini gerçeğe dönüştüren Mustafa Kemal, bağımsız yeni Türkiye'yi modernleştirme hedefiyle yola çıktı. Onun amacı, çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşmak için başta bilim olmak üzere çağdaş eğitime önem veren, dünyada eşi benzeri olmayan bir devlet adamlığı sergilemekti. Bugün küreselleşen dünyada, bilim ve eğitimin önemi Atatürk'ün vizyonunu doğrular niteliktedir.
Atatürk, "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir" diyerek sadece bir tanım yapmakla kalmadı; bir çağı kapatıp yeni bir çağı açan, dünyadaki eşsiz bir lider olduğunu gösterdi. Türk milletini "ırken veya dinen veya harsen birleşik ve yekdiğerine karşı hürmet ve fedakârlık hisleriyle dolu, mukadderat ve menfaatleri ortak olan bir toplumsal heyet" olarak tarif etmesi, ayrıştırıcı değil, kucaklayıcı bir ulus anlayışının temelini attı. Bugün de bu kapsayıcı anlayış, farklılıklarımızla birlikte bir arada yaşama kültürümüzün mihenk taşıdır.
Türk milletine "milletim" diye seslenen kurucu lider Atatürk'ün ve Kemalist ideolojinin Altı Ok ilkesi; cumhuriyetçilik, halkçılık, milliyetçilik, laiklik, devletçilik ve inkılapçılık, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu değerleri olmuştur. Bu ilkeler, Türkiye'nin bağımsızlık, modernleşme ve toplumsal ilerleme yolundaki rehberidir.
Atatürk Düşüncesinin Günümüzdeki Yansımaları
Atatürk'ün kurduğu cumhuriyette Türk milletinin egemenliği, bilim, akılcılık, devrimcilik, ülke ve ulus bütünlüğü, tam bağımsızlık ve çağdaş uygarlık kavramları benimsenmiştir. Bu düşünce sistemi, Türk ulusunun toplumsal vicdanında derin ve kalıcı bir yer edinmiş, bugün de "milletim" dediği Türk milletinin kalbinde yaşamaya devam etmektedir.
Atatürk'ün ulus felsefesi, tam bağımsız olarak kurduğu ulus devlette Türk milletinden ve Türk halkından güç alma üzerine kuruludur. Vatandaşla iç içe olma, ondan esin kaynağı bulma, onunla düşünme, uluslararası düzeyde mazlum milletlerden yana olma ve onlarla aynı safta emperyalizmle mücadele etme anlayışı, Atatürk öğretisinin temelini oluşturur. Bu mücadeleci ruh ve mazlum milletlere destek olma duruşu, Türkiye'nin dış politikadaki duruşunu ve uluslararası alandaki konumunu bugüne dek şekillendirmiştir.
Türk milletinin bugün ve gelecekte tam bağımsızlığa, huzur ve refaha sahip olması; aklın ve bilimin rehberliğinde Türk kültürünün çağdaş uygarlık düzeyine çıkarılması amacı ile temel esasları Atatürk tarafından belirlenen gerçekçi fikirlere ve ilkelere Atatürkçülük veya Atatürkçü Düşünce Sistemi denir. 
Atatürk'ün amacı, ulusal ve savunulabilir sınırlar dahilinde bir Türk ulus-devletini kurmak için Türk milliyetçiliğini öne çıkarmaktı. Atatürk milliyetçiliği, din ve ırk ayrımından uzak, ortak yurttaşlık temelindedir. Ortak mazi, lisan, ahlak, kültür ve hukuk Türk milletini oluşturan temel değerlerdir. Bugün çok kültürlü yapısıyla Türkiye, bu değerlerin ışığında bir arada yaşama pratiğini sürdürmektedir.
Atatürkçülüğün en önemli ilkelerinden biri olan milliyetçilik, Millî Mücadele'nin doğuşunda ve başarıya ulaşmasında başlıca rolü oynamıştır. Yeni kurulan devlet, artık milletler topluluğuna değil, sadece Türk unsuruna dayanıyordu; bu sebeple ulus devletti, millî bir devletti. Çağdaş medeniyet düzeyine ulaşmayı amaçlayan Atatürkçü Düşünce Sistemi, akılcı ve bilimseldir. 
Ülke bütünlüğünün korunması için millî birlik ve beraberliğe önem verir ve insan hak ve hürriyetlerine saygılıdır. Atatürk'ün "Her ilerlemenin ve kurtuluşun anası hürriyettir" sözü, çağdaş demokrasilerin temelini oluşturan özgürlük anlayışının ne kadar ileri görüşlü olduğunu ortaya koymaktadır.
Atatürk'ün Temel İlkeleri ve Günümüzdeki Karşılıkları
