Ortadoğu da enerji rekabeti yeni bir boyut kazanıyor. Akdeniz deniz petrol ve Doğalgaz havzası olduğu için Türkiye'nin Akdeniz deniz sahanlıklarını daraltarak Türkiye'nin Akdeniz hakimiyetinin elinden alınmasının birinci planı petrol ve doğalgazdır. 
Türkiye'siz paydaşların başta ABD, İngiltere, Fransa, İsrail ve Yunanistan olmak üzere kendi aralarında paylaşım stratejisi toprak günlüğünden paylaşılıyor.

Sultan II. Abdülhamid cebinde gezdirdiği petrol haritası kaybolmuş kimin elinde olduğu belli olmayan harita İngilizlerin elinde olduğu dahilindedir.

İlk defa petrol arama ve çıkarma teknolojisi bulan Sultan Abdülhamit  teknoloji başkaları tarafından geliştirilerek zamanın şartlarına geliştirilerek bugünlere getirildi.

Türkiye petrol ve doğalgaz araştırmaları üzerine üç dönemdir . Yaptığı araştırmalar karada ve denizde olmak üzere Türkiye'den yola çıkarak faaliyetlerini Afrika'da ve Libya'da devam ediyor.
Akdeniz su havzasında yapılan araştırmalar ve bilinen yerlere bilinçli halde Türkiye'yi yaklaştırmak istemeyenler her ne kadar araştırma bölgesi gösterseler ‘de Türkiye bu kararından vaz geçmeyecektir .

Gazze'de şeridinin altında 650 yıllık petrol ve doğalgaz havzası olduğu bilinen petrol kaynakları ABD ve İsrail'in kurtuluş reçetesidir. 
Siyonizm sistemi kurarak gerek insanlığı sömürüyor gerekse paylaşımcı olmadan yer altı kaynaklarını yalnız yemeye çalışıyor tüm insanlığın ortak malı olan petrol ve doğalgaz havzası gibi Kudüs şehri tüm Müslümanların ortak kıblesidir. Mazlum Filistinlilerin hakkını yiyenlerin iki yakası bir araya gelemez.

Dünya petrol borsaları kurularak Ortadoğu ülkeleri ve Rusya gibi petrol veya doğalgazı kısacası yer altı kaynakları sektöründe Dünya borsası kurarak tüm ülkeler bu borsada uluslararası işlem yapma protokolü gerçekleştirmek.
ABD gibi 1945  anlaşmasında olduğu gibi Türkiye politika izlemez kimseleri haksız yere sömürmez.
ABD petroller döviz ile satış yapılsın anlaşmasına bağlı kalmaksızın tüm mamüllere yansıyarak dünyayı sömürmeye devam ediyor.

Türkiye, Suriye’nin ekonomik olarak toparlanmasına odaklanmalı, Katar doğalgaz/petrolünün Avrupa’ya ulaştırılması yönündeki boru hattı projesi hemen yürürlüğe sokulmalı saniye beklemeksizin işe başlanmalıdır.

Ayrıca, şurası bilinmektedir ki: Suriye’nin doğalgaz ve petrol zenginlikleri de çıkartıldığı taktirde Körfez Ülkelerini sollayacak büyüklüktedir. Bu rezervler derhal Türkiye tarafından işletmeye alınmalı, gerekli antlaşmalar yapılmalıdır.

Son olarak Suriye’nin kaynakları ve rezervleri ile ilgili olarak yapılmış araştırmalar gösteriyor ki ABD + İsrail’in bir terör koridoru kurup bu yapının Akdeniz’e açılması için neden bu kadar azimkâr çalıştıklarını göstermektedir.

Bu kaynaklar asırlardan beri bu coğrafyayı ve haç yollarını koruyan ecdadımızın mirası olarak değerlendirilmelidir. Suriye kardeş halkın yükselmesi için ateş hızı ile çalışmayı bir an önce başlatmalıyız. Ulus devlet mantığına göre değil büyük devlet, necip devlet mantığına göre hareket etmeliyiz.

Mustafa ŞENTÜRK 
Araştırmacı-Yazar