Bulgaristan Türkleri Kültür ve hizmet Derneği tarafından geleneksel hale getirilen İFTAR PROGRAMI Bayrampaşa Belediyesi Sosyal Tesislerinde Miss Cafe gerçekleştirildi. İftar davetine Bulgaristan'dan ve Türkiye'de yaşayan Bulgaristan göçmeni Bulgaristan Türklerinin yoğun ilgi gösterdiği görüldü.
Bulgaristan'da son dönemde büyük ivme kazanarak Bulgaristan parlamentosuna girmeyi başaran Veliçiye Partisinin Genel Başkan Yardımcısı ve Bölge Koordinatörlerinden oluşan heyet de iftarda yerini aldı. İftar öncesinde Bulgaristan Türkleri Kültür ve Hizmet Derneği (BULTÜRK) Genel Merkezini ziyaret eden heyet; derneğin çalışmaları hakkında bilgi aldılar Ayrıca Veliçiye Partisinin Bulgaristan'da yaptığı çalışmalar ve özellikle Bulgaristan Türklerine yönelik talepler konusunda görüş alışverişinde bulunuldu. Heyet BULTÜRK Genel Merkezindeki temaslarının ardından Bayrampaşa Belediyesi Sosyal Tesislerinde iftarın yapılacağı Miss Kafe'ye geçtiler. 
Son derece güzel düzenlenmiş iftar sofrasında bütün davetliler yerini aldıktan sonra Kur'an-ı Kerim tilaveti yapıldı. Ezan-ı Muhammediye’nin okunmasın ve BULTÜRK Genel Başkan Yrd.ve Bulgaristan Stratejik Araştırmalar Merkezi (BGSAM) Başkan Vekilini Nevzat ÖZTÜRK'ün iftar duasının ardından misafirler iftarlarını açtılar.
Misafirlerin iftarlarını açmalarının ardından BULTÜRK Genel Başkan Yrd. ve Bulgaristan Stratejik Araştırmalar Merkezi (BGSAM) Başkan Vekili Nevzat ÖZTÜRK İftar Programının açılışını yaptı. Açılışta yaptığı kısa konuşmasında; “Bu akşam önemli bir akşam. Her şeyden önce “Evveli rahmet ortası mağfiret, sonu Cehennem azabından kurtuluş olan” rahmet ayı ramazan-ı şerifte iftar sofrasında bir araya geldik. İftar sofraları birliğin, beraberliğin kardeşliğin, paylaşmanın, dayanışmanın Allah'ın verdiği nimetlerin kadrini ve kıymetini hatırlamanın önemli zaman dilimleridir. Aynı zamanda nefis terbiyesi yapıldığı, Allah'ın verdiği nimetlerin önemini anlamayı hatırlatan yoksulun fakirin ve sofrasında bu nimetleri bulamayanların çektikleri sıkıntıları anlamayı yani empati yapmayı sağlayan mübarek zamanlardır. Bu akşamı anlamlı kılan bu iftar davetimize Bulgaristan'dan icabet eden kıymetli misafirlerimizin varlığıdır. Özellikle Bulgaristan parlamentosuna girmeyi başaran ve halkın nezdinde umut olmayı olmaya başlayan Veliçiye Partisinin heyetine bu nazik icabetlerinden dolayı hoş geldiniz diyor teşekkür ediyorum. Yine davetimize Bulgaristan'dan icabet eden kıymetli misafirlerimize ülkemizden STK temsilcilerine, iş adamlarımıza gönül dostlarımıza bizlerle aynı kaderi paylaşan Bulgaristan Türklerine iftarımıza katıldıkları için hasseten teşekkürü bir borç biliriz. Bizler Bulgaristan Kültür ve Hizmet Derneği olarak her zaman öncü ve ilklerin yaşandığı bir STK olmayı kendimize ilke edindik. Bu bakımdan birçok ilkin yaşandığı böyle bir iftar sofrasında birlikte olduğumuz için mutluyuz, sizlere,  hepinize gönülden teşekkür ediyorum. Bulgaristan ile Türkiye dost komşu ve müttefik iki ülkedir. Bulgaristan'ın bugün dış ticaret hacminin yaklaşık %8'i Türkiye oluşturmaktadır yani Bulgaristan'ın ilk 5 ortağı arasındadır. 