Atatürk'ün temel ilkeleri, dün olduğu gibi bugün de Türkiye Cumhuriyeti'nin omurgasını oluşturmakta ve günümüz dünyasındaki gelişmelere adaptasyon kapasitemizi belirlemektedir:
1. Cumhuriyetçilik: Atatürk, "Türk milletinin karakter ve adetlerine en uygun  olan idare, Cumhuriyet idaresidir," diyerek (1924) cumhuriyetin yalnızca bir yönetim biçimi değil, milletin özüne uygun bir yaşam biçimi olduğunu vurgulamıştır. Cumhuriyetin demokrasi sistemi olduğunu belirtmesi (1933), günümüzdeki demokratik değerlerin temelini oluşturur. Hükümetin millet, milletin de hükümet olduğunu ifade etmesi (1925), halkın kendi kendini yönetme idealinin bugünkü yönetim anlayışımıza rehberlik ettiğini gösterir.
2. Milliyetçilik: Atatürk, "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türk halkına Türk  Milleti denir" (1930) sözüyle, din, dil, ırk farkı gözetmeksizin ortak bir aidiyet bilincini öne çıkarmıştır. "Diyarbakırlı, Vanlı,  Erzurumlu, Trabzonlu, İstanbullu, Trakyalı ve Makedonyalı hep bir soyun  evlatları ve hep aynı cevherin damarlarıdır" (1932) sözüyle, coğrafi ve kültürel çeşitliliğin bir zenginlik olduğunu vurgulamış,      birleştirici bir milliyetçilik anlayışının temelini atmıştır. Bu anlayış, bugün de Türkiye'nin toplumsal uyumunu ve bütünlüğünü sağlamada kritik rol  oynamaktadır.
3. Halkçılık: "İç  siyasetimizde ilkemiz olan halkçılık, yani milletin bizzat kendi geleceğine  sahip olması esası Anayasamız ile tespit edilmiştir" (1921) diyen Atatürk, halkın karar alma mekanizmalarına katılımının önemini belirtmiştir. Toplumun farklı meslek gruplarından oluştuğunu, ancak      bireysel ve sosyal hayat için işbölümü esasında bir bütün olduğunu vurgulaması (1923), günümüzdeki sivil toplum anlayışına ve farklı kesimlerin temsiline ışık tutar.
4. Devletçilik: Atatürk'ün devletçilik anlayışı, bireysel teşebbüsü dışlamaz; aksine, "Kişilerin özel teşebbüslerini ve şahsî faaliyetlerini esas tutmak; fakat büyük bir milletin ihtiyaçlarını ve çok şeylerin yapılmadığını göz önünde tutarak, memleket ekonomisini devletin eline almak" (1936) olarak tanımlanmıştır. "Kesin zaruret olmadıkça, piyasalara karışılmaz; bununla beraber, hiçbir piyasa da başıboş değildir" (1937) sözü, serbest piyasa ekonomisi ile sosyal devlet anlayışı arasındaki dengeyi günümüzün ekonomik tartışmalarına da taşıyan bir perspektif sunar.
5. Laiklik: "Laiklik,  yalnız din ve dünya işlerinin ayrılması demek değildir. Bütün yurttaşların  vicdan, ibadet ve din hürriyeti de demektir" (1930) sözüyle laikliğin din karşıtlığı olmadığını, tam aksine din ve vicdan özgürlüğünün      güvencesi olduğunu belirtmiştir. Bu ilke, farklı inanç ve yaşam      tarzlarının bir arada huzur içinde yaşamasını sağlayan temel bir insan hakkı olarak bugün de büyük önem taşımaktadır.
6. Devrimcilik: Atatürk, "Yaptığımız ve yapmakta olduğumuz inkılapların (devrimlerin) gayesi Türkiye Cumhuriyeti halkını tamamen çağdaş ve bütün anlam ve      görüşleriyle uygar bir toplum haline ulaştırmaktır" (1925)      diyerek, devrimlerin dinamik ve sürekli bir ilerleme aracı olduğunu vurgulamıştır. "Memleketi bir çağdan alıp yeni bir çağa götürdük" (1925) sözü, Atatürk'ün değişime ve gelişime açık, durağanlığı reddeden vizyonunun bir yansımasıdır.
Diğer Temel İlkeler
1. Millî Egemenlik: "Yeni Türkiye devletinin yapısının ruhu millî egemenliktir. Milletin kayıtsız şartsız egemenliğidir" (1923) sözüyle, gücün ve karar alma yetkisinin millete ait olduğunu vurgulamıştır. Bu ilke, demokratik yönetimlerin ve halkın iradesinin temelini oluşturur.
