Hasan Barın

Tarih: 29.07.2024 14:40

TÜRKİYE, İSRAİL İLE SAVAŞIR MI?

Facebook Twitter Linked-in

TÜRKİYE, İSRAİL İLE SAVAŞIR MI?

Yazılarımı okuyanlar bilir; defalarca yazdım;
Hatta hatta defalarca yazdığımı da yazdım!

Olayı İsrail dostluğu veya Arap düşmanlığı üzerine görmeyin;

Bu Filistin-İsrail Savaşı. ta baştan oyun, büyük bir stratejinin parçası, Gazze'den ibaret değil; böyle olsaydı İsrail'le Hamas arasında olsa kimse de karışmaz; kozlarını karşılıklı paylaşırlardı.

Eğer böyle olsaydı, ABD, 4 Uçak Gemisi 9 kruvazörü, daha sonra Fransası İngilteresi donanmasını oraya getirmezdi. 
Bu Devletler, silah, para yardımlarıyla İsrail'e destek vermezdi. 
Diyerek kaç defa yazdım.

Bir sene önce gidecek dediğim ve defolup giden Biden’ın; 50 Milyar dolar vererek kurdurduğumuz en iyi yatırım olarak görülen İsrail'in;  tek başına yetmediği için Türkiye’nin güneyinde kurulmak istenen teröristan devletinin alt yapısıdır.

Türkiye, boşuna, İsrail'e karşı savaşan Hamas'a terör örgütü demiyor; başka bir deyişle hoşunuza gitse de gitmese de bu şekilde Hamas'ı destekliyor;

Hatta hatta, Sayın Cumhurbaşkanı daha ileri gidip;
“Bu azgın devlet, er yada geç vadedilmiş topraklar hezeyanıyla Anadolu'ya saldıracak; Hamas, şuan Anadolu'nun ön savunmasını yapıyor” diyerek, neden Hamas'ı desteklediğini şu anki görevini anlatıp; bunu göremeyenlere ise; “bu kadar idraksiz misiniz; bu kadar kör müsünüz” diyerek, olayın çok faklı olduğunu anlamayanlara kızgınlığını belirtti.

Sadece Cumhurbaşkanın mı?
MGK’nın; Güvenlik Komutanlarının birçok yazılı ve sözlü açıklamaları oldu!

Gene ben, takip ettiyseniz siz de bilirsiniz; birçok emekli generalin yazar ve gazetecinin, bu konudaki dikkat çekmeleri, uyarılarına şahit oldum.

Bu tehlikeyi sadece biz değil İsrailli yetkilinin;
“İki milyon Türk Askerini karşımızda görürüz”
uyarısı uzun süre gündemde kaldı.

Bu İsrailli yetkilisi haklı çıkarır tarzda;
Daha önce de yazdığım, gözden kaçan bir gelişme oldu;
Cumhurbaşkanı, oluşacak olan gelişmelere karşı ivedi hareket etmek için;
seferberlik ve Savaş ilan etme yetkisini kendi üstüne aldı.

Teröristan devletinin, ABD ve İsrail parasıyla yapılan alt yapılarını vurduğumuz ve bundan kaynaklı da; sanki ABD’yi vurmuşuz gibi ABD’den tepki gördüğümüz ise hepinizin malumu!

Şunu da unuttuk;
Hani bu teröristan sevdalıları, ABD ve İsrail'in verdiği destekle, Suriye'de seçim yapıyorlardı; Türkiye; “orduyla girerim” deyince bu seçimi neden yapamadılar.

Daha bir çok örneklendirme yaparım; yaptığım arşivlerde kayıtlı o ayrı da;


bugün bütün gazetelerde yer alan iki açıklama var;
İlki Dışişleri Bakanlığımızdan;

“Soykırımcı Hitler'in sonu nasıl olduysa, soykırımcı Netanyahu'nun sonu da öyle olacak”

Hatırlatırım, hangi ülkenin olursa olsun bir devlet büyüğüne hakaret edecekseniz Hitler’e benzetmeniz yeterlidir. Bu tek kelime o devlet büyüğü için bir çok hakareti içinde barındırma özelliğine sahiptir. 
Bu, Dışişleri Bakanlığımız tarafından Hitler'e benzetilen kişi de bazılarının çok övdüğü İsrail'in başkanıdır hatırlatayım!

İkincisi ve en etkili ise en yetkili kişiden;

Sayın Cumhurbaşkanı'nın yaptığı konuşması ve yaptığı konuşmadan başlık;

“ Karabağ, Libya'ya nasıl girdiysek, İsrail'e de gireriz”

 

Öncelikle şu hissiyatımı belirtmek isterim:

Karabağ konusunda olan biten ve arka planı bilip te konuşamayan ve doğrudan veya dolaylı otuz bin Şehidime sebep olan İsrail'in ön plana çıkarılmasıyla içimde oluşan acısını yaşayan bir gazeteci olarak; özellikle de Azerbaycanlı İsrail sevdalılarına çok güzel kapak olmasının ağzım kulaklarıma gelecek kadar mutluluğunu yaşıyor; aklıma geldikçe de mutluluktan kahkaha atıyorum. 

Bu açıklamanın; Hamas'ın saldırısı sonucu ölen kişilerden sonra; Netanyahu'nun apar topar ABD'den İsrail'e dönme kararından sonra olmasını da çok manidar buluyorum.

O da ayrı da;

Ne yalan söyleyeyim; bu kadar olan biten, anlatılan, demekten sonra bu başlığı gören; tarihi, gelişmeleri, Türkiye açısını bir kenara bırakarak sadece Arap, İran düşmanlığı dar bakış açısıyla görenlerin surat şeklini çok merak ediyorum.

Şimdi bazıları soracak; “Türkiye, Gazze için İsrail ile savaşır mı”
Birincisi olay Gazze değil kaç defa yazdığımı yukarda da yazdım, şimdi gene yazıyorum.
Soruyu şimdiye kadar yazdığım konu odağında sorayım:
“Türkiye, güneyinde kurulacak, teröristan devletine engel olmak için İsrail İle savaşır mı?”
Beyne ve kulağa vurucu gelse de bu soru aslına bakarsanız, soruyu ben yazsam da;
saçma olmasa da saçmaya yakın bir soru olarak buluyorum;
Neden mi?
ABD'nin ve İsrail'in ekmek, eğitim, siyasi, maddiyat, lojistik destek verdiği terör örgütleriyle Irak ve Suriye'de savaşıyor; düz mantıkla da ABD ve İsrail'le dolaylı yoldan yıllardır zaten savaşıyor.

Affınıza sığınarak; kusura bakmayın da;
Irak'ta, Suriye’de haftada bir Şehit verirken, ben de bunu görememenin körlüğünü; idraksizliğini anlamıyorum!

Bakın size;
Daha olmadan, şimdiden olabilecek gelişmeyi söyleyeyim;

Katar ve Libya'nın yaptığı gibi, Lübnan, İsrail'in kendisine top yekün saldırması sonucunda Türkiye'den yardım ister ve Türkiye'de Lübnan'a asker ve teçhizat  gönderir. 
Bu da yardım isteyen Lübnan olduğu için de; Katar ve Libya konusunda nasıl uluslararası hukuka uyduysa, Lübnan konusunda da uluslararası hukuka da bal gibi de uyar.

Bunu da, yakın zamanda  görürseniz hiç şaşmayın!

Asıl soru;
Türkiye'yi karşısına alacak, bunu Türkiye'nin yapmasına, asker göndermesini yol bir hamleyi yaparak; ABD ve İsrail Türkiye'yi karşısına alır mı?
Hiç sanmıyorum derim!

Gerisini;
Netanyahu, Arap düşmanlığı üzerine kurulu İsrail sevdalıları, Gazze olayını sadece Gazze'den ibaret dar bakışıyla görenler düşünsün!

İnsanlık, Dünya adına
Günlerin hayırlar getirmesi dileğiyle;

Sağlık, huzur, saygıyla kalın!

BARIN Hasan Alioğlu 
Tarihçi, Araştırmacı, Gazeteci

 

#İsrail #Türkiye #İsrail'e gireriz #Karabağ #Libya #Lübnan #Gazze #Erdoğan 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —