Urumiye Başkonsolosu Sadi Çalışlar yıllık nizami mezuniyetini kullanmak için Türkiye’ye gitti. (Temmuz-1981)
Urumiye deprem bölgesinde olan bir yerleşim yeri.
Bir sıcak yaz gecesi Urumiye’de herkesi sokağa döken deprem oldu. (Temmuz-1981)
Bendeniz ve iki Başbakanlık görevlisi korkudan kendimizi bahçeye attık.
Deprem korkusu geçtikten sonra Rezidans’ın salonundaki koltuklara uzandık.
Bir süre sonra 15-20 kişilik devrim muhafızları projektör eşliğinde ağır silahlarla Başkonsolosluğumuzu bastılar ve görev yapan 3 diplomatımızı enterne ettiler.
Devrim Muhafızları Komutanı’na yaptıklarının gayri kanuni ve 24 Nisan 1963 TARİHLİ KONSOLOSLUK İLİŞKİLERİ HAKKINDAKİ VİYANA SÖZLEŞMESİNE açıkça aykırı olduğu söyledim.
Devrim Muhafızlarının Komutanı bir Azerbaycan Türk’ü idi.
Nuh diyor Peygamber demiyor.
Postallarıyla Başkonsolosluğumuza giren Devrim Muhafızları Kançılarya ve Rezidans’taki odaları teker teker aradılar.
(STRONG ROOM YANİ KRİPTO ODASI HARİÇ.)
Başkonsolos’un yatak odasındaki yarı çıplak posteri yırttılar ve “ BÖYLE MÜSLÜMAN BİR ÜLKENİN BAŞKONSOLOS’UNUN ALLAH BELASINI VERSİN!” diye haykırdılar.
Bizler tehditler üzerine ellerimizi başımızın üzerine koymak mecburiyetinde kaldık.
Devrim Muhafızlarının araması yaklaşık bir saat kasar sürdü.
Devrim Muhafızları tehditler savurarak Başkonsolosluktan ayrıldılar.
Derhal telefonla Batı Azerbaycan Eyaleti Genel Valisini arayarak bu gayri kanuni baskın olayının sebebini sordum.
Genel Vali “ Bizim Pasdaranlar ( Devrim Muhafızları ) eğitimsiz ve cahil oldukları için bir hata yapmış olabilirler. Ben Sizlerden çok özür diliyorum. Ne olur Devrim Muhafızlarını bağışlayınız ve olayı büyütmeyiniz.”
Daha sonra binbir güçlükle ve telefonla Tahran Büyükelçimiz Tanşuğ Bleda’ya ulaştım. ( Ünlü Yazar Reşat Nuri Güntekin’in eski damadı.)
Sayın Büyükelçi’ye olayı tek tek arzettim.
Büyükelçi bana ne cevap verdi biliyor musunuz?
“Kardeşim yoksa Başkonsolosluğa karı- kız attığınız için mi Devrim Muhafızları bu çılgınlığı yaptılar!” demez mi?
Beynimden vurulmuşa döndüm.
“ Konuyu etraflıca izah et ve yıldırım kripto ile Tahran Büyükelçiliğiyle Dışişleri Bakanlığını bilgilendir!” talimatı üzerine gereğini yaptım.
Daha sonra olayın sebebini öğrendim.
Bir-kaç İranlı öğrenci polis takibinden kaçarak İran’ın İstanbul Cağaloğlu’ndaki Başkonsolosluğuna sığınmak istemişler.
İstanbul Polisi İran’ın İstanbul Başkonsolosluğunun bahçesine girerek aranan öğrencileri apar-topar gözaltına almışlar.
İran Hükümeti yaptığı olağanüstü bir toplantıda misilleme kararı almış ve Urumiye Başkonsolosluğumuzu basmak cüretinde bulunmuşlar.
Temmuz-1981’de Türkiye’de askeri bir yönetim var.
Kenan Evren Devlet Başkanı, İlter Türkmen ise Dışişleri Bakanı.
Dışişleri Bakanlığı Orta Doğu Dairesi Reisi Bilgin Unan İran’ın Ankara Büyükeçiliği Maslahatgüzarını ( Büyükelçi Vekilini ) Bakanlığa davet ederek olayı protesto etmiş.(!)
Temmuz-1981’de İran Irak ile savaş halinde.
Buna rağmen Türkiye’ye kafa tutabiliyor.
Acaba amaçları 1514 yılındaki Çaldıran Savaşı’nın intikamını kısmen almak mıydı.
Keyfiyeti facebook arkadaşlarımın zekalarına, takdir ve değerlendirmelerine sunuyorum.
NEREDEN NEREYE?
Vahit Özdemir
(E) Diplomat
20 Ocak 2025