Bizimkilerde ateşe atılmak için önden buyuracaklarmış. Uluslararası ilişkilerde diplomasi çalışır, ilk akla gelen yapılmaz.
Lübnan ve Filistin vassalımız değil. Osmanlı da şimdi yok. Hamasete de gerek yok.
Vesayet savaşların olduğu bir dönemde doğrudan çatışmaya giren Devletler, ekonomik ve siyasi zorluklar yaşarlar. Yeterince silah ve eğitim desteği vererek vesayet yolu ile doğrudan çatışmaya girmeden savaşı tayin edebilirsiniz.
Seferberlik ilan edenlere; diplomasi geçilmeden erken yaygara koparttıklarını, binlerce yıllık devlet geleneği olan Türkleri kabile devleti gibi kahvehanede yönetilen bir teşkilat gibi bahsetmelerindende hoşlanmıyorum. Türkiye Cumhuriyeti her gaza gelenin heyecanı ile yönetilemez.
Şunuda arada belirtmekte fayda görüyorum. Türkler Cihan Hâkimiyeti ülküsüne yeni bir Stratejik bakışı ortaya koymalı ve adımlarını buna göre atmalıdır.
Bölge ile ilgili heyecanla ciddi stratejik hatalar yapılmamalı. İran devlet aklını kullanırken binlerce yıllık devlet tecrübesi olan Türklerin devleti Türkiye, duygularla bölgede hareket etmemeli.
Türkiye Cumhuriyeti Kabile Devleti Değil.
Serdar Şahin
1 Ekim 2024