2. Millî Bağımsızlık: "Tam bağımsızlık denildiği zaman, elbette siyasî, malî, İktisadî, adlî, askerî, kültürel ve benzeri her hususta tam bağımsızlık ve tam seferberlik demektir" (1921) sözü, bağımsızlığın çok yönlü bir kavram olduğunu ve sadece askeri değil, her alanda sağlanması gerektiğini belirtir. Bu anlayış, günümüzdeki uluslararası ilişkilerde de      Türkiye'nin egemenlik ve eşitlik prensiplerinin temelini oluşturur.
3. Millî Birlik ve Beraberlik: "Millet ve biz yok, birlik halinde millet var. Biz ve millet  ayrı ayrı şeyler değiliz" (1919) sözüyle, bireysel çıkarlar yerine ulusal birliğin ve bütünlüğün önemini vurgulamıştır. Toplumsal dayanışma ve ortak bir gelecek inancı, bugün de Türkiye'nin en büyük      gücüdür.
4. Yurtta Barış Dünyada Barış: "Yurtta sulh, cihanda sulh için çalışıyoruz" (1931) prensibi, Türkiye'nin iç huzurunu koruyarak dünya barışına katkıda bulunma hedefini ortaya koyar. Bu ilke, bölgesel ve küresel barışın sağlanması için diplomatik çabaların ve işbirliğinin önemini günümüzde de      korumaktadır.
5. Çağdaşlaşma: "Milletimizi  en kısa yoldan medeniyetin nimetlerine kavuşturmaya, mesut ve müreffeh kılmaya çalışacağız ve bunu yapmaya mecburuz" (1925) diyen      Atatürk, Batı medeniyetini körü körüne taklit etmek yerine, ondaki iyi unsurları kendi bünyemize uygun bularak benimsemeyi önermiştir (1926). Bu dengeli yaklaşım, günümüzdeki modernleşme ve küresel entegrasyon      süreçlerinde de yol göstericidir.
6. Bilimsellik ve Akılcılık: "Dünyada her şey için, medeniyet için, hayat için, başarı  için en gerçek yol gösterici bilimdir, fendir" (1924) sözüyle, bilimin rehberliğini vurgulamıştır. "Türk milletinin yürümekte olduğu  ilerleme ve medeniyet yolunda, elinde ve kafasında tuttuğu meşale, müspet      bilimdir" (1933). "Akıl, mantık, zekâ ile hareket etmek      en belirgin özelliğimizdir" (1925). Bu ilkeler, günümüzün bilgi      çağında rasyonel düşüncenin ve bilimsel metodolojinin vazgeçilmezliğini teyit etmektedir.
7. İnsan ve İnsanlık Sevgisi: "İnsanları mesut edecek yegâne vasıta, onları birbirlerine yaklaştırarak, onlara birbirlerini sevdirerek, karşılıklı maddî ve manevî      ihtiyaçlarını temine yarayan hareket ve enerjidir" (1931) diyen  Atatürk, insanlığın ortak değerlerine ve kardeşliğe olan inancını dile getirmiştir. "Biz kimsenin düşmanı değiliz. Yalnız insanlığın düşmanı olanların düşmanıyız" sözü, evrensel barış ve adalet arayışının bir ifadesidir.
Kemalizm: Gelişmeye Açık Bir İdeolojidir.
Kemalizm, 1935'ten 1937'ye kadar veya Atatürk'ün ölümü sonrası yaygınlaşan bir diğer adıyla Atatürkçülük; Türkiye Cumhuriyeti'nin, Atatürk İlkeleri'ni esas alan kurucu ideolojinin kendisidir. Kemalizm, taklide değil tetkike dayanır. Milletin öz değerlerine ulaşmayı hedefler; yani yukarıda da belirtildiği üzere ilhamını halktan almaktadır. Özleri aynı kalmakla birlikte, yenilenebilen ve yenilenmeye açık olan ideolojiler ölmezler. 
Bu olguya karşılık gelen Kemalizm, gelişmeye açık, kalıplaşmaya kapalıdır. Bu özelliğiyle Atatürkçülük, değişen dünya koşullarına uyum sağlayabilen, dinamik bir düşünce sistemi olarak günümüzde de önemini korumaktadır.
Ali Berham ŞAHBUDAK / Cumhuriyetçi Aydınlanma Partisi Kurucu Genel Başkanı
Cumhuriyetçi Aydınlanma Partisi Olarak "ant içeriz ki; laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığına, ülkenin bölünmez bütünlüğüne, yüce Türk ulusunun namus ve şerefine, aziz vatanın bir karış toprağına uzanacak eller, karşısında bizi bulacak ve kılıçlarımız daima keskin ve hazır olacaktır. Bizler Türk istikbalinin evlatlarıyız! Şerefimizle doğduk, şerefimizle yaşayacak ve şerefimizle öleceğiz! Ne Mutlu Türküm Diyene!”. Ali Berham ŞAHBUDAK


Mustafa Kemal Atatürk'ü Bugün Ne Kadar Tanıyoruz?

Ali Berham Şahbudak

14.07.2025 10:55:00

Erzurum’da Yaz Turizmi Beklentiyi Karşılamadı

Erzurum’da Yeni Eğitim Yılı Velilere Ağır Geldi

Erzurum’da Kira Artış Tavanı Belli Oldu

HZ. PEYGAMBER’İN AHLAKI İNSANLIK İÇİN KURTULUŞTUR

Erzurum Kuzey Çevre Yolu’nda erkek cesedi bulundu, soruşturma açıldı

İspir’de heyelan sonrası 70 ev tahliye edildi: Risk izleme sürüyor

Doğu Anadolu’da bugün yerel sağanak ve serin hava bekleniyor

Erzurum’da Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Fuarı kapılarını açtı

: Erzurum Karayazı’da feci kaza: Aynı aileden 3 kişi yaşamını yitirdi

FUAT DEMİR’İN ACI GÜNÜ

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.GALATASARAY A.Ş. 14 10 1 3 20 33
2.FENERBAHÇE A.Ş. 14 9 0 5 18 32
3.TRABZONSPOR A.Ş. 14 9 1 4 13 31
4.GÖZTEPE A.Ş. 14 7 2 5 10 26
5.SAMSUNSPOR A.Ş. 14 6 1 7 7 25
6.BEŞİKTAŞ A.Ş. 14 7 4 3 7 24
7.GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ A.Ş. 14 6 4 4 -1 22
8.KOCAELİSPOR 14 5 6 3 -3 18
9.RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ 14 4 6 4 3 16
10.CORENDON ALANYASPOR 14 3 4 7 -1 16
11.TÜMOSAN KONYASPOR 14 4 7 3 -4 15
12.ÇAYKUR RİZESPOR A.Ş. 14 3 6 5 -6 14
13.HESAP.COM ANTALYASPOR 14 4 8 2 -11 14
14.KASIMPAŞA A.Ş. 14 3 7 4 -7 13
15.İKAS EYÜPSPOR 14 3 8 3 -8 12
16.ZECORNER KAYSERİSPOR 14 2 6 6 -17 12
17.GENÇLERBİRLİĞİ 14 3 9 2 -7 11
18.MISIRLI.COM.TR FATİH KARAGÜMRÜK 14 2 10 2 -13 8

YAZARLAR