2023 yılında Bulgaristan'dan 2 milyon 893 bin 92 Bulgar vatandaşı Türkiye'yi ziyaret etmiştir. Yani Türkiye turist sayısının yaklaşık %5.9'unu Bulgaristan vatandaşları oluşturmaktadır. İki ülkenin ticari ortaklığının en önemli göstergeleri Kapıkule ve Andreeva sınır kapılarıdır. Bu sınır kapıları,  dünyada ikinci sırada yer almaktadır. Coğrafi konumu nedeniyle iki ülkenin lojistik ve enerji konusunda ortak sorumlulukları olduğu bilinen bir gerçektir. Türkiye her zaman dost ve müttefik Bulgaristan'ın yanında yer almıştır. Zor zamanlar yaşadığı bir dönemde sıvılaştırılmış gaz vererek Bulgaristan'ın enerji ihtiyacını karşılamış, Rusya Ukrayna Savaşı'nda Türkiye arabuluculuk rolü üstlenerek yaşanan tahıl krizinin aşılmasında ciddi bir rol oynamış ve Tahıl Koridorunun açılmasını sağlayarak bu krizin aşılmasında öncülük etmiştir. Bugün Dünya Türklüğünün en güçlü devleti şüphesiz Türkiye Cumhuriyeti devletidir. Onun önderi recep Tayyip Erdoğan yüzyıla damgasını vurmuş dünya lideridir. Önümüzdeki yüzyılda Türkiye Cumhuriyeti'nin dünyaya Lider, Büyük Türkiye olacağından şüphemiz yoktur. Bu bakımdan kıymetli misafirler! Aynı iftar sofrasında farklı dini düşüncelere ve duygulara sahip olarak yer alabilmek bir erdemdir. Bu erdemi yaşayan yaşatanlar Allah nezdinde de takdir edilecektir.  Kısaca BULTÜRK Derneğinin faaliyetlerinden de bahsetmek isterim:
-Derneğimiz 2003 yılında kuruldu.
- 2004 yılında Bulgaristan Türklerinin Sesi Gazetesi(BULTÜRK) Gazetesini çıkarmaya başladık. Ve halen elektronik ortamda yayına devam etmektedir. Bu yönüyle gazete çıkaran tek dernek olduğumuzu söyleyebiliriz.
-Dünya Türk Gençler Birliği’ne üye olduk. Yılda bir defa Kurultay, bir defa Liderler Zirvesine katılım sağladık.
-Sofya'da ilk defa Türk Dünyası Liderler Zirvesi düzenledik.
-Bulgaristan'da ve Türkiye'de 13.000 kişi üzerinde anket yaptık. Bu anketle gerek Türkiye'deki gerek Bulgaristan'daki Türklerin ve Bulgarların siyasi düşünce ve görüşleri konusunda kamuoyunu aydınlatmış olduk.
-Bulgaristan'da ilk defa Türk Cumhurbaşkanı adayı çıkardık ve yaklaşık %1,5 oy aldık.
-Türkiye'den ilk defa bir dernek yani BULTÜRK, Bulgaristan Parlamentosu'nu ziyaret etti.
-Ayrıca her yıl Türk Dünyası Kurultaylarına katılım sağladık ve bu kurultaylarda Bulgaristan’ı, Türk tarihini anlatmaya çalıştık. 
-Avrupa'da ve Orta Asya'da düzenlediğimiz konferanslarda Bulgaristan'ın tarihini bütün dünyaya anlatmaya çalıştık. 
-Bayrampaşa'da ilk defa Türk Dünyası Kadınlar Kurultayı düzenledik. 
-Dernekleri ziyaret ederek Bulgaristan'ı ve Bulgaristan'da seyreden siyasi gelişmeler hakkında bilgilendirilmeler yaptık. 
-2010 yılında derneğimiz bünyesinde Bulgaristan Stratejik Araştırmalar Merkezini(BGSAM) kurarak çok sayıda bilimsel toplantı, konferans, seminer verdik. 
-Yaptığımız çalışmaları kitaplaştırdık, halen 140'ın üzerinde Bulgaristan Stratejik Araştırmalar Merkezimiz tarafından yayınlanan kitap yayın hayatımıza kazandırılmış ve internet ortamında da okuyucuların hizmetine sunulmuştur. 
-“Türk Yolu” dergimiz internet ortamında elektronik ortamında yayına devam etmektedir.
-Ayrıca son dönemde medyada yerimizi almak adına “BULTÜRK TV” adında bir internet televizyonunu hayata geçirdik yine internet ortamında yayın yapan “ARDA TUNA FM” adında bir radyoyu yayın hayatına geçirdik. 
