Uyutma yasası onaylandı geçmiş olsun!! 

Olan oldu..... 

Bâri bu yasanın ve yazı köşemizin de hakkını vererek, hemen ironiye başlayıp, diyelim ki: 

Madem yasa onaylandı, kapsamını biraz daha genişletin!
Hem de acil acil acil!! 

Hani kısırlaştıramadığımız, evcilleştiremediğimiz, sakinleştiremediğimiz, saldırgan, eğitilemeyen, kötülük saçan, kontrolsüz çoğalan, toplatılabilecekleri bir rehabilitasyon merkezi, bir barınak bulunmayan bir sürü insan(!) canlısı da var ya... 

Bu yasayı onlarada uygulasak, onları da masumca(!) toplatsak, uyutsak, nasıl olur? 

Bunlarda aramızda yaşıyor!
Kontrolsüz çoğalıyor!
Aynı sokak hayvanları gibi tek vasıfları "canlı" oluşları olan insan(!)lar var, kabul edelim! 

Yasalaşan; masum(!) ve toplum faydasına(!) olan bu kararları, "sokak hayvanları" ismini verdiğimiz kedi ve köpekler için yani "canlılar" için uygulayacak isek, kapsamını daha da genişletelim ne dersiniz?
İnsan da bir canlı sonuçta! 

Yeni yasamızın özeti:

TOPLATMAK!
REHABİLİTE ETMEK!
KISIRLAŞTIRMAK!
SALDIRGAN OLANLARI.. EĞİTİLEMEYENLERİ..
SAHİPLENİLMEK İSTENMEYENLERİ..
UYUTMAK! (ÖLDÜRMEK) 

Bütün bunları yapması için "zorunlu" görev verilen belediyelerden, itiraz edip, eksik iş yapanlarına ise hapis cezası! 



Birlikte bakalım insan(!) canlısına....
Ve çiçeği burnunda yeni yasamızı bu canlıya da uyarlayalım...
Net ironiyle....!


Meselâ; 
*Tacizden tecavüzden, hatta çocuk istismarından şikayet alanlar? 

*Karısına çocuklarının önünde her türlü şiddet gösteren, hattâ katleden adam(!)lar? 

*Sokakta veya kendi himayesinde bulunan hayvanlara eziyet eden, kendini güçlü ve üstün zanneden zavallılar! 

*Trafikte arabadan inip, levyeyle cam parçalayan, karşısındakini darp eden, silah çeken, "canlı"lar? 

*Tıpkı köpeklerin kuduz bulaştırdığı gibi, her türlü pisliği yaparak, çocuklarına örnek olup, en basiti saldırganlık bulaştıran ebeveynler(!)? 

*Kendi hakkını herkesten üstün görüp, kendi çıkarı için her türlü pisliği, yolsuzluğu yapan insan(!)lar? 

*Sokak hayvanlarının yaptığı gibi(!) trafik kazalarına sebep olan, trafik canavarları? 

*Durduk yere, "psikolojik sorunları" nedeniyle, tıpkı sokak köpekleri gibi saldıran, yaralayan, çekip vuran, dayak atan, huzur bozanlar? 

*Yine sokak köpeklerinin havlamalarıyla rahatsız ettiği gibi; bize, son ses müzik dinleten, arabasının drift sesleri ile korkutanlar? 

*Yaşlılar ve çocukların güçsüzlüğünden faydalanarak saldıran(!) köpekler misâli; ancak güçsüze güç yetiren ve zulmüyle, kendini her alanda haklı ve güçlü eyleyenler? 

*Ya köpeklerin toplaşıp, saldırmak için bahaneye baktığı(!) gibi, toplaşıp yol kenarlarında içen, birbirine gaz veren "ne bakıyorsun" desen saldıracak modda olan zâtı muhteremler?
................ 

Bunlar da;
Toplatılsın!
Kısırlaştırılsın!
Barınak misâli,hapisânede ayrıştırılsın! Sadece yemek verilip, tecrit edilsin!
Rehabilite edilsin!
Saldırganlığı bu durumda dahi devam ederse, UYUTULSUN!


Baktığınızda failler(yapanlar) farklı olabilir...
Ama olaylar ve sonuçlar aynı değil mi? 

Birinde; yapan veya sebep olduğu söylenen "hayvan"!
Diğerinde ise sebep olan, yapan "insan(!)" 

Ortak noktaları "CANLI" oluşları!
Farkları?
Hayvanlar içgüdüsel, insanlar ise akıllı!! 

Yani aklı olduğu halde doğruyu bulamayan insan(!) lar var mı?
Malalesef azımsanmayacak sayıda VAR!


Kanunun ikinci kısmına bakalım ve onu da uyarlayalım... 

Onaylanan bu yasada; "Kanunu uygulamayan kurum ve kişiler hakkında hapis cezası" hükmü de var! 

Yani, bu görevlerin verildiği kurumlar işini yapmazsa onlarda ceza alacakmış ya... Hemde hapis cezası!

Meselâ; 
*Çocuğa istismarda bulunduğu ispatlanınca, arabulucu olup üstünü örtenler! 

*"Çocuğun rızası varmış" diyenler! 

*Kadın şiddet görürken, bunu korka korka şikayet ettiğinde "aile içi konular" diyerek nasihatle o eve geri gönderenler! 

*Herhangi bir hayvana, canlıya zarar verdiği ıspatlandığı halde o insan(!)ları doğal ortamlarına geri salanlar! 

*Taciz, istismar, şiddet, yaralama, öldürme, trafik terörü eylemlerini yapanlara; "iyi hal" saçmalığı veya hatırlı dostların araya girmesi ile, ceza indirimi, ceza ertelemesi hatta kılıfına uydurup, beraate varan kararları verenler! 
............. 

Bu yasaya dahil edilemez mi? 

Bunlarda işini yapmıyor? 

Hapis cezası verilemez mi bu görevlilere de?

Sonuçta gece vakti o sokaktan geçen genç kızın tacize veya saldırıya uğramasının bağlandığı sebep-sonuç ilişkisi, sokakta köpeklerin saldırısına uğrayanla aynı değil mi? 

Birincide yapan (fail) bir "hayvan"!
İkincide ise aklı olan bir "insan(!)"! 

Birincideki failleri (hayvanları) toplamayanlar, uyutmayanlar ceza alacak madem... 

İkincideki failleri (insan(!)ları) toplamayanlar,  üremesini durdurmayan, toplayıp salanlar, tedavi olmayanları uyutmayanlar da ceza alsın!


Her mecrada bangır bangır "HAYVANLAR UYUTULMASIN" sesleri yükselirken; bu görüntüleri, konuşmaları, yorumları, haberleri, sanki tv kumandasındaki mute(ses kısma) tuşuna basılmış halde dizi izler gibi izliyip yok sayanlara... 

Hiç yokmuşcasına davranlara soralım bugün! 

'Uyutma' deyince "öldürme" fiili masumluk mu kazanıyor? 

Madem "uyutma" eylemi bu kadar masum(!); o zaman bu eylemi, gerekçeleri benzer olan tüm canlara uygulayın! 

Soruna baktığınızda; kedi ve köpekler kontrolsüz ürediği için, sayıları hem onlar hem bizim için sıkıntı oldu evet! 

Peki sorumlusu, suçlusu kim? 

Doğum kontrol uygulaması yapmayı bilmedikleri için yapmayan, bu konuda tedbir almayan hayvanlar mı? 

Yoksa yerterli tedbir almayan bizler mi? 

Geçen hafta bu sayıları çok detaylı olarak yazdık...
Rakamlar korkutucu bu da tamam! 

Ama, yaşanan sorunlar sebebi ile ortaya çıkan sonucun faturasını; iş bu hâle gelene kadar tedbir almayan, süreci doğru yönetemeyenlere değil de; o canlara kesmek hak mı?


Konuşamıyorlar diye mi yapabiliyoruz bunları? 

Hoş, konuşanlar zaten duyulmuyorken bu da soru mu?! 

Sussam aklım durmaz…..
Söylesem kimse duymaz….
.............


Ama unutmayın bugünü!
Dünü..
Kasıtlı yapılanları..
Kasıtlı yapılmayanları.. 

Bunun, bunların birde rövanşı var illaki! 

"Ben yaptım oldu" egosuyla, şimdilik(!) susturduğumuz vicdanlarımız; bize, yaptıklarımıza veya yapmadıklarımıza şahitlik edecek! 

O gün geldiğinde vay halimize ki, hem de ne VAYYY!! 

İşte o gün geldiğinde "can" taşıyan her varlık iğne ucu kadar bile olsa hakkını söke söke alacak! 

Mazlum olan can; ister insan olsun, ister hayvan, isterse çölde bir kaktüs!

Çok şükür ki, mazlumlar için cennet var! 

Ya zalimler?
Zalimliğe ses kesenler?


Sizler ise, son mahkemeyi düşünün...
Hâkimin kendisi şahit! 

O zaman geldiğinde; ne çok güvendiğiniz dayı(!)ların, ne köprüyü geçene kadar sabrettiğiniz ayı(!)ların sözlerinin hiçbir hükmü olmayacak! 

Ya da onlar sayesinde kazandığınız; makam-mevki, para-pul, mal-mülk.... 

Hepsi dünyada kalacak ve her bir zerresinin hesabı da cabası! 

Ne demiştik?

HAKİMİN KENDİSİ, ZATEN HEPSİNE ŞÂHİT! 

Reele dönerek ezcümle... 

Yazı başında ironi yaparak "uyutulsun" dediğimiz; suçlu, kötü, zararlı insanlar dahil, hiç bir canlıya ölüm istemek asla haddimiz değildir... 

(Konuya dikkat çekmek üzere yapılmış ironidir tüm yazılanlar)

Doğru tekdir!
Her canlıya; canını verende, ömrünü belirleyende, o biçilmiş ömürde, yaptıklarının iyi ya da kötü karşılığını verecek olan da, yalnız  Allah'tır(CC)! 

Maksadımızın ne olduğunu Rabbimiz biliyor..
Anlayanlar zaten anlamıştır...

Anlayamayana da, Rabbim feraset nasip etsin, ve bu gidişatta sonumuzu hayır, hesabımızı kolay eylesin inşallah…..



VESSELÂM...