Bundan bir süre önce Türkiye’nin AB’ne tam üye olamamasında Ecevit’in ve Erbakan’ın bir kusuru veya suçu olup olmadığını Siz değerli facebook arkadaşlarımla paylaşmıştım.
Paylaştığım mesajı tekraren yüksek bilgilerinize sunacağım.
Bu mesajımda aldığım eleştiriler ışığında bazı. yeni bilgileri Sizlerle paylaşmak istiyorum.
1965-1971 yıllarında Adalet Partisi Genel Başkanı Süleyman Demirel 12 Mart 1971 askeri muhtırasıyla istifaya zorlandı.
Demirel’in özel talebiyle Genelkurmay Başkanı Orgeneral Cevdet Sunay emekli oldu. (Mart-1966)
Sunay , Demirel sayesinde 1 günde hülleyle Kontenjan Senatörlüğüne atandı.
3 gün sonra da askerlerin baskısıyla Cumhurbaşkanı seçildi.
Bu gayri demokratik seçime İnönü ve Ecevit de maalesef sözüm ona demokrasi adına alet oldular.
Sunay’a karşı sadece Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi Genel Başkanı (CKMP) 27 Mayıs İhtilalinin Kudretli Albayı Alparslan Türkeş resmen aday oldu .
Türkeş TBMM’de sadece 11 oy alabildi.
Cumhurbaşkanı Sunay 12 Mart 1971 askeri muhtırasından önce Başbakan Demirel’in telefonlarına dahi çıkmadı.
Sunay’ın Çankaya Köşkü’nün bahçesinde mutad yürüyüşünü yaptığı söylendi.
Ahmet Necdet Sezer’in Bülent Ecevit’e gösterdiği vefasızlığı daha önce Of’lu bir Alay İmamının oğlu olan Sunay Başbakan Demirel’e göstermişti.
Demirel’in istifasında sonra ülkede sıkıyönetim ilan edildi.
Gayri kanuni uygulamalar yürürlüğe girdi.
12 Mart 1971 askeri muhtırasından sonra Nihat Erim, Ferit Melen ve Naim Talu Başbakanlık görevinde bulundular.
1973 milletvekili seçimlerinden sonra Ecevit CHP-MSP Koalisyon Hükümetini kurdu. (1974)
CHP-MSP Koalisyon Hükümeti döneminde KIBRIS BARIŞ HAREKATI yapıldı.
Başbakan Ecevit KIBRIS BARIŞ HAREKATI’nı oya tahvil etmek için erken seçim talebiyle koalisyon hükümetini yıktı.
Kontenjan Senatörü ACUL SADİ namıyla maruf eski Çalışma Bakanı Ord. Prof.Dr. Sadi Irmak Cumhurbaşkanı Korutürk tarafından yeni hükümeti kurmakla görevlendirildi.
Irmak Hükümeti Meclisten güvenoyu alamadı ama 4,5 ay işbaşında kaldı.( Kasım, 1974- Mart, 1975)
Demirel , Adalet Partisi, Milli Selamet Partisi , Güven Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisiyle yamalı bohça gibi bir koalisyon hükümeti kurabildi.
Sadece 3 milletvekiline sahip MHP kabinede 2 Bakan ile temsil edildi.
Yunanistan 1976 yılında AET (AB)’ ne üyelik için müracaat etti.
Ancak, MSP Genel Başkanı Erbakan AB ( AET )’ne şiddetle karşıydı.
Erbakan, AB’ni BİR HRISTİYAN KULÜBÜ olarak görüyordu.
Başbakan eli-kolu bağlı olarak 31 Mart 1975- Haziran 1977 tarihleri arasında Birinci Milliyetçi Cephe Hükümeti’nin Başbakanlığını yaptı.
CHP, Haziran-1977 milletvekili seçimlerinden birinci parti çıkmasına rağmen, Meclis’ten güvenoyu alamadı ve Ecevit sadece 1 ay Başbakanlık yapabildi. (1977)
Tekrar Demirel 2’inci Milletçi Cephe Hükümetini kurdu. (AP, MSP, MHP)
Turhan Feyzioğlu’nun Güven Partisi (GP) 2’inci MC Hükümetinde yer almadı.
Ecevit, Adalet Partisi’ne mensup 12 milletvekiliyle İstanbul Güneş Motel’de gizli bir pazarlık yaptı.
(Bkz. GÜNEŞ MOTEL PAZARLIĞI)
Başbakan Ecevit kurduğu yenimhükümette Adalet Partisi’nden istifa eden 12 milletvekilinin 11’ini Bakanlık Makamıyla taltif etti. ( Konya Milletvekili Oğuz Atalay hariç.)
Ocak-1978’de göreve başlayan Başbakan Ecevit adeta tek parti hükümeti gibiydi.
Sadece Demokratik Parti’den Dr. Faruk Sükan Hükümette Başbakan Yardımcısıydı.
Ekim-1979’da yapılan ara milletvekili ve senatör seçimlerinde CHP ağır birbhezimete uğradı ve Başbakan Ecevit istifa etmek mecburiyetinde kaldı.
AP Genel Başkanı Süleyman Demirel, MSP ve MHP’nin dışarıdan desteklediği DEMİREL AZINLIK HÜKÜMETİNİ kurdu. ( Kasım, 1979 - 12 Eylül 1980 )
Yani askeri cunta yönetimine kadar Başbakanlık yaptı.
Başbakan Demirel 1975, 1976 ve 1977’de Avrupa Birliğine (AET) üyelik başvurusunda bulunamazdı.
Neden? Çünkü MSP Genel Başkanı Prof.Dr. Erbakan AET’ye yani Avrupa Birliğine şiddetli karşıydı.
AB (AET)’yi BİR HRISTİYAN KULÜBÜ OLARAK GÖRÜYORDU.
Başbakan Demirel azınlık Hükümetinde ise yine AB’ne üyelik başvurusunda bulunamazdı.
Zira ERBAKAN DEMİREL HÜKÜMETİNE KERHEN DESTEK VERİYORDU.
Ecevit AB’ni ONLAR ORTAK BİZ PAZAR diye tarif ediyordu.
Büyükelçi Çuhruk’un uçakta bana bizzat anlattığına göre ekonomiden anlamıyormuş, danışmanları Marksistmiş ve Türkiye’deki holdingler AB’ne şiddetle karşıymışlar.
Erbakan ise AB BİR HRISTİYAN KULÜBÜ diyordu.
Yani Demirel’in eli kolu bağlıydı.
Ecevit Hükümeti tek başına bir hükümet gibiydi.
1978 yılında AB ile ilişkilerin dondurulması bana göre tarihi bir hataydı.
Ecevit’i Ecevit yapan eski yardımcısı ve abisi Dr. İbrahim Öktem bana Ankara Bulvar Palas’ta anlattıkları ile (Ağustos-1978) ,
Ekim-1978’de AET (AB) ile ilişkileri dondurmak üzere Başbakan Ecevit’in talimatıyla ve kalabalık bir heyetle Brüksel’e gelen Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreter Ekonomik İşler Yardımcısı Büyükelçi Nazif Çuhruk’un bana uçakta bizzat anlattıklarını bir önceki mesajımda facebook arkadaşlarımla paylaşmıştım.
Bu durumda Türkiye’nin AET (AB)’ye girememesinin sorumlusu kim veya kimlerdir?
Takdir ve değerlendirmelerine selam ve saygıyla sunuyorum.
Vahit Özdemir
Emekli Diplomat
Siyaset Bilimci
04 Kasım 2024