Değerli Misafirler! Bütün bu çalışmalarımızda öncülük yapan, liderlik yapan ve Türk dünyası için bir ömür adayan BULTÜRK Genel Başkanımız Rafet ULUTÜRK’e çok teşekkür ediyoruz. Önsezisiyle, yaptığı tahlillerle, daima siyasete ve Türk dünyasına yön vermeyi başarabilmiş bir liderdir. Hani derler ya;  “bazı insanlar göründükleri kadar da yerin altında vardır”. İşte Genel Başkanımız Rafet ULUTÜRK göründüğünün fazlası olan, çalışmaktan yılmayan, bıkmayan dava adamıdır. Bize liderlik yaptığı, öncü olduğu için şükranlarımızı arz ediyoruz. Rabbim güç, kuvvet, sağlık sıhhat ve uzun ömürler versin. Başkanım iyi varsın”.
Nevzat ÖZTÜRK konuşmasının ardından BULTÜRK Genel Başkanı Rafet ULUTÜRK Kürsüye davet etti Rafet ULUTÜRK katılımcılara teşekkür ettikten sonra yaptığı konuşmasında; 
Sayın Kaymakamımız Abdullah ÇİFÇİ,
Değerli iş insanları,
Kıymetli Bulgaristan’dan gelen dostlarımız,
Saygıdeğer siyasiler, hanımefendiler, beyefendiler,
Muhterem Misafirler,
Bu mübarek Ramazan akşamında, sizlerle aynı sofrayı paylaşmanın onurunu yaşıyorum. Hepinizi en kalbi duygularımla selamlıyorum. Ramazan ayının, başta Türk Dünyası olmak üzere tüm insanlığa sağlık, huzur, kardeşlik ve barış getirmesini temenni ediyorum. Hepiniz hoş geldiniz, şeref verdiniz.
Bu akşam sadece bir iftar sofrasında buluşmadık. 
Aynı zamanda ortak tarihimize, köklü kültürümüze ve geleceğe dair sorumluluğumuza da sahip çıkmak üzere buradayız. 
Bizi bir araya getiren sadece soy bağımız değil; aynı zamanda ortak mücadelemiz, dayanışmamız ve gelecek nesillere dair ortak vizyonumuzdur.
Birlikte Güçlü Geleceğe
Dünya hızla değişiyor ve bu değişim, toplumları da bireyler kadar etkiliyor. Bugün gelişmiş ülkeler, refahın ve ilerlemenin ancak birlik, dayanışma ve ortak akılla mümkün olduğunu kavramış durumda.
Bizler de bu bilinçle, geçmişin derslerinden ilham alarak geleceğe umutla bakmak ve daha güçlü yarınlar inşa etmek zorundayız.
BULTÜRK Derneği olarak, yalnızca bugünü değil, yarını da planlıyor; sadece kendi kuşağımız için değil, çocuklarımız ve torunlarımız için mücadele ediyoruz. Her adımımız, diktiğimiz her fidan, Türk Dünyası’nın güçlü, bağımsız ve onurlu geleceği içindir.
BULTÜRK’ün Mücadelesi ve Tarihi Başarıları
2003 yılında kurduğumuz BULTÜRK Derneği ile, Bulgaristan Türklerinin haklarını savunmaya başladık. Hemen bir yıl sonra 2004’ten bu yana yayımladığımız BULTÜRK Gazetesi, “Bulgaristan Türklerinin Sesi” olarak dünya kamuoyuna ulaşmıştır.
Kurduğumuz Bulgaristan Stratejik Araştırma Merkezi (BGSAM) ile 140’tan fazla yayın ürettik; tarihimize, kültürümüze ve mücadelemize ışık tuttuk.
BGHaber.org sitesiyle sesimizi dijital dünyada daha geniş kitlelere duyurduk.
Dernek olarak birçok ilki gerçekleştirdik:
   • Sofya’da ilk kez Türk Dünyası Liderler Zirvesi’ni düzenledik. 
   • 13 bin kişilik anketlerle halkımızın nabzını tuttuk. 
   • Bulgaristan tarihinde ilk kez bir Türk Cumhurbaşkanı adayı çıkardık ve 50 bin oy aldık. 
   • Türkiye’den Bulgaristan Parlamentosu’nu ziyaret eden ilk dernek olduk. 
Türkiye’de de önemli işlere imza attık:
   • Türk Dünyası Kurultaylarına katılarak Bulgaristan Türklerini temsil ettik. 
   • Avrupa ve Orta Asya’da düzenlediğimiz konferanslarla sesimizi duyurduk. 
   • Bayrampaşa’da Türk Dünyası İlk Kadınlar Kurultayı’nı düzenledik. 
   • 1989 göçmenlerinin desteğiyle Bayrampaşa’da yerel yönetimde değişim sağladık. 
1989 Göçmenlerinin Türkiye’deki Yeri
1989 göçmenleri, Türkiye’ye sadece yeni bir hayat kurmak için gelmediler; ülkemizin sosyal ve ekonomik gelişimine de ciddi katkılar sundular.
Kadınların iş gücüne katılımına destek verdiler, devlet kademelerinde başarılar elde ettiler ve çalışkanlıklarıyla örnek oldular.
Bugün Bayrampaşa’da kurucularımızdan Hasan Mutlu’nun Belediye Başkanı olmasıyla, bir 1989 göçmeni ilk kez Belediye Meclisi’nde İbrahim SOYTÜRK’ü temsil edilmiştir.
Şimdi ise önümüzde daha büyük bir hedef var:
1989 göçmeni bir soydaşımızı Bulgaristan Parlamentosu’na göndermek.
Hedefimiz: Bulgaristan’da Temsiliyet Hakkı
Ne yazık ki Bulgaristan’da yaşayan soydaşlarımız, halen ayrımcılığa uğramaktadır. Oy kullanma hakkına sahibiz; ancak seçilme hakkımız engellenmektedir.
2022’de Bulgar kökenli vatandaşlar Kanada’dan gelen Başbakan olurken, Türk kökenli vatandaşlarımız hâlâ barajlarla ve siyasi engellerle karşı karşıyadır.
Bu durum, demokratik değerlere ve hukuk devletine açıkça aykırıdır. Bir Makedonyada doğan Bulgar gibi vatanı Makedonya anavatanı Bulgaristan olduğu gibi, Bizlerde Bulgaristan’da doğduğumuz vatan, Türkiye’yi ise anavatan olarak görüyoruz. Oy kullanabildiğimiz bir ülkede, seçilme hakkının da tanınmasını istiyoruz.
Hedefimiz açık ve nettir:
Önce Bulgaristan Parlamentosu’na bir milletvekili, ardından Avrupa Parlamentosu’na bir temsilci göndermek!
Ve bu mücadeleyi nesiller boyu sürecek bir direniş ruhuyla sürdüreceğiz.
Tarihe ve Kimliğimize Sahip Çıkıyoruz
Geçmişimizi unutmadan geleceği inşa etmeliyiz.
Yarın, 23 Mart 1972 tarihinde Barutin köyünde komünist zulme karşı direnirken şehit düşen soydaşlarımızı rahmet ve minnetle anıyoruz.
Onların mücadelesi bizim yol haritamızdır.
İki Ülke Arasında İş Birliği ve Saygı
Türkiye ve Bulgaristan arasındaki dostluğun güçlenmesini istiyoruz. Ancak bu dostluk, eşitlik ve adalet temelinde yükselmelidir.
Ayrıca son günlerde Edirne’deki Bulgar Kilisesi’nde Bulgarca yerine Yunanca ibadet yapılması yönündeki tartışmalar, bu konudaki hassasiyetimizin bir göstergesidir. Oysa hepimizin bildiği gibi, Edirne’de Bulgar Kilisesi, Bulgar halkının kendi dilinde ibadet edebilmesi amacıyla kurulmuştur. 
Bulgar halkının kendi dilinde ibadet etmesi bir haktır ve bu hakkın korunması gerekmektedir. Biz, Bulgar Kilisesi’nin kuruluş felsefesine uygun hareket edilmesini ve Bulgarca ibadetin sürdürülmesini destekliyoruz.
Bir İlke Daha: Bulgaristan’dan Cesur Adım
Bugün BULTÜRK’te yine tarihi bir ana tanıklık ediyoruz. BULTÜRK iftar programına Bulgaristan’dan katılan ilk siyasi heyet, Veliçiye Partisi oldu. 35 yıldır ilk defa bir parti iftarımıza katılıyor, Bu çok çok önemlidir.
Değerli dostum yıl başında Genel Başkan Sayın Ivelin Mihaylov BULTÜRK’e ziyaretimize gelmişti ve bugün onu temsilen gelen heyete yürekten teşekkür ediyorum. Gösterdiğiniz bu cesaret, Bulgaristan’da 35 yıldır gerçekleşmeyen bir değişimin habercisi olabilir. Bu ziyaret, Bulgaristan’da 35 yıldır süregelen siyasi statükoya karşı bir uyanışın habercisidir.
Unutulmasın: Türkler olmadan Bulgaristan yönetilemez.
Geçmişte perde arkasından yönetenler, bu gerçeği bildikleri için Türkler üzerinden kontrollü partiler kurdurmuşlardır.
Ancak artık halkın iradesi öne çıkmalı, gerçek temsilciler meclise taşınmalıdır.
Sayın Mihaylov, Avrupa’nın en büyük tarih parkını inşa eden vizyoner bir liderdir. Bu vizyonun siyasete taşınması Bulgaristan’ın geleceği için büyük bir kazanç olacaktır.
Veliçiye Partisi, tüm Bulgaristan vatandaşlarına eşit mesafede durmalı ve adaletten yana tavrını net bir şekilde ortaya koymalıdır. Başkan Ivelin Mihaylov zaten kendisini kanıtlamış bir isim. Avrupa'nın en büyük tarih parkını inşa etmiş bir liderden söz ediyoruz. Bulgaristan vatandaşları ona güvenmeli, Bulgaristan’da değişimi istiyorsa ona bir fırsat tanımalı.
Son Söz
Ramazan’ın rahmeti; Doğu Türkistan’dan Gazze’ye, tüm mazlum coğrafyaları kuşatsın.
Bizler, birlik ve beraberlik içinde çok daha güçlü yarınları hep birlikte kuracağız.
Katılımınız için hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyor, saygılarımı ve sevgilerimi sunuyorum.
Rafet ULUTÜRK
BULTÜRK Derneği 
Genel Başkanı
Ramazan ayının hepimize, Doğu Türkistan'da, Gazze’de ve tüm mazlum coğrafyalarda barış, huzur ve kardeşlik getirmesini diliyorum. Birlik ve beraberlik içinde daha güçlü yarınlar inşa etmek için hep birlikte çalışacağımıza inanıyorum. Katılımınız için hepinize teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum”.
Rafet ULUTÜRK’ün konuşmasının ardından iftar programına icabet eden Şule PERİNÇEK'e mikrofon verildi Perinçek konuşmasında;  “Bulgaristan Türkü olarak aynı iftar sofrasında buluşmanın mutluluğunu yaşadığını, bu iftarı düzenleyenlere teşekkür ederek birlik içerisinde ülkenin huzurunu ve geleceğini hep beraber sağlayabileceğimize vurgu yaptı.”

BULTÜRK Genel Başkan Yrd. ve Bulgaristan Stratejik Araştırmalar Merkezi (BGSAM) Başkan Vekili Nevzat ÖZTÜRK, “Perinçek Hanımefendiye konuşmalarından dolayı teşekkür ediyorum. Sizlerle bir hikâye paylaşmak istiyorum: Genç bir çift, yeni bir mahalledeki yeni evlerine taşınmışlar. Sabah kahvaltı yaparlarken, komşu da çamaşırları asıyormuş. Kadın kocasına;
– Bak, çamaşırları yeterince temiz değil, çamaşır yıkamayı bilmiyor, belki de doğru sabunu kullanmıyor. ‘ demiş. Kocası ona bakmış, hiçbir şey söylemeden, kahvaltısına devam etmiş.
Kadın, komşusunun çamaşır astığını gördüğü her sabah aynı yorumu yapmaya devam etmiş. Aradan bir ay kadar zaman geçmiş, bir sabah, komşusunun çamaşırlarının tertemiz olduğunu gören kadın çok şaşırmış, bak demiş kocasına;
– Çamaşır yıkamayı öğrendi sonunda, merak ediyorum, kim öğretti acaba ?’
Kocası uzun uzun karısına bakmış; Ben bu sabah biraz erken kalkıp penceremizi sildim’ diye cevap vermiş”.
Yine size bir pasaj okuyacağım; “Birbirinizi sevmekten başka hiç kimseye bir şey borçlu olmayın Çünkü başkalarını seven kutsal yasayı yerine getirmiş olur. Zina etmeyeceksin, adam öldürmeyeceksin, çalmayacaksın, başkasının malına göz dikmeyeceksin buyrukları ve bundan başka ne buyruk varsa şu sözde özetlenmiştir: Komşunu kendin gibi seveceksin seven kişi komşusuna kötülük etmez. Bu nedenle sevmek kutsal yasayı yerine getirmektir.
Hiçbirimiz kendimiz için yaşamayız. Hiçbirimiz de kendimiz için ölmeyiz. Yaşarsak Rab için yaşarız ölürsek Rab için ölürüz. Öyleyse yaşasak da ölsek de Rabb'e aitiz.
Sen neden kardeşini yargılıyorsun? Ya sen kardeşini neden küçümsüyorsun? Tanrının yargısı kürsüsü önüne hepimiz çıkacağız”
Kıymetli Misafirler! Ben İlahiyatçı ve eğitimci olmam hasebiyle bunlar spontone gelişti. Şimdi soruyorum. Bu okuduğum pasaj acaba hangi surede yer alan ayetlerin mealidir? Bilen var mı? …Sizleri sınav için sormadım bunu. Cevabını da vereceğim…. Bu okuduğum pasajlar İncil’in Romalılar Birbirinizi Sevin, Zayıf İman, Güçlü İman başlıkları altında yer alan bölümlerden okudum. Ben okurken birçoğumuz Kuran-ı Kerimden bir bölüm okuduğumu düşündünüz. Ben İncil’den olduğumuz söyleyince de şaşkınlık yaşadığınızı gözlemliyorum.

Aslında bugün dünyada yaşadığımız sorunların temelinde bu önyargı ve bilgi eksikliği yatıyor. Bir şeyi bilmeden, tanımadan, çoğu zaman duyumlarımıza göre yargılamak önyargıdır. Önyargılar ise gözümüzü köreltir, gerçeğe ulaşmayı engeller. Anlattığım hikâyede buna vurgu yapmak istedim. Başkalarını izlerken gördüklerimiz, baktığımız pencerenin ne kadar temiz olduğuna bağlıdır. Birini eleştirmeden ve hemen yargılamaya davranmadan önce kendi kalp penceremizin durumuna bakmak ve ‘iyi’ olanı görmeye hazır olup olmadığımızı farketmek en doğrusudur. Hikâyede kirli camdan bakın kadın komşusunun çamaşırlarını hep kirli görüyordu. Ne zaman ki kocası pencereyi silince komşusunun çamaşırları yıkamayı öğrendiğini düşünmüştü. Oysa kirli olan komşusunun çamaşırı değil, kendisinin kirli bakışıydı. Bizler kendimizi düzeltir, bakış penceremizi temizleyebilirsek temiz görebiliriz.
Aynı şekilde okuduğum pasajla ilgili önyargılı düşündüğümüz için bu tür buyrukların ancak bizim Kutsal Kitabımızın emri olabileceğini düşündük. Niçin yine önyargı ve bilgisizlik!
Oysa Hz.Adem’den Hz.Muhammed’e kadar bütün dinler insanlığın huzurlu ve mutlu yaşayabilmesinin yollarını göstermiştir. Hz.Muhammed “Ben rahmet peygamberiyim” diyor, Kur’an “âlemlere rahmet olarak gönderildiğini” müjdeliyor. Aynı kitabımız; hiçbir ayrım yapmaksızın bütün peygamberlere imanı şart koşuyor. Bizler ise, dini inançları, farklılıkları ayrımcılık ve karşıtlık için zaman zaman gerekçe yapıyoruz. Rabbimizin amacı ise ilahi yasalarla birleri bir araya getirmek, birlikte ev kardeşçe yaşamamızı sağlamayı murat etmiştir. Onun için önyargıdan uzak, muhataplarımızı tanıyarak, inançlarına saygı duyarak “hoşgörü geleneğimize” dönüş yapmak zorundayız. Çünkü biz Cami, Kilise ve Havra’nın yanyana olduğu, ama hiç kimsenin birbirinden rahatsız olmadığı necip bir milletin torunlarıyız. Bunun en güzel örneği Mardin’de halen devam etmektedir. Müslümanı, Süryanisi, Yezidisi gayet mutlu ve güzel komşuluk ilişkileri içinde yaşamalarını sürdürüyorlar. Ben şahsen oralarda görev yapmış birisi olarak bizatihi şahidim.
Özetle; kültürler arası etkileşimin hızlandığı günümüzde diğer dinler hakkında bilgi sahibi olmak büyük önem arz etmektedir. İlahi dinlerin özü birdir,  bu dinler insanların birbirine düşürüp düşman etmek kırdırmak için değil, aynı ülkü ve idealde birleştirip kaynaştırmak için gönderilmiştir. Dinlerdeki ayrılık insan egoizminin ürünüdür. Bütün peygamberler insanları bir tek Allah'a kul olmaya Allah'tan başka tanrılaştırdıkları şeyleri bırakmaya davet etmiştir. Kavimlerinin özellikle servet ve mevki ile şımarmış zengin takımı onları engellemeye çalışmıştır. Yaratıldık ama aciz, zayıf, fani, muhtaç, kırılgan, eksik yaratıldık. Öyleyse Yunus’un diliyle; “Gelin kardeş olalım, işi kolay kılalım. Sevelim sevilelim bu dünya kimseye kalmaz”. Bu akşam bizler bunu yaşatıyoruz. Bulgaristan’dan gelen misafirlerimiz farklı inanışlara sahip olmalarına rağmen iftar sofrası etrafında toplanabildik. Konuşabiliyoruz, birbirimizi anlayabiliyoruz. Temennimiz odur ki; politik yapıcılar, ülkeleri yönetenler başta olmak üzere din adamları, eğitimciler, velhasıl herekse sorumluluk düşüyor. Bulgaristan’da Bulgar’ı, Türk’ü, Hristiyanı, Müslümanı niçin huzur içinde, kavga etmeden, birbirini itip kakmadan, dışlamadan, aynı yurttaşlık sözleşmesi etrafında huzur ve güven içinde yaşamasın. Veliçiye Partisi Heyetinin bu akşam bizlerle beraber olmaları gelecek adına umut vericidir. Bu bağlamda öncü olmalarını, olacaklarını umuyoruz. Kendilerine bu anlayışlarından, iftar soframızda bizlerle birlikte olduklarından dolayı bir kez daha teşekkür ediyorum”
Şimdi Bulgaristan BULGARİSTAN VELİÇİYE PARTİSİ Bölge Koordinatörü GABRİELA KIROVA’yı mikrofona davete diyorum:
Bulgaristan BULGARİSTAN VELİÇİYE PARTİSİ Bölge Koordinatörü GABRİELA KIROVA kürsüye geldi. Konuşmasında; “İftar programına davetten dolayı teşekkür ederek bu iftar programında bulunmaktan mutluluk duyuyorum.  Uzun yıllar Londra'da kaldıktan sonra ülkesine hizmet edebilmek için Bulgaristan'a geri döndüğünü ve BULGARİSTAN VELİÇİYE PARTİSİ çatısı altında siyaset yapmaya başladığını, aynı zamanda insanlığın geleceğinde kıtlık olabileceğini üretimin özellikle tarımsal ürünlerin giderek azaldığını bunun kıtlığa neden olabileceğini, o nedenle Bulgaristan topraklarının tarımsal anlamda daha iyi değerlendirilmesi için köylerde tarım ve hayvancılıkla ilgili projeler yaptığını ve tarımı teşvik edici akıllı tarım diyebileceğimiz daha verimli etkili ürün alabilmek adına projeler üzerinde çalışmalar yaptığını ifade ettikten sonra iki ülke arasında ilişkilerin partileri açısından geliştirmeyi hedeflediklerini ve partilerinin gençlere,  gençliğe büyük önem verdiğini ifade etti ve salonda bulunanlara teşekkür ederek “ konuşmasını sonlandırdı.
Ardından Belçika Milletvekili İbrahim DANKUŞ, Gökalp ŞENTÜRK, Alptekin Cevherli birer konuşma yaptılar.
Alptekin CEVHERLİ Kendi yazmış olduğu kitabını taktim etti.
Ardından BULGARİSTAN VELİÇİYE PARTİSİ Genel Başkan Yardımcısı RADOSLAB  IVANOV davet edildi. IVANOV konuşmasına Türkçe ile başlayarak; “Merhaba nasılsınız, ben öncelikle Genel Başkanımızın bu iftar davetine son dakikada acil iş nedeniyle katılamadığını ve bundan dolayı özürlerini ifade ettiklerini belirtmek isterim. BULGARİSTAN VELİÇİYE PARTİSİ olarak iftar davetine heyet olarak icabet ettik. Çünkü partimiz bu tür davetleri önemsemektedir. Özellikle Ramazan ikliminde sizlerle aynı duygu ve düşünceleri paylaşmak adına bu davete katıldık. Bunu tertip eden BULTÜRK Derneğine, Genel Başkan Rafet ULUTÜRK’e çok teşekkür ediyoruz. Velçiye Partisinin siyasette bulunma amacının özellikle gençleri ülke yönetiminde söz sahibi yapmak ve Bulgar vatandaşlarıyla Bulgaristan Türklerinin aynı coğrafyada uzun yıllar birlikte yaşadıklarını ve aynı kültür, aynı kaderi paylaşan bu iki milletin bir arada yaşayabilmesinin kavga zemini olmadan, huzur içerisinde yaşayabilmesi için parlamentoda gayret sarf edeceğiz ve buna yönelik de önümüzdeki günlerde bir çalışma yaparak parlemontoya sunacağız. Ayrıca önümüzdeki hafta çifte vatandaşlık hakkı konusunu parlemontoya getireceğiz. Bunun müjdesini verebilirim” diyerek konuşmasını sonlandırdı.. 
Son olarak BULGARİSTAN VELİÇİYE PARTİSİ Razgard Bölge Koordinatörüne söz verildi. Konuşmasında; “Önce Allah'ın selamı ile sizleri selamlıyorum. Veliçiye Partisi'nin Türkiye ve Türk yurttaşlarıyla karşılıklı iletişim ve istişareyi önemsediğini kavga ve zıtlıktan değil, birlik beraberlik içerisinde ülkeyi yönetme ve huzur içerisinde beraberce yaşamayı tercih ettiğini, partimiz adına da bu davete icabet ettik, sizlere teşekkür ediyorum. Böyle bir sofrada bize de yer ayırdığınız için teşekkür ediyorum. Son sözüm sonra “Elhamdülillah” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Konuşmaların ardından davete icabet eden misafirlere sorusu olan veya duygularını ifade etmek isteyenlere mikrofon uzatıldı ve misafirlerden bazıları Bulgaristan BULGARİSTAN VELİÇİYE PARTİSİ Heyetine; “Türkiye ile Bulgaristan arasındaki ticaret hacminin arttırılması ve Bulgaristan sınırlarında sınır kapılarında giriş çıkışların kolaylaştırılması konusunda parti olarak çalışma yapacağız, burada öneriniz noktasında hem soru hem de öneri sundular. Onlar da ; “bu önerileri dikkate alacaklarını, Genel Başkana ileteceklerini ve parlamentoda buna yönelik çalışmalar yapabileceklerini, özellikle Türkiye'den Bulgaristan'a ziyaret etmek isteyen Bulgaristan göçmeni Türklerin rahat giriş çıkış yapabilmeleri yönünde bir düzenleme yapılıp yapılmayacağı hususunu görüşebileceklerini ifade ettiler. 

Sonra BULTÜRK Genel Başkanı Rafet ULUTÜRK tarafından davete icabet eden BULGARİSTAN VELİÇİYE PARTİSİ Heyetine çeşitli hediyeler takdim edildi. Hediyeleri takdiminden sonra BULTÜRK Genel Başkan Yrd. ve Bulgaristan Stratejik Araştırmalar Merkezi (BGSAM) Başkan Vekilini Nevzat ÖZTÜRK tarafından bir dua yapıldı. ÖZTÜRK yaptığı duada özetle; “ Allah’ım mülk senindir. Bizleri sen yoktan var ettin. Varlığından haberdar ettin. Kendine kul, habibine ümmet eyle!..Allah’ım bu mübarek günler hürmetine dünyanın değişik yerlerinde zulme uğrayan tüm kardeşlerimize yardım eyle. Ya Rabbi! Sen merhamet sahibisin. Bütün insanlığa merhamet eyle. Ülkemizi, milletimizi her türkü tehlikelerden koru Allah’m. Ay yıldızlı Bayrağımızı, Ezan-ı Muhammediyi semalardan eksik eyleme. Bizleri, insanlığı korku ve yoklukla, kıtlıkla imtihan eyleme Allah’ım. Ülkemize, milletimize fitne fesat somak, yıkmak isteyenlere fırsat verme. Bizleri nice Ramazanlarda maneviyat ikliminde bir araya gelmeye, birbirimizle dertleşmeyi, yardımlaşmayı, kardeşliğimizi, birliğimizi pekiştirmeyi nasip eyle Allah’ım. Bizleri nefislerimizle başbaşa bırakma, bizleri sırta-ı müstakimden ayırma Allah’ım. Önümüzdeki Kadir Gecesine ulaşmayı, Kadir Gecesinin kadrini bilerek en güzel şekilde idrak etmeyi, Ramazan Bayramına günahlarından arınmış bir şekilde ulaşmayı, bayramı bayram gibi geçirmeyi, büyüklerimizi, hastalarımızı, garibanları unutmadan onlara da bayram sevinci yaşatmayı nasip eyle Allahım’ım! Bu iftar soframıza icabete den tüm misafirlerimize merhamet et, onlara sağlık sıhhat afiyet nasip et Allah’ım……”
Duanın ardından toplu fotoğraf çekimi ile program sona